‘Anahtar teslimi satışlar’ devam ediyor - Orhan ÖZKAYA
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

‘Anahtar teslimi satışlar’ devam ediyor - Orhan ÖZKAYA

10.08.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Cumhuriyet asla yıkılamayacaktır, karşıdevrimin sonu göründü 

Cumhuriyet’in tüm kazanımları birer birer satılmış durumdayken, ne üreteceğimize, ne kadar üreteceğimize küresel elitler karar verirken topraklarımızı, fabrikalarımızı, en büyük istihdam kaynağımız KİT’lerimizi, hem de iyeliğiyle elimizden alırlarken teslim olmayı seçmek halkımızın kabul etmeyeceği bir stratejidir. Ülkenin maliye bakanının, limanların ve KİT’lerin, 2 Kasım 2002-25 Temmuz 2017 dönemleri arasındaki satışlarından, 59 milyar 558 bin 255 dolar sağlanmasından kıvanç duyması yürekleri dağlıyor. Bu özelleştirmeler, mahkeme kararlarına çarparak hukuksal nitelikleri darmadağın olmasına karşın hukuk ortadan kaldırılarak gerçekleştiriliyor. Bakanın açıklamaları ülkedeki işsizliğin nedenlerini ortaya koyuyor. Ülke varlıklarının tapusu elden çıktı, bir de vatandaşlık verildi. Limanlarının, fabrikalarının satışından 60 milyar dolar kazanıldığını övünçle bakanlık kürsüsünden dile getirmek ve bu satışların hız kesmeden devam edeceğini kamuoyuna açıklamak, aymazlığın ötesine geçmek demektir. 

TARİH, HALKIN DİRENCİYLE YAZILIR

Şeker fabrikalarının, Tekel kurumunun, bankalarının, suların, barajların, eğitim ve sağlığın bir meta gibi pazarlanmasının sürdürülemeyeceği ortada... Yeraltı ve yerüstü tüm varlıkların elden çıkarılması, tarım ve hayvancılığının yok edilmesi, mera, otlak, yaylak, kışlak ve harman yerlerinin pazarlanması, toprakların iyeliğiyle karşılıksız ve vatandaşlık armağan edilerek satılması yürekleri dağlamaya yetiyor. Halkımızın milli nesi var nesi yok hepsinin küresel sermayeye devredilmesi üstü örtülemeyecek kadar büyük bir suç teşkil etmez mi? Enerji santralları, Yatağan, Seyit Ömer, Elbistan, Seydişehir Santralı, Oymapınar Barajı hediye edilerek, Ereğli Demir-Çelik, İskenderun Demir-Çelik, Karabük Demir-Çelik, Aliağa, Pet-Kim, Tekel, Et-Balık Kurumu ve ordu mensuplarının dişinden tırnağından artırdığı tasarruflarıyla kurdukları Oyakbank gibi gözde kurumlar küresel sermayeye teslim edildi. Son olarak PTT’nin T’si olan Telekom’un başına gelenler ortada. Atatürk Orman Çiftliği’ni talan ettikten sonra şimdi de Atatürk’ün vasiyeti Türkiye İş Bankası üzerinde yürütülen dayatmalar akıl tutulmasıdır. Atatürk döneminin karizmatik kuruluşu, bin bir emekle meydana getirilen ve “Onuncu Yıl Marşı”nda geçen ve hâlâ bestesi dillerden düşmeyen, devlet kurumu ve Doğu Anadolu dağlarının sadece kazma kürekle aşıldığı TCDD, acımasızca satıldı. O heyecan yok sayıldı.

TÜİK ARTIK SATIŞLARI GİZLEYEMİYOR 

Borç batağında, tamamen tüketim toplumuna dönüşen halkımız, samanı ve son olarak çiğdem çekirdeğini dahi Çin’den ithal eder hale geldi. Mühendis, doktor, pilot ithalinden sonra Çin’den işçi ithali dönemi başladığı medya organlarında açıklama yapılarak dünyaya ilan ediliyor. Aslında Suriye, Irak, Afrikalı ve son olarak da Afgan sığınmacıların ucuz işgücü olarak bütün güvencelerden yoksun çalıştırıldıkları ortada. KİT’leri yok ederek ve büyükşehir yasalarıyla köyleri mahalleye dönüştürmenin neye mal olduğunu son yangınlarla anladık. Orman köylüleri yok edilince yangının ilk çıkış anı boğulamadı. Gövdeye ve ayaklara, eteklere sıçraması durdurulamadı. Bir anlamda ormanları dağ köylüsü, orman köylüsü bekler. Köylü mahalleli olmaz, ormanlar onun geçim kaynağı, ekmeği, aşıdır. Ormanların vasfını kaybettiğini iddia etmek, arazi, arsa mafyasının, turizm fırsatçısının uydurmasıdır. 

KİT’LER MUTLAKA GERİ ALINMALI

Ülkemizin çiftçisini, üreticisini, köylü ve işçisini üretimden dışlayarak tarımı öldürmek mutlaka önlenmelidir. Virginia tütünü tüttürüp yoksulluğu bu ülkenin kaderi haline getirmek, gelişim, değişim ve yenilenme olarak sunmak geçerli  olamaz. TÜİK, verilerini artık halktan kaçırmaya gerek bile duymuyor. Satışlar Avrupa ülkelerinin yerine Irak, Suudi Arabistan, Bahreyn gibi ülke vatandaşlarına yöneliyor. Savunma sanayi kurumlarımızın anahtarının, yabancılara altın tepsi ile sunulmasına “Dur!” demek, hem halkımızın ve hem de muhalefetin en öncelikli görevi. Kürsüde değil, alanlarda muhalefet yapılmalı. Bu duruma halkımızın duyarsız kalacağını ve bu duyarsızlığın sürdürülebileceğini hesaplayarak iktidar olmayı düşünmek büyük bir yanılgı sayılır. Zira ülkede en büyük adaletsizlik örneği  özelleştirmeler ve onunla gelen işsizlik afetidir.

ORHAN ÖZKAYA

ARAŞTIRMACI / YAZAR

Yazarın Son Yazıları

Programda işçinin adı yok - Engin Ünsal

CHP 39. Olağan Kurultayı’nda tüzük değişikliği yaptı ve iktidar programını kabul etti.

Devamını Oku
17.12.2025
Yargı öyküleri - Ziya Yergök

Yıllar önce, 5 Ocak 1982’de Çetin Altan’ın Milliyet gazetesindeki “Şeytanın gör dediği” adlı köşesinde “Eski (Mahkeme Koridorları) sütununa özlem” başlıklı yazısında yer alan, bir ceza avukatının “Oturum” adlı anı kitabından alıntılanmış ilginç bir yargı öyküsüne değinmek istiyorum.

Devamını Oku
17.12.2025
Devletçiliğe dönebilmek... - Kemal Onur

Demokratik ve laik sosyal hukuk devletimizin kurucu lideri Atatürk’ün yönetimi döneminde; ülkemizin ulusal çıkarı açısından bilimsel anlayış ve duyarlı bir bilinçle, iç ve dış sermaye şirketlerinin çıkarları için vahşi madenciliğe kesinlikle fırsat verilmemiştir!

Devamını Oku
17.12.2025
Bu çığlığı duyun! - Mustafa Gazalcı

MESEM, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözde mesleki teknik eğitim merkezleri uygulaması.

Devamını Oku
16.12.2025
ABD’nin esnek realist stratejisi - Nejat Eslen

11 Eylül’ün hemen sonrasında ABD, tek kutuplu dünya düzeninin verdiği cesaretle küresel egemen güç olmanın hayallerini kuruyordu.

Devamını Oku
16.12.2025
Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025