Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Aydınlara düşen görev
Prof. Dr. Coşkun Özdemir
Benim kuşağım oldukça şanslı sayılabilir. Cumhuriyetin Atatürk’lü altın çağını hiç olmazsa çocukluğumuzda yaşadık. Halkevinde tiyatro izledik, Offenbach, Chopin dinledik. Daha sonra üniversitede gerçek bilim insanları hocalarımız oldu. Fakat çok partili hayata geçiş sonrası çağdaş, laik eğitime vurulan büyük darbe ile ilk büyük düş kırıklığını yaşadık. Amerika’nın desteği ve isteğiyle biçimlenen düzenden; aydınlanmadan, bilinçlenmeden uzak bırakılan milyonlarla, sağlıklı bir demokrasi beklenmezdi. Bu eksende çok olaylı, çok kaygılı yıllar geçirdik. Bunun bir sonucu olarak 2000’li yıllarda, İslamcı siyaseti benimseyen, Cumhuriyete, laik devlete, bilime aydınlanmaya karşı bir iktidar tarafından yönetilme talihsizliğine uğradık.
Nereye gidiyoruz?
Bugün geldiğimiz yere bakın. Laik devlet çökertiliyor, yargı tarafsızlığını yitirdi. Atatürk’e ve devrimlerine nefret kusan, onu kapatılacak bir parantez gibi gören yöneticilerimiz var. Keşke Yunan kazansaydı diyen bir meczup, ülkeyi yönetenler tarafından itibar görüyor, cenazesi Atatürk düşmanlığının etkinliğine dönüşüyor. Osmanlı’ya en çok toprak kaybettiren, özgürlüğe karşı, saray düzenini ve panislamizmi amaçlayan Abdülhamit baş köşelerde. Diyanet İşleri Başkanı, Kuran kurslarına bir tuğla koyarsanız cennette eviniz var diyebiliyor, dehşet verici, cehaletten de öte bir şey bu! Aynı Diyanet, nişanlıların el ele olmasını günah ilan ediyor. Bir üniversite profesörü çocuk yaşındaki kızların evliliğini önlüyorsunuz, deprem ondan oluyor diyor. Peki, sormaz mısınız, bu cehalet o kürsüye nasıl yükseliyor ve bu açıklamalardan sonra o profesör nasıl yerinde kalabiliyor? Profesörün açıklamaları sonrası öğrencilerinin onu protesto edip dersini terk etmeleri takdir edilesi bir davranıştır.
Şehitler, afetler ve işsizlik…
Aralıksız şehit haberleri geliyor. Anadolu’nun yiğit çocuklarının İdlib’de ne için şehit oldukları belirsiz. Ekonomi de berbat bir durumda. Birbiri ardı sıra yeni saraylar yapılırken halk yoksulluk, açlık çekiyor. 28 milyon icra dosyası var, halk borçla yaşamaya çalışıyor. Aylık geliri ve emekli maaşı bin liranın altında milyonlar var. 4.5 milyon insanımız işsiz. Doğal afetler birbirini izliyor. Yolsuzluktan, akılsızlıktan, cehaletten çok sayıda insan yitiriyoruz. Bir anayasa profesörünün yaptığına bakın, iddialara göre uyuşturucu baronu Zindaşti’ye yardımcı olmuş. Öte yandan da milliyetçi olma iddiasında bir parti lideri böyle bir ortamda iktidarın ve reisin övgüsünü yapıp muhalefete çatıyor ve Suriye çıkmazının çözümü için Şam’a girmeyi tavsiye ediyor. Kaygı verici olduğu kadar utanç verici durumlarla baş başayız. Yurtseverlerin bir araya gelip bir dayanışma içinde çare araması lazım. Çok geç olmadan...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'da zincirleme kaza
- AFAD duyurdu: Ege Denizi'nde korkutan deprem!
- AKP'de toplu istifa!
- En yüksek faizi hangi banka veriyor?
- Uçum'dan bu kez '50+1' ayarı
- ‘Sinirden kanepe örtülerini dişlemeye başladım’
- Barcelona'dan Arda Güler'e büyük övgü!
- Cem Yılmaz'dan 'gönder'meli' paylaşım
- 'İnci Taneleri’nde Azem'in kızı Nehir ilk kez göründü
- Kurum kazanacak diyen astrolog neden yanıldığını anlattı