Olaylar Ve Görüşler

Neden 'kiralık konut' değil! - Prof. Dr. Mete TAPAN

29 Eylül 2022 Perşembe

Uzun yıllardır konut sorunumuz, özellikle hem konut teknolojileri hem de üretim modelleri ve toplumsal ekonomik boyutu üzerinde akademik çalışmalar yapıyorum. Son zamanlarda iktidarın ülkenin konut sorununa çözüm getirmek üzere geliştirdiği projeler medyada geniş bir yer buldu.

SOSYAL DEVLET

Bu çabalar değerlendirildiğinde, çözüm alternatiflerinin “mülk konut” edindirmeye yönelik olduğu anlaşılıyor. Özellikle I. ve II. dünya savaşlarından sonra genellikle Avrupa ülkelerinde büyük konut gereksinimini karşılamak amacıyla geliştirilen “sosyal konut” kavramı altında “mülk konut edindirme”den çok “kiralık konut edindirme” yaklaşımının ağırlık kazandığı görülmüştür. Başka bir deyişle, “sosyal devlet” kavramının gereği, savaş sonrası ülke vatandaşlarının, barınma, sağlık ve eğitim politikalarında devletin birinci derecede sorumlu olması gerektiği kabul edilmiş ve “sosyal konut” kavramı (sozialer wohnungsban), önemli bir üretim modeli olmuştur. Özellikle, kendi tasarruflarıyla konut edinemeyen ülke vatandaşlarının barınma gereksinimi doğrudan devlet tarafından karşılanmasına çalışılmıştır.

Sosyal devlet, konut edindirme politikasını saptarken barınma gereksinimi olan vatandaşının ekonomik gücüne dayanmasına yönelik bir model geliştirmelidir. Ödeme gücü olmayan bir kişiyi barındırmak amaçlanıyorsa, devletin önce konutları üretmesi ve sonra da bu konutları vatandaşlarına kiralaması söz konusudur. 

Büyük demografik hareketlerle oluşan iç göç ve dolayısıyla hızlı kentleşme, özellikle ülkemizin “konut sorununun” önemli unsurlarıdır. Bu nedenle, ortaya çıkan bu sorunu neoliberal ekonomik modellerle çözme çabasından, başka bir deyişle devletin genelde bir ailenin veya kişinin “hayat garantisi” olarak nitelendirilen “mülk konut” edindirme modelinden vazgeçilmelidir. Hele ülkemizin bugünkü ekonomik durumunda, az gelirli ailelerin bütçelerinin üstünde ödemelerle gerçekleşmesi düşünülen “mülk konut” edindirme modeli iyi niyetten başka bir şey değildir.

BARINMA HAKKI

Kuşkusuz, “sosyal konut” sorununun çözümlenmesi anayasa yönünden de irdelendiğinde önemli bir yasal zorunluluktur. Anayasal bir hak olan barınmayla ilgili olarak anayasamızın 36. maddesi aynen şöyledir: “Herkes temel insani gereksinimlerini karşılayabilecek, insan haysiyetine yakışır biçimde konut ve barınma hakkına sahiptir.”

Bu hakkın devlet tarafından sağlanması için devletin gerekli düzenlemeleri yapması gerekir. Bugünkü ekonomik koşullarda barınma hakkının sağlanması az gelirli vatandaşların bütçelerinin devlet tarafından desteklenmesiyle ancak gerçekleşebilir. Özetle, “mülk konut” edindirme yerine, “kiralık konut” edindirme modelinin devlet tarafından benimsenmesi daha sosyal olabilir.

PROF. DR. METE TAPAN

AREL ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları