Şüphesiz iktidardan bahsediyorum.

Bütün ağırlıklarıyla ülkenin-milletin üzerine çökmüşler. Öyle ki milleti-seçmeni bu adeta Ağrı Dağı kadar büyük ağırlık ve medyanın bitmez tükenmez yalan propagandası altında, başını kaldırıp “Hey neler oluyor?” diyecek ve belini doğrultacak, olanı biteni, gerçeği görebilecek durumda bırakmadılar.

Bir yanda ENAG’nin gerçeğe yakın pahalılık ve enflasyon hesaplamaları.

Öte yanda TÜİK’in gerçeğe en uzak pahalılık ve enflasyon hesaplamaları...

Yarattıkları ekonomik çöküşten, tüm yükü çalışanların emekçilerin alın terinin daha büyük gaspı ve daha derin yoksullaşması ile kurtulma politikaları...

BİLEREK KASTEN ÇÖKERTME

Geçen yıl ekonomide dünya çapında bir “NAS” uygulaması başlattılar. Faiz sebep enflasyon sonuç palavrasıyla... Neredeyse Saray’a ekonomi Nobel’i istekleri patlayacaktı! Saray, “Kimse bana faizleri artırtamaz” diyordu.

Bu politikaya övgüler düzen iktidarın medya ve trolleri ve tabii ki politikacıları dahil, Mehmet Şimşek’in ekonominin başına getirilmesi ve faizlerin yüzde 40’ı aşması karşısında, utanılacak yüz demiyorum, burunsuz, kaşsız, gözsüz, ağızsız, çenesiz, alınsız, şekilsiz yuvarlak kafalar halinde oldukları için sessiz sedasız kaldılar.

Bu faizsizlik politikasını ve üstüne üstlük milyarderlere sunulan kur korumalı mevduat uygulamasını, Hazine boşalınca bu kez milleti soyup soğana çevirmek ve tam çökertmek için kasten yürürlüğe koyduklarını düşünüyorum. İktidarda, “NAS” palavrasının bugünkü sonuçları üreteceğini görecek bir tek adamın bile olmadığını mı düşüneceğiz.

Bilerek, kasten, planlı programlı çökertme politikası...

HESAP VEREN YOK

Kredi derecelendirme kurullarının son artırımına alkış tutuyorlar ama ülke yatırım yapılabilecek ülke konumundan beş basamak daha geride çırpınıyor.

Bu arada Kuzey Irak’ta peş peşe çok sayıda şehit haberleri geliyor.

Uzmanlar eleştiriyor, geçici üs bölgelerinin yanlış olduğunu, PKK’lilerin saldırılarına açık halde olduklarını yazıyor söylüyorlar.

Pençe-Kilit operasyon stratejisinin mucidi olduğu söylenen Hulusi Akar’dan hiçbir açıklama görmüyorum.

CHP’nin konu ile ilgili Meclis’in toplanması önerisini öncelikle kendisinin talep etmesi ve Meclis’i bilgilendirmesi gerekirken normal bir demokrasi ve ülkede...

Ama bu ülkede iktidarda oturanların hiçbiri asla yanlış yapmaz, asla hesap vermez... Her şeyleri doğrudur... Çaycısının bile...

Milletin karşısında böylesine müthiş bir bütünleşik (yalandan örülmüş) duvar var.

BEYİNLERİ BOŞALTMA

İnsanları üç kuruşa muhtaç, evine ne götüreceği, yaşamını nasıl sürdürebileceği en sıradan varlık sorununa odaklı bir hale getireceksin, elini gözünü belini kulaklarını beynini bağlayacaksın ki başını kaldıramasın...

Hesap soramasın.

Şu emekli maaşlarını, işçi ve memur maaşlarını üç kuruş artırsa da günü kurtarsak düşüncesi içine hapsedeceksin...

Açık ve seçik, bu amaçla seçim odaklı maaş düzenlemelerine sarkıtacaksın. Cebine bu muazzam pahalılık karşısında 3-5 bin lira girerse kurtulabileceği düşüncesini pompalayacaksın.

Bu iktidarın yerine kurulabilecek tüm iktidarların daha iyi olabileceğini düşündürtmeyeceksin...

CEHALETİN ÜLKEYE YAPTIĞI

Cehalet zor zanaat kardeşim, diyeceğim; kendisi için belki en kolay şeydir ama ülke, gelecek ve toplum için en felaket olanı.

Bu iktidarın baştan beri yaptığı düşünme yetilerini gasp etmek...

Eleştirel düşünceleri polis jopları, plastik mermileri ve jandarma baskısı altında kımıldayamaz duruma getirmek.

Bu amaçla anayasayı ve yasaları iğdiş etmek...

Emre amade özel mahkemeler ve Yargıtay daireleri kurmak.

Ülkeyi çökertenler, şimdi seçmenin karşısında “Türkiye Yüzyılı” diye bağırıyorlar.

Bırakın bunu, insanın seçmen karşısına çıkması bile utanılacak bir duruma gelmişken...

***

Sahi noldu ahım şahım anayasaya sahip çıkma Ankara yürüyüşü, en azından şu tarihe ertelendi açıklaması?

Yoksa?!