Beşiktaşlılara “Özgecan” pankartı açmak yakışırdı!
“Özgecan’ın katili idam edilsin” diye bağırıyorlardı..
“Özgecan ölmedi, kalbimizde yaşıyor”!..
“Bir dakka susalım Özgecan’ı analım”!..
Ve büyük bir sessizlik oldu Olimpiyat’ta...
Özgecan da oradaydı...
Katillerine inat, o da maçı sayrediyordu!..
Gündüz maçına epey taraftar gelmişti!
Bursa’nın 1-0 öne geçmesi bile beni kaygılandırmadı.
Demba Ba’nın pozisyonunu avantaja bırakan hakem, yüzme kursuna verilmeliydi mesela! Ne hakem kararları, ne düştü mü kalkmayan rakip oyuncular...
Ne de Tolga’nın yaptığı!..
Beşiktaş “Dipçik” gibi başlamıştı maça...
Fernandao’ya kırmızı kart vermeyen hakem “Adalete” kurşun sıkmıştı...
Hem de gözünün önündeki olaya...
Erkek arkadaşları gibi her maça gelen binlerce genç kızımız vardı...
Omuz omuza seyrediyorlardı maçı..
Arkadaş ve kardeşçe!
Futbolu “erkekler”! oynuyordu...
Erkekler, “adam” gibi top oynardı...
Hakemi kandıranlardan her zaman nefret etmişimdir...
Ancak ben, büyük ozan Nâzım Hikmet’in şiirindeki gibiydim Olimpiyat’ta..
Evet, “Bugün efkârlıyım, Açmasın güller, Genç bir kızımızdan kara haber verdiler...”
Hüzünlüydüm, çünkü Türkiye’nin yası vardı...
Zalimler için değil, bir masum için yastaydı bu ülke...
Bir gönül yıkılmıştı...
“Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil ;
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil” diyor Yunus Emre...
Gönül kırmanın sonucu buysa...
Genç bir kızın öldürülmesi için neler yazardı koca Yunus...
Bedenleri “erkek”, beyinleri erkek olmayanlar Özgecan’ı öldürmüşlerdi!
Özgecan artık anne olamayaktı örneğin...
Adam gibi bir adama âşık olamayacaktı Özgecan...
Yeni yaşını kutlayamayacak artık...
Nikâh defterine imza atma mutluluğunu tadamayacak Özgecan..
Doyasıya yemek yiyemeyecek artık...
Ağız dolu kahkaha atamayacak...
Beşiktaş gol attığında “Gol” diye bağıramayacak Özgecan...
Aldılar elinden Özgecan’ın yaşama hakkını...
Suçu, bu ülkede kız olmaktı...
Tecavüz et, öldür, korkudan el kes, kız tanınmasın diye yak, söyle, erkeklik bunun neresinde?
“7 yaşındaki kız çocuk evlenebilir” diyenler...
“Kadınlar dışarıda dolaşmasın” diyerek sapıklara hedef gösterilen kadınlarımız...
Tecavüzlerde indirim yapan yargıçların...
Peygamberimiz “Cennet annelerin ayakları altındadır” demedi mi?..
Sizi de bir ana doğurmadı mı?..
Bir anaya, “Kızım çok acı çekmiştir, keşke kurşunla öldürselerdi” dedirttiniz ya... Rabia kadın adıdır da Özgecan değil midir!?
İsmi Türkçe diye mi bu tepkisizlik!?
Bugün Orhan Can yok, Özgecan var dostlar!..
Mizahı bile suç sayan, gülmenin içinde suç unsuru arayanlar!
Sizler!
Kendi iradesine sahip çıkamayıp kadınları hedef gösterenler...
Engizisyon papazları gibisiniz!..
Neyse, maç gitti geldi, gitti geldi...
2-1, 2-2 sonra 3-2!
“İşaret edilen” değil, “Hak eden” kazandı...
Gökhan ve Ba’nın golleriyle hakem de kaleden içeri girdi bence!
İşte böyle, hakemi de yenerek alacaksın 3 puanı...