Ümmetin vatanı yoktur!
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Ümmetin vatanı yoktur!

18.07.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan, “ümmet” olgusunu iyi değerlendirmediği için CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i eleştiriyor. Çocukluğumdan anımsıyorum, tehlike karşısında insanlar, “Can kurtaran yok mu ümmet-i Müslüman!” diye bağırırlardı.

Gazetelerden aktarıyorum:

“CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Malatya’da düzenlenen ‘Millet iradesine sahip çıkıyor’ mitinginde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gün içerisinde yaptığı açıklamalara sert tepki gösterdi. Özel, iktidarın yeni bir siyasi ittifak arayışına girdiğini iddia ederek ‘Cumhuriyet Halk Partisi olarak durmamız gereken yerde dururuz ama Türkiye’ye bir ümmetçilik, mezhepçilik ve din siyaseti üzerinden bu coğrafyada sana hesap yaptırmayız’ dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Malatya’da düzenlediği mitingde konuştu. Konuşmasında ekonomik krizden tarımsal zararlara, dış politika etkilerinden iç siyasetteki ittifak tartışmalarına kadar birçok başlığa değinen Özel, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak birlikteyiz’ yönündeki açıklamasını sert ifadelerle eleştirdi.

‘Ümmet bilinci değil, vatandaşlık bilinci esas alınmalı’: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasında yer alan etnik ve mezhebi vurgulara tepki gösteren Özgür Özel, şöyle konuştu:

‘Çıkmış, Kürt, Türk, Arap... Hesap: Kürtlerin temsilcisi DEM, Türklerin temsilcisi MHP, Arapların temsilcisi kendisi. Suriyelileri doldurdu. Bir çatı kuracak. Çatıda vatandaşlık bilinci değil, ümmet bilinci olacak. Sünni Müslümanlık üzerinden yeni bir ittifak kuracak ve aklı sıra bunun üzerinden yeni bir ittifakla yürüyecek.’

‘Cumhuriyet Halk Partisi olarak durmamız gereken yerde dururuz. Ama Türkiye’ye bir ümmetçilik üzerinden, mezhepçilik üzerinden, din siyaseti üzerinden bu coğrafyada sana hesap yaptırmayız.’”

Bir peygambere inanıp onun yolunu seçen insanların tamamına ümmet denir. Hazreti Muhammed’in yolundan gidenlere de Müslüman ümmeti (ümmet-i Müslüman) denir. İnsanlar söz konusu olunca genelleme yapmaktan kaçınmamız gerekir. Bu nedenle AKP genel başkanının “ümmet”i ideal olarak sunmasını, örnek saymasını kabul edemeyiz. Makbul insan neredeyse her dinde ve her toplumda erdem (fazilet) sahibi insandır. Erdem, bir bireyi ahlaki veya dini bir ideale ya da ilahi bir yasaya uygun hareket etmeye, karşılaşılan engellere rağmen iyiyi yapmaya ve kötülükten kaçınmaya yönlendiren kapasite, sağlam ve sürekli manevi eğilimdir. Ahlakın övdüğü ve ahlaklı olmanın gerektirdiği doğruluk, yardımseverlik, yiğitlik, bilgelik, alçakgönüllülük, iyi yüreklilik, ölçülülük gibi niteliklerin ortak adı erdemdir (fazilettir). Felsefe bağlamında insanın ahlaksal olarak iyiye yönelmesi, ruhsal yetkinliktir.

Erdem denen şey bireyseldir. Ne bütün Müslümanlar ne bütün Hıristiyanlar ne bütün Budistler erdem sahibidir. Bu nedenle “ümmet” de bir ideal, bir hedef olamaz. AKP genel başkanının uzlaşmaz tutumu onun bir ümmet ve ümmetçilik yandaşı olduğunu gösteriyor.

Ümmetçilik veya Panislamizm, Müslümanları tek bir İslam devleti altında veya İslami ilkelere sahip uluslararası bir örgüt altında birleştirmeyi savunan bir siyasi harekettir. Türkiye Cumhuriyet’inin kurucu ilkeleri arasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucularının hedefinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasasında böyle bir ideal bulunmamaktadır. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanının kafasında böyle bir heves ya da saplantı bulunamaz, olamaz. AKP genel başkanının kafasında olabilir. Olabilir ama bu da “partili cumhurbaşkanı”nın sakınca ve tehlikelerini işaret eder.

Öte yandan ümmet kavramı halkları, ulusları Japon tutkalıyla birleştiren, değişik halkları homojenleştiren (bağdaşık, türdeş) bir sihir de değil artık. 19. yüzyıldan geriye doğru, imparatorluklar çağında geçerli olan bir toplumsal olguydu.

Uzun sözün kısası, din artık günümüzde birleştirici ortam niteliğini ya tamamen yitirdi ya da yitirmekte. AKP’nin genel başkanı nedense bu gerçekliğe karşı çıkmakta direniyor ya da anlayamıyor. Ancak ister anlamamakta dirensin, ister anlayamıyor olsun bu ülke için tehlikeli bir durum. Şundan dolayı: R.T. Erdoğan’ın kişiliğinde devlet başkanlığını temsil etmiyor, tam tersine AKP genel başkanlığı cumhurbaşkanlığını içerip yönlendirmekte.

Değişmek de değişmemekte yerine göre erdem, yerine göre kusurdur. Siyasetçinin sahip olması asla yitirmemesi gereken erdemleri bu yazıda anlattım. R.T. Erdoğan AKP’nin il başkanı olduğu 90’lı yıllardan bu yana hiç değişmedi çünkü dünyasal olguları hâlâ İslamın naslarıyla değerlendirip yorumluyor.

“Ümmetin birliğini, dirliğini savunmak ne zamandan beri suç oldu? Tabii bunlar ümmet bilinci nedir, ne değildir bilmezler. Müslümanlar olarak peygamber efendimizin buyurduğu üzere bir duvarın tuğlaları gibi birbirimize kenetlenmemizin neresi yanlış be gafiller? İslamın vahdeti için gayret gütmenin neresi kabahat oldu?”1 diyor.

Keşke hiç demeseydi. Günümüzde “ulus devletler” çağında ümmet birliği ancak bir hayal. Ümmetin ne türlü bir illet olduğunu Osmanlı ve milletimiz Birinci Dünya Savaşı’nda gördü. Şerif Hüseyin, Haziran 1916 tarihinde Osmanlı hükümetinin Müslümanlığın kutsal değerlerini çiğnediği ve “Arapların haklarının çiğnendiği” iddialarını sebep göstererek isyan etmişti. Daha önce ve daha sonra Haşimi isyanları var. Anlaşılan Araplar ümmetin parçası değil!

Evet, “İslamın hayali birliği”ni Türk ulusunun değerlerinin önüne koyarsanız “kabahat” değil, aymazlık olur!

---

1- Cumhuriyet, 14.7.2025.

Yazarın Son Yazıları

Vehim denen şey

1. Gerçekte var olmayan fakat var olduğu sanılan, varmış gibi tasarlanan düşünce ve zan.

Devamını Oku
07.12.2025
Ekümeniklik mavalı

Şu kavanoz kıçlı dünyada her nesnenin, olgu ve olayın bir tanımı vardır.

Devamını Oku
05.12.2025
Kürtçe güçlendirilecekmiş...

Kürtçe güçlendirilecekmiş, hatta kalıcılaştırılacakmış.

Devamını Oku
02.12.2025
30 Kasım 2007

Gelecek yıllarda adını sık sık anmak zorunda kalacağımız Prof. Dr. Engin Arık (14 Ekim 1948) 30 Kasım 2007 günü (nedeni kuşkulu) bir uçak kazasında ekibiyle birlikte aramızdan ayrılmıştı.

Devamını Oku
30.11.2025
3 Kasım 2002’yi hatırlamak!

3 Kasım 2002 günü olanı, olanları aramızdan kaç kişi anımsamakta?

Devamını Oku
28.11.2025
Eski defterler...

Eski defterler son derece önemlidir.

Devamını Oku
25.11.2025
AKP’yi iktidara getiren seçim

1 Kasım 2002 günü “İki gün sonra 3 Kasım 2002” başlığıyla Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında...

Devamını Oku
23.11.2025
Devri sabık yaratmak

Devri sabık yaratmak, Türkiye siyasi tarihinde yeni gelen yönetimin/iktidarın, kendinden önceki dönemi sorgulaması, hesap sorması vb. anlamında kullanılan ifadedir.

Devamını Oku
21.11.2025
Toplu iğne ve nankörlük

Basında yer alan haberlere göre, Cumhuriyetin kuruluşunun 102. yıldönümü münasebetiyle savunma sanayisindeki gelişmeleri anlatan AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Dünya genelinde satılan her 100 İHA’dan 65’ini biz tedarik ettik, 180 ülkeye ürün ihraç ettik. Sizleri 25 yıl geriye götürmek istiyorum, ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk” demiş.

Devamını Oku
18.11.2025
‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025
Emekliler ve iktidar

Televizyonların emeklilerin hal-i pür melalini tanımlayıp aktarmak için seçtikleri insanların neredeyse tamamı garip bir ruh durumu içinde.

Devamını Oku
21.09.2025
Mahşer günleri

Bu yazıyı yazmaya değerli ve genç yoldaşım Zülâl Kalkandelen’in 3 Eylül 2025 günlü Cumhuriyet’te yayımlanan “Ortadoğu kazanı fokurduyor” başlıklı yazınında yer alan Cengiz Çandar’la yapılan söyleşiden aktardığı şu bölümü okuyunca karar verdim...

Devamını Oku
19.09.2025
Din ve tarafsızlık

Hemen yazalım sonra neyin ne olduğunu açıklayalım: Teokratik yönetimde devlet başkanı genellikle bir dini liderdir.

Devamını Oku
14.09.2025
Rezillik, utanmazlık, alçaklık

31 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet’in birinci sayfasındaki “Zafer coşkusu” manşetin altında yer alan utanç verici haber şöyle...

Devamını Oku
12.09.2025
İmdaat soyguncu vaaarrr!

Google’a “Türkiye’de bilgisayar tamircileri odası var mı?”, “Bilgisayarcılar sendikası var mı?” diye soracaktım.

Devamını Oku
09.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (2)

Türkiye bu kıyametten kurtulabilir mi?

Devamını Oku
07.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (1)

Gazetede yayımlanmayan epeyce eski bir yazıyı, affınıza sığınarak huzurunuza getiriyorum.

Devamını Oku
05.09.2025
Kime kızmalı

R.T. Erdoğan’dan sonra Türkiye’nin ikinci sorunu sanki (kimilerine göre iktidarın gözdelerinden biri olan) holding sahibi Mehmet Cengiz. “Gözü doymazcasına bir şeyler istiyor ve iktidar ne isterse veriyor” diyorlar.

Devamını Oku
02.09.2025