Cumartesi günü Filistin ve İsrail arasında katliamlar içeren yeni bir çatışma başladı…
Beş günde ölen İsraillilerin sayısının 1200, yaralananların ise 3 bin 268; Filistinlilerde ise 171’i kadın, 326’sı çocuk olmak üzere 1100 kişinin yaşamını yitirdiği 5 bin 339 kişinin yaralandığı açıklandı!
BM, savaşın ilk üç gününde yaklaşık 2.3 milyon insanın sıkıştığı, Gazze’de 187 bin kişinin yerinden olduğunu açıkladı! BM, hava saldırıları nedeniyle yerinden edilenlerin sayısını 260 bin olarak güncelledi.
Sağlık Bakan Yardımcısı Yusuf Ebu er-Riş, Gazze’deki tüm hastanelerde yatakların dolduğunu, ilaç ve tıbbi malzemelerin de tükenmek üzere olduğunu, saldırılarda sekiz gazetecinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Gazze Şeridi’nde tek elektrik santralının yakıt yetersizliği nedeniyle hizmet dışı kalmasıyla 2 milyonu aşkın nüfuslu bölgede elektrik tamamen kesildi. Gazze Şeridi’ne yardım ve ilacın girmesi, Filistinlilerin Gazze’den ayrılmasına izin verecek güvenli koridorların oluşturulması yönündeki baskı artıyor.
***
Nereden nereye?
1837’de Osmanlılar döneminde Filistin’de Yahudi sayısı, kayıtlara göre 9 bin imiş…
Filistinli Müslüman Arapların, göçen ya da yerel Yahudilere toprak satmaları ile bu rakam 1882’de 50 bine yükselince 2. Yahudi yerleşimi kurulmuş! Bu rakam 1908’de 100 binin üzerine çıkmış!
Bu arazileri, Osmanlılar satmıyordu. Üstelik bu topraklar yörede yaşayan Arap şeyhlerinin özel arazileri idi… Filistinli ağalar, daha yüksek fiyata satmak için aralarında yarışıyorlardı!
Oysa dönemin padişahlarının, bu konuda “Hiçbir Yahudi’ye toprak satılmaması” konusunda açık emirleri vardı.
***
Osmanlılardan sonra Filistin, İngiltere’nin koruması altına girince, “toprak satış yasağı” kalkınca “tapuların” Yahudilerin üzerine geçirilmesine başlandı!
“Tapulu arazi” satışları, 1925’te 944 bin, 1927’de 1 milyon 124 bin, 1930’da 1 milyon 700 bin dönüme yükselmişti!
1948’e gelindiğinde “devlet kurulabilecek” kadar Filistin arazisi Yahudilere satılmıştı! Tarihsel veriler irdelendiğinde, o toprakların Filistinlilerce Yahudilere satılmasından dolayı bazı çevreler, “İsrail işgali yok” diyorlar!
***
Şerif Hüseyin 1916’da Filistin’in ilk resmi bayrağını hizmete soktu! O yıl Osmanlı Devletine karşı başlatılan Arap ayaklanmasının simgesi olarak “siyah, beyaz, yeşil ve kırmızı renklerden” dört renkli, oluşan bir bayrak tasarlanır.
İlk olarak Şerif Hüseyin’in 1916’da Osmanlı Devleti’ne karşı başlattığı “Arap ayaklanmasının simgesi” olarak bu 4 renkli; bayrak kabul edilir…
Üstteki “siyah yatay çizgi”, Abbasileri; ortadaki “yeşil” renk Şii Fatımileri; alttaki “beyaz” ise Emevileri temsil ediyor. “Kırmızı üçgen” ise 1916 yılında Osmanlı Devleti’ne isyan eden Şerif Hüseyin’in kabilesi “Haşimoğluları’nı”, bir başka görüşe göre Arapların Osmanlı Devleti’ne karşı bağımsızlıkta “dökülen kanı” simgeliyor...
***
1917’de Filistinli Araplar, İngiliz casusu Lawrence ile bir oluyor ve “Akabe baskını” olarak tarihe geçen “ihanete” imza atıyorlar! Akabe’deki tüm Türk askeri öldürülüyor!
Yine aynı yıl, Filistinliler Kudüs’ü İngilizlere teslim ediyorlar! Bununla da kalmıyorlar, İngiliz General Edmund Allenby Kudüs’e girerken Filistinli Araplar “El-Nebi (peygamber)” olarak karşılanıyor.
1978…
“Filistin Kurtuluş Örgütü”, terör örgütü PKK’ye kucak açıyor, PKK ile birlikte Türkiye aleyhine eylemlere girişiyorlar!
1979…
Filistinliler, Ankara’daki Mısır Büyükelçiliğine eylem düzenliyorlar, bir polisimiz ve bir bekçimiz şehit oluyor!
1980…
“Filistin Halk Kurtuluş Cephesi” Başkanı George Habash, Lübnan’ın Sidon şehrindeki kampları “Asala terör örgütüne” açıyor, Asala’nın diplomatlarımızı katlettiği eylemlerine bu Filistinli teröristler de destek veriyor!
Ürdün-Filistin arasındaki “Rum Vadisi çölünde”, Lawrence’i bir kabartma ile dağlara taşlara kazıdılar!
1989…
Yaser Arafat, “Ermenistan’ın haklı davasını destekliyoruz” açıklamaları yapıyor. Karabağ işgaline ve Ermeni katliamlarına destek veriyor.
1993…
Filistinli Araplar, Mesud Barzani’nin “Bağımsız Kürdistan” fikrine de destek oluyor!
