Öztin Akgüç

Oy çekme - itme gücü

16 Şubat 2022 Çarşamba

Siyasal partilerin yanı sıra liderlerin, yöneticilerin, adayların da oy çekme, itme güçleri vardır. Seçim tahmini yapılırken sonuçlar yorumlanırken oy itme gücü de dikkate alınmalıdır. Seçim sonucunu bazen kişilerin oy iticiliği belirlemektedir. Tahminlerde, analizlerde oy iticiliği dikkate alınmadığında, değerlendirmede yanılgılara düşülmektedir.

Geminin, uskurlarının dönüşüyle suyun itme gücüyle hareket etmesinden esinlenerek iktisat öğretisine backwash effect, gemi akıntısı etkisi girmiştir. İsveçli iktisatçı Gunnar Myrdal bu etkiyi, azgelişmiş yörelerden gelişmiş yörelere sermaye ve kaliteli işgücü akımını açıklamak için iktisat yazınına getirmiştir. Ancak geminin ters akıntı etkisi, siyasal alanda da olaylar, sonuçlar değerlendirilirken kullanılabilir.

Kanımızca, 23 Haziran 2019’da yinelenen İBB seçimi sonucu, geri itme etkisinin siyasete yansımasının bir örneğidir. Yinelenen seçimde İmamoğlu’nun oyu yüzde 13.7 artışla 4 milyon 741 bin 870’e yükselirken Binali Yıldırım’ın oyu yüzde 5.2 oranında azalarak 3 milyon 935 bin 444’e gerilemiş, salt oy farkı 806 bin 462’ye yükselmiş, oy oranı yüzde 54.2’ye ulaşan İmamoğlu, Binali Yıldırım’a 9.2 puan üstünlük sağlamıştır.

Seçim sonucu, İYİ Parti’nin katkısı, Millet İttifakı’nın başarısı, toplum mühendisliği, aday seçimi, İmamoğlu’nun nitelikleri gibi yorum, değerlendirmelere yol açmıştır. Adayın nitelikleri, ünü, dar seçim bölgelerinde etkili olabilir; mega kentlerde adayın oya etkisi sınırlıdır; seçim sonucunu değiştirecek boyutta değildir. AKP ve liderinin oy itici gücü, sonucu belirlemiştir.

Benzer bir seçim sonucu da 1989 yerel seçimlerinde yaşanmıştır. Seçimde ANAP’ın İBB adayı, efsane başkan, hakkında “İstanbul yıkıldıkça güzelleşiyor” diye övgüler düzülen Bedrettin Dalan, SHP’nin adayı politika alanında ünlü olmayan kulak, burun, boğaz uzmanı Prof. Dr. Nurettin Sözen. Beklenti, anketler Dalan’ın seçimi açık ara kazanacağı yönünde iken seçim Sözen tarafından 10 puan fark yapılarak kazanıldı. Sonucu, aday değil Özal’ın oy itici etkisi belirledi. Özal oy itici etkisi, SHP’nin birinci parti olarak kazandığı 1989 yerel seçiminde de yaşandı. SHP, büyükşehir belediye başkanlıkları dahil 38 il, 642 belediye başkanlığı kazandı.

2019 yerel seçimi sonuçlarının etkenleri de irdelenmelidir. Büyük illerin belediye başkanlıklarının CHP tarafından kazanılması, Millet İttifakı’nın başarısı, İYİ Parti desteği, aday göstermede sağgörü, sağduyulu davranış olarak genel değerlendirildi. CHP, büyük illerde ilk kez seçim kazanmıyordu. 1980 öncesi bir yana SHP’nin 1989 yerel seçim sonucu, daha geniş kapsamlı kazanım olmuştu. CHP, 2014 yerel seçimde kazandığı Zonguldak, Giresun, Kırklareli belediye başkanlıklarını yitirmişti. Seçimi Kırklareli’nde bağımsız olarak kazanan Mehmet S. Kesimoğlu partiye geri dönmüştü ama sonuç CHP açısından kayıptı. 2019 yerel seçim sonucu, AKP ve liderinin oy iticiliğine karşın, 1989 yerel seçim sonuçları ile karşılaştırıldığında başarılı sayılamaz.

Erken ya da zamanında yapılacak seçime ilişkin anketler yapılmakta, kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Ayrıksı az sayıda sonuç bir yana bırakılırsa AKP’nin yüzde 30 dolayında oyla birinci parti olduğu, CHP’nin oyunun kararsızlar dağıtılmadan yüzde 20-25 aralığında kaldığı, oyu azalmakla beraber MHP’nin yüzde 7-8 düzeyinde oyu olduğu görülmektedir. AKP’nin oy oranından çok CHP’nin oy oranının düşüklüğü; MHP’nin oyunun gerçekse görece yüksek oluşu yadırganmalıdır.

Her alanda başarısızlığa, mevcut sisteme tepkilere karşın AKP’nin yüzde 30 dolayında oy almasının geçmişten gelen nedenleri vardır. Ülkede yadsınamayacak, görmezden gelinmeyecek gerçek, ulusal devlete, bağımsızlığa, laik cumhuriyete hatta Türk devletine karşı bir kitlenin ve varlıklarının Batı ile işbirliğiyle korunacağını öngören kesimin varlığıdır. Bağımsızlık savaşının başlangıcından itibaren dış güç destekleriyle iç ayaklanmalar olmuş, işgalci güçlerle işbirliği yapılmıştır. Bu kitle, Cumhuriyetin ilanından sonra, Cumhuriyetin kazanımlarını, ilkelerini genelde benimsememiş sağcı partileri, sırasıyla Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Serbest Cumhuriyet Fırkası, DP, Adalet Partisi, ANAP’ı desteklemiş, günümüzde de AKP ardında yer almıştır. Bu kitlenin ve kesimin oy gücü yadsınmamalıdır.

Oy yitirmesine karşın MHP’nin yüzde 7-8 oy alması yadırganmalıdır. Ulusal devlet, tam bağımsızlık, emperyalizm karşıtlığı, ülkenin onuru, saygınlığı, ülkeye özveri ile hizmet gibi ilke, şiarı olan milliyetçilik, artamdır, meziyettir. Ancak MHP sözel olarak milliyetçi olmasına karşın uygulama olarak tutarlı milliyetçi davranış göstermemekte, Cumhuriyet karşıtı bir yönetime destek olmaktadır. İşlevi ve konumu netleşen MHP’nin oy oranı halen yüksektir.

Kökeni Milli Mücadele’ye dayanan, Cumhuriyet ilkelerini yaşama geçirmekle görevli misyon partisi olan, 1950-80 arası sekiz seçimin en az üçünde birinci parti olmuş, 1957 ve 1977 seçimlerinde oy oranını yüzde 40’ın üstüne çıkarmış, kurulan koalisyon hükümetlerinde ana ortak olarak görev almış bir partinin, başarısız, oy itici bir iktidar karşısında oy oranının yüzde 20-25 bandına gerilemesi, irdelenmesi gereken bir sorundur.

Seçim sonuçları değerlendirilirken, tahmin yapılırken siyasal partilerin yönetiminin, yöneticilerinin, başkanlarının da oy çekme, itme güçleri olduğu dikkate alınmalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları