Kıraathane'de yılın son sergisi... Sözle ve çizgiyle: Cahil!

11 Aralık 2022 Pazar

“Cahilde eksik olan akıl değildir, o kurnazdır. Eksik olan ahlaktır.”

“Cahil, kendini sultan sanır.”

“Cahil çabuk yükselir.”

“Karanlığı cahil yaratır.”

“Cahilin en büyük silahı iftira atmaktır.”

“Cahilin başarı simgesi güç ve erktir. Cahili hor görme, bedelini ağır ödersin.”

”Cahilin yol göstericisi bir başka cahildir.”

“Cehalet, cahilin fıtratında vardır.”

Cahil ve cehalet üzerine yüzlerce aforizma yazdı edebiyatımızın eşsiz kalemi Ferit Edgü. Her biri sanki bugünden kaynaklanan, ama yazarın kadim bilgisinden, birikiminden, gözlemlerinden, duyarlığından, düşüncelerinden, demlenmiş, süzülmüş, aforizmalar... Şimdi neden Ferit Edgü’nün “Yeni Cahiller” ve “Cahil” kitaplarından söz ediyorum?

Günümüzde cehalete yetkili ağızlar övgüler düzerken, cahillik alkışlanıp prim yaparken, üniversitelerin içi boşaltılırken, ya neden söz edecektin dediğinizi duyar gibiyim.(Sizi gidi sizi!) Ondan değil! Kıraathane İstanbul Edebiyat Evi’nde Ercan Arslan’ın “CAHİL” başlıklı sergisi açıldı da ondan... En iyisi baştan başlayayım: 

İMGELER VE YÜZLEŞME

Ercan Arslan Maraş’ın bir dağ köyünde doğan (1969) , 11 yaşından beri Almanya’da yaşayan sanat eğitimini Berlin ve Londra’da alan, yurtdışında birçok sergi açan ressam. Ferit Edgü’nün “Yeni Cahiller” kitabını okuyunca etkileniyor. Onlardan yola çıkarak, kâğıt üzerine mürekkep ve akrilik bir dizi desenler, gravürler üretmeye başlıyor. İlk çizimleri gören Ferit Edgü ona yeni aforizmalar yolluyor. İstanbul- Berlin arasında aforizma ve resim trafiği çoğalıyor. Sonrası söz ve çizginin buluşması.

Yanlış anlaşılmasın: Ressam, yazarın aforizmalarını resimlemiyor. Onları çizmiyor, betimlemiyor. Sergideki eserler “illüstrasyon” değil. Aksine cehalet imgelerini yeniden, ama bu kez çizgi diliyle yaratıyor ve izleyiciyi kendi cahilliğiyle yüzleşmeye çağırıyor.

Serginin küratörleri Elvin Eroğlu ve Burak Fidan. Sergi kataloğunda Fidan açıklamış: “Ferit Edgü’nün  cahil kavramı gücünü bugünden alırken, Ercan Aslan’ın resimlerindeki cahil imgesi, taş devrinden günümüze uzanıyor. Onun resimleri zamansızın peşindedir. Zamansız, çünkü insanın en yüce değeri olan kültürden yoksundurlar. Bu yüzden ne bir Afrikalı, ne bir Amerikalı, ne de bir Türk cahili görürsünüz orada. Görünen, insan cahilidir. “

Sergideki eserler renksiz. Daha doğrusu, siyah, beyaz, gri, yanık kâğıt rengi, taba, sararmış. Cehaletin çok renkliliğe, çok sesliliğe ihtiyacı yok duygusunu veriyor ve evet insanı tedirgin ediyor.

“Cahilin mutluluğu da, mutsuzluğu da, aç gözlülüğü, aç karnı da çaresizdir resimlerde. Her çaresiz gibi, söyleyecek nerdeyse hiçbir şeyleri yoktur. Belki de bu yüzden, hüzünlüdürler” diyen Fidan, aforizmaları okuyanla, resimleri izleyenlerin umutsuzluğa kapılabileceğine dikkati çekiyor. Çünkü: “Umut  cahilin değil, aklın besin kaynağıdır.”

Sergi 14 Ocak’a dek sürecek. Bu sergi nedeniyle “Cahil/Resimli Aforizmalar” kitabı, özel bir baskıyla yayımlandı. (Everest). 2023’ün ocak ayında Alan Kadıköy’de Ercan Arslan’ın retrospektif nitelikli bir sergisi açılacak. Görmek için sabırsızlanıyorum!. 

Son sözü Ferit Edgü’nün aforizması söylesin: “Unutma! Cahil ölür, cehalet ölmez.” 

Tamam unutmam! Siz de unutmayın!

LEYLA GENCER’DEN ZEHRA YILDIZ’A VE SONRAYA...

Sevgili okurlar, siz bu yazıyı okuduğunuzda, ben Toronto’da olacağım. “Leyla Gencer” kitabımdan belgeselci Selçuk Metin’in gerçekleştirdiği İKSV yapımı belgeselimizin gala gösterisi var. Sonra soru yanıt ve imza. 

Bu akşam, (11 Aralık) benim kalbim aynı zamanda İstanbul’da Zorlu PSM’de atacak. Çünkü orada bir başka divamız Zehra Yıldız, bir konserle anılıyor olacak. 

Zehra Yıldız 25 yıl önce genç yaşta aramızdan ayrıldı. Mesleğinin zirvesindeyken! Bu haberi Leyla Gencer’e verdiğimde, telefonun ucundaki çığlığı ve “Ah keşke onun yerine ben ölseydim” sözlerini hiç unutmadım. Amacı genç şancıları desteklemek olan Zehra Yıldız Vakfı bu geceki konseri düzenledi. Opera tutkusunu kuşaktan kuşağa geçirmeye devam! 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kaburga sohbetleri 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları