Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

O Akşam...Ankara'da...

10 Mayıs 2012 Perşembe
\n

\n

\n

\n

\n

Ben böyle bir şey hayal bile edemezdim Ricamı kırmayıp, o dev sahnede bir araya gelen sanatçı dostlar da galiba bu kadarını beklemiyordu Muhteşemdi, olağanüstüydü Gazetemizin 88. kuruluş yıldönümü kutlamasından öte bir akşama dönüştü… \n

\n

Aydınlık bir Türkiye, adil bir Türkiye, hak hukuk tanıyan bir Türkiye, emeğe, birikime, bilime saygı duyan bir Türkiye, sanata değer veren bir Türkiye, çoğulculuğa inanan bir Türkiye özleminin ve daha güzel bir gelecek için çalışanların buluşmasına dönüştü.\n

\n

(Sevgili okurlar, dünkü gazetemizde 88. yıldönümü kutlamalarının ayrıntılarını hem haberlerde hem de Hikmet Çetinkaya ve Utku Çakırözerin yazılarında okuduğunuzu varsayarak devam ediyorum.) \n

\n

***\n

\n

Önce Ankaradaki kutlamanın perde gerisi”: \n

\n

Ankara temsilcimiz Utku, Zeynep yardım et dediğinde, kolları sıvadım. Başvurduğum hiçbir sanatçı beni geri çevirmedi. Hiçbiri karşılık beklemedi. Hepsine teşekkürüm sonsuz. \n

\n

Zülfü Livaneliyi aradığımda hemen kabul etti. Zaten bir akşam önce yine Ankarada ODTÜde Deniz Gezmiş için konser verecekti, ertesi akşam bize de gelebilirdi. Gelin görün ki, Deniz Gezmişlerin konseri İstanbula (Ataşehire) alındı. Bunu ilk duyduğumda Zülfü gelemeyebilir diye düşündüm. Haklı da olurdu. Bir gece sabaha dek on binlerce insana konser ver, ertesi sabah uçak, vb Ama hayır, kalktı geldi.\n

\n

Genç bariton Güvenç Dağüstüne ayrıca bir teşekkür borcum var. Piyanist Ilgıt Dağüstün ve kemancı Kumsal Altınörsü o getirdi. Hem Güvençe, hem Zülfüye eşlik eden bu iki çok genç yetenekli kadın, biri piyanosunun başında öteki viyolasıyla bütünleşmiş, sahnede Mustafa Kemal Atatürkün dev afişi önünde tören boyunca çağdaş Türkiyenin simgesiydiler. \n

\n

Programın başlamasına bir-iki saat kala sanatçılarla otel lobisinde oturuyoruz: Sunuculuğu üstlenen Selçuk Yöntem bana dönüp Kartonlar nerede?dedi. Karton mu? Ne kartonu? Anlattılar Sonraki manzara şöyle: \n

\n

Tarık Akan, elimdeki kâğıtları (program akışı ve sözleri) kapıp fotokopiyle büyütmeye koşuyor, sonra Rutkay Aziz, Ebru Güzel, Tarık, bir elde makas, bir elde tutkal, yazıları kesip biçiyor, kartona yapıştırıyoruz. Böylece sunucuyason dakika kartonları hazırlanıyor. \n

\n

Salona vardığımızda daha da korkuyorum! Üç bin kişilikmiş! Selçuk, Böyle bir tören, provasız falan ancak Türkiyede hazırlanır deyip beni rahatlatmaya çalışıyor. En disiplinli ve dakik olan, her zamanki gibi Gülriz Sururi. \n

\n

***\n

\n

Salon hıncahınç doldu. Tek boş koltuk yok. Koridorlar, yerler, basamaklar doldu. Sahnede sadeceCumhuriyetafişleri ve Atatürkün dev fotoğrafı vardı. \n

\n

Sonra Sonrası bir rüya gibiydi… \n

\n

Sahneden, Sayın Ahmet Necdet Sezere dönüp Sayın Cumhurbaşkanım, burada bizimle olduğunuz için çok mutluyuzdediğimde sahne hayatımınen kocaman alkışını aldım! Selçuk Yöntemle dönüşümlü olarak Aziz Nesinin Merhabasını okuyuşumuzun da alkışlarla kesilmesini unutmayacağım…\n

\n

Utkunun daveti üzerine sürpriz konuşmacımız Sayın Kılıçdaroğlunun bir parti başkanı olarak değil, bir Cumhuriyet okuru olarak konuşması Selçukunbir zavallı sanatçıolarak (çağrışıma dikkat) adeta bir yönetmen gibi deişiniustalıkla sürdürmesi... Rutkayın muhteşem yorumu Sahneye çıkıp konuşmaktan nefret eden Tarıkın vurucu saptaması Gülrizin Cumhuriyetle büyüme ve bilinçlenme öyküsü Hikmet Çetinkayanın sahneden (Bekir Coşkunun deyişiyle) kükremesi”… Bekir Coşkunun Memleketimi geri istiyorum çıkışı Alkışlarla sık sık kesilen tüm konuşmalarSabahat Akkiraz, Güvenç ve Zülfünün türkü-şarkı-direniş-dayanışma ziyafeti Tadına doyamadığımız, alkışı doruğa taşıyan bir ziyafet \n

\n

Tüm meslek yaşamımda, bitmek bilmeyen, uzadıkça uzayan ve işkenceye dönüşen törenlerden öyle dilim yanmış ki, her konuşmacıya 5 dakika ayırmış, her müzisyene sadece 3 şarkı ricasında bulunmuştum. Hepsi uydular. Buna da sonsuz teşekkürler. Bir teşekkür de sessiz ve sakin, benden yardım istemeyi aklına getiren, bana bu olanağı veren Utku Çakırözere ve bize yardımcı olan ekibine... \n

\n

Ama asıl en büyük teşekkür, çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu o salonu dolduran Türkiyenin aydınlık insanlarına, Cumhuriyet gazetesi okurlarına! İyi ki varsınız!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın tiyatro 15 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları