Hayvanları korumama kanunu mu çıkarılıyor?
Zülal Kalkandelen
Son Köşe Yazıları

Hayvanları korumama kanunu mu çıkarılıyor?

09.02.2021 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

İktidar, haftalardır TBMM’ye geleceği söylenen yasa konusunda öyle bir gizem yaratmış durumda ki artık kimse iyi niyetli düşünemez oldu.

Sonunda AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in parça parça beyanatları düştü medyaya... Ve ardından kıyamet koptu.

Zengin, evlerde üç hayvandan fazlasının bulundurulmasının yasaklanacağını söylemiş. Kat Mülkiyeti Kanunu’na ek madde ile site ve apartmanlarda evcil hayvan yasağı alınmasının önlenmesi beklenirken, bunun tam tersini yapmaya niyetliler...

Bu durumda ne olacak biliyor musunuz? Evlerden alınan hayvanlar barınak denilen, ama aslında toplama kampı olan yerlere doldurulacak ve ölüme terk edilecek.

Yandaş medyadaki haberlerin başlıklarına bakılırsa, sonunda hayvana şiddet uygulayanlara ceza geliyormuş. Gerçek şu ki açıklanan düzenlemeler yapılırsa, cezaların alt sınırı 3 yıl olarak belirlenmediğinden, bu suçları işleyenler hapis yatmayacak, cezalar para cezasına çevrilecek.

Canlıyı canice öldürene 6 aydan 4 yıla kadar, eziyet edene 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörüyoruz. 2 yılın üstünde bir ceza verilmesi durumunda da ertelenmesi söz konu olmayacak” diyor Zengin.

Demek ki çoğu olayda 2 yıldan az ceza verilerek bu suçları işleyenler yine cezasız bırakılacak. Oysa yıllardır düzeltilmesi gereken en önemli konu buydu. Bu yüzden ülke tecavüz cehennemine döndü. Yasa bu şekilde çıkarsa şiddet önlenemez!

BELEDİYELERİN CEZA KAPSAMINA ALINMASI ŞART

Bir diğer önemli sorun belediyelerle ilgili. Belediyeleri ceza kapsamına almayan hiçbir yasa çözüm getirmez.

1389 belediyeden 234’ünde barınak var. Sadece 20’si kısırlaştırma yapıyor. Geriye kalan barınağı olmayanlar, şikâyet üzerine hayvanları toplayıp dağlarda ölüme terk ediyor. Belediyelere görev ve yetki verip ihmal ve istismarda sorumlu saymamak, hayvanların belediyelerce katledilmesine yasal onay vermektir.

Belediyelerle ilgili olarak mevcut 5199 sayılı yasadaki 6. maddeye dokunulmaması da hayati. Kurumların sokak hayvanlarını ilgilendiren “kısırlaştır, aşılat ve aldığın yere bırak” ilkesine göre hareket etmesi sağlanmalı.

İktidar çevresinden gelen işaretlere göre, “yasaklı ırk” kavramının genişletildiği anlaşılıyor. Oysa kaldırılıp onun yerine çenesi güçlü hayvanların kötüye kullanımından hayvanı değil, sahibini sorumlu tutan bir düzenleme yapılması gerekiyor!

HAYVANIN YAŞAM HAKKI YERİNE İNSANIN ÇIKARI KORUNUYOR

AKP, sivil toplum kuruluşlarının ve hayvan hakları savunucularının görüşlerini dikkate almadan tasarı hazırlıyor. TBMM’de aylarca faaliyet gösteren komisyonu, kendi açılarından göstermelik olarak kurdukları anlaşılıyor.

Oysa baroların ortak açıkladığı metni dikkate alsalar bile daha iyi bir yasa hazırlayabilirler. Ama yapılmak istenen hayvanların yaşam hakkını korumak değil, insanların çıkarını korumak olunca, kapalı kapılar ardında böyle sır gibi saklanan yasalar hazırlanıyor.

Hayvanları zevk için tüfekle katleden avcılara dokunulmuyor.

Hayvanları “gelenek”, “spor”, “turizm” adı altında keyif ve para için dövüştüren, güreştiren ve yarıştıranlar destekleniyor.

Petshoplarda kedi-köpek dışında hayvan satanlara ses çıkarılmıyor.

Hayvanat bahçelerinde hayvanları esir edip bu teşhirden para kazananlara göz yumuluyor.

21. yüzyılda hayvanları taşıt aracı olarak kullanan faytonculara devam deniyor.

Onca hayvanın ölümüne yol açan havai fişek bile yasaklanmıyor.

Sonra da deniyor ki “Yasada hayvanlar artık ‘mal değil, can’ olarak tanımlanacak. Devrim gibi yasa yapıyoruz!

Can oldukları için mi hayvanları öldürenlere geçit verip, parayla satanları destekliyorsunuz?

Can oldukları için mi kafeslere kapatılıp sergilenmelerine, sırtlarına kamçı vurulmasına sessiz kalıyorsunuz?

Baroların açıkladığı ortak metinde “hayvanlar doğuştan gelen haklara sahip, hissedebilen, duyguları olan canlılar olarak tanımlanmalı” deniyor. Bu tanıma hayvanların bilinç sahibi oldukları da eklenmeli; çünkü bilimsel olarak ortaya konmuş bir gerçek bu ve hayvan hakları açısından çok önemli.

Önerilen tanımdan yola çıkarak herkese sormak istediğim bir soru var.

Hayvan tanımı, mezbahalarda her gün katledilen ama kimsenin sözünü bile etmediği hayvanları da kapsıyor mu? Yoksa onlar doğuştan gelen hakları olmayan, hissetmeyen, duygusuz canlılar mı?

Gerçek devrim, bu tanıma ve yasaya onlar da dahil edildiği zaman olacak. Çünkü her devrim kendisinden önceki sistemi tümüyle yıkar ve yepyeni bir düzen kurar. Canlar arasında ayrım yaparken devrim kavramının içini de boşaltmayın.

Yazarın Son Yazıları

5 Aralık 1934’ten bugüne kadın hakları!

Yıl 1934...

Devamını Oku
05.12.2025
AYM, bilimsel gerçekleri reddetti!

Hani bazen hayatınızı adadığınız bir mücadelede öyle bir an gelir ve yıllarca yalnızca duvarlara bağırdığınızı düşünürsünüz..

Devamını Oku
03.12.2025
Türkiye üzerine karanlık planlar!

Yaklaşık bir yıldır birçok yazımda uyardığım bir tehlike, DEM Partisi çevresinden ilk kez açık açık dile getirildi.

Devamını Oku
30.11.2025
Hapishane ‘doğal yaşam alanı’ değildir!

İçinde yaşadığımız dönemin en berbat özelliklerinden birisi, kavramlara farklı anlamlar yükleyerek insanları kolayca kandırmanın çok yaygınlaşmış olması.

Devamını Oku
28.11.2025
Teröristler ana muhalefeti tehdit ediyor!

Sonunda bu da oldu.

Devamını Oku
26.11.2025
Tarih bu yıkım ittifakını yazacak!

Cuma günü TBMM’de yapılan İmralı oylamasından sonra bir TV kanalında bir siyasal iletişimcinin konuşmasına rastladım.

Devamını Oku
23.11.2025
Bahçeli’nin daha çok işi var!

Dün gazetemizde Aytunç Ürkmez imzasıyla yayımlanan bir haber...

Devamını Oku
21.11.2025
'Açın Bahçeli'nin yolunu, İmralı'ya gitsin!'

Tarih 31 Temmuz 2025.

Devamını Oku
19.11.2025
Şiddete tanıklık etmek

Geçen hafta Uluslararası Hayvan Politikaları Konferansı’na katılmak için ilk kez Marakeş’e gittim.

Devamını Oku
16.11.2025
Mesele 1923 Cumhuriyeti’nin tasfiyesi!

AKP-MHP koalisyonunun CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na karşı yürüttüğü operasyon...

Devamını Oku
14.11.2025
Hadi oradan!

Yazımın başlığına güzel Türkçemizde birçok düşünce ve duyguyu aynı anda iki sözcükle anlatabilen işlevsel bir deyimi koydum.

Devamını Oku
09.11.2025
Sosyalizm en kapitalist ikinci partiyle gelmez!

Kendisini “demokratik sosyalist ve Müslüman” olarak niteleyen Uganda asıllı 34 yaşındaki Zohran Mamdani’nin New York Belediye başkanlığına seçilmesi hakkındaki bazı yorumlar, birkaç yılda bir yinelemem gereken gerçekleri hatırlattı.

Devamını Oku
07.11.2025
Ümmetçi çakma ‘sosyalistler’!

1923 Cumhuriyet Devrimi’ni hedefe koyanlar, 102. yıldönümünde de boş durmadı.

Devamını Oku
05.11.2025
Türkiye, goril Zeytin’i de esir etti!

22 Aralık 2024’te Nijerya’dan Tayland’a kaçak olarak götürülmek istenirken İstanbul Havalimanı’nın kargo biriminde travma halinde yavru bir goril bulundu.

Devamını Oku
02.11.2025
Casusluk davası ve déjà vu!

Geçen hafta hayatımıza bir casusluk davası girdi ve beş gün önce de Ekrem İmamoğlu, İmamoğlu’nun seçim kampanyası direktörü Necati Özkan ile Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ hakkında tutuklama kararı verildi.

Devamını Oku
31.10.2025
Cumhuriyetçi geçinenler ve gerçekler!

“En hafif rüzgârdan bile korunması lazım gelen yeni doğmuş yavrunun, onu beslediğini söyleyenler tarafından böyle hırpalanması caiz miydi?”

Devamını Oku
29.10.2025
Diziden al haberi!

İsrail’in büyük dostu ABD Başkanı Trump, bir süredir kameralar önünde Erdoğan’a övgüler yağdırıyor, buluşurken Beyaz Saray’ın kapısında ayakta bekliyor, “iyi dostuz” diyor, rahat otursun diye sandalyesini tutuyor ve ayrılırken kapıya kadar uğurluyor.

Devamını Oku
26.10.2025
Cumhuriyet Yürüyüşü!

2025 yılında, Cumhuriyet Devrimi’nin 102. yıldönümünde Türkiye’de cumhuriyetçilere düşen önemli görevler var.

Devamını Oku
24.10.2025
Cumhuriyeti kuranlar!

Geçen hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaşanan rezalet, ülkenin içine sokulduğu durumun vahametini tam olarak gözler önüne serdi.

Devamını Oku
22.10.2025
Siyasetçilerin anayasayı çiğneme özgürlüğü mü var?

Başlıktaki soruyu sormak zorunda kalmamın sayısız nedeni var.

Devamını Oku
19.10.2025
Alçak düzenin resmi!

ABD Başkanı Trump, 13 Ekim’de İsrail Parlamentosu’unda ayakta alkışlandığı bir konuşma yaptı.

Devamını Oku
17.10.2025
Paçalardan akan ‘demokrasi’ yalanı!

“Sayın Öcalan, bu son görüşmede çok rahatsız olduğu bir mesele üzerinde durdu.

Devamını Oku
15.10.2025
Selam olsun Kubilay’lara!

Cuma günü yazımı şu satırlarla bitirmiştim: 7 Ekim’de TBMM’de yaşanan rezalete seyirci kalan siyasi partiler ve siyasetçiler meşruiyetini kaybetmiştir.

Devamını Oku
12.10.2025
Habur’dan beter bir rezalet!

7 Ekim 2025, Türkiye’nin tarihine Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde terörist başı Abdullah Öcalan için “Biji serok Apo” yani Türkçesi ile “Önder Apo çok yaşa” anlamına gelen sloganların atıldığı gün olarak geçti.

Devamını Oku
10.10.2025
CHP yerine AKP’yi yalnızlaştırsanıza!

Ayakta karşıladılar, hayran hayran baktılar, etrafına dizildiler, yanına oturup gülümsediler; toplumdan tepki görünce de seçmenleri suçlayıp tehdit savurdular.

Devamını Oku
08.10.2025
Böyle medya varken Trump’a ne gerek var ki!

İktidar yandaşı medyanın halini anlatmaya pek gerek yok.

Devamını Oku
05.10.2025
180 derece savrulanlar!

2024 yılının 1 Ekim gününden 2025’in 1 Ekim gününe kadar geçen tam bir yılda Türkiye’de siyasette büyük bir kasırga yaşandı ve zemini sağlam olmayanlar 180 derece savruldu.

Devamını Oku
03.10.2025
Camide cihat, ticarette takiye mi?

Tarih 26 Eylül 2025. Yer Çamlıca Camisi. Cuma namazı sonrasında camide elinde mikrofon birisi konuşuyor...

Devamını Oku
01.10.2025
Türkiye emperyalizmin kıskacında!

Erdoğan’ın altı yıl sonra Beyaz Saray’da Trump ile görüşmesi, tarihe skandallarla geçti.

Devamını Oku
28.09.2025
Kuyu tipi hapishane işkencedir!

Gazetecilere hapishanelerdeki mahkûmlardan çok sayıda mektup gelir.

Devamını Oku
26.09.2025
Emperyalizmin teröristleri

New York’ta Concordia Zirvesi’nde bir oturum...

Devamını Oku
24.09.2025
Ahlakçıların ahlaksızlığı

Son birkaç hafta içinde Türkiye’de kültür ve sanat alanındaki baskı iyice arttı.

Devamını Oku
21.09.2025
Eğitiyor, donatıyor, destekliyor!

Kim kime yapıyor bunu?

Devamını Oku
19.09.2025
İkinci Cumhuriyetçiler ve CHP

T24 internet sitesi, üç gün önce Hasan Cemal’in “Özgür Özel Tandoğan’dan haykırıyor, tam bir heyecan fırtınası, gözlerim yaşarıyor!” başlıklı bir yazı yazdığını duyurdu.

Devamını Oku
17.09.2025
Bahçeli’ye sorular ve bir gencin isyanı

"Sosyal medyanın kökü kazınmalı."

Devamını Oku
14.09.2025
Üniversiteye hazırlanan bir gençten mektup

Her gazeteci gibi ben de okuyucularımdan çok sayıda ileti alıyorum.

Devamını Oku
12.09.2025
Demokrasicilik, koltuk kavgası ve sınıf kavgası

Herkes bir koltuğun peşinde.

Devamını Oku
10.09.2025
Açılım ve çelişkiler

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne operasyon düzenlenen 19 Mart’tan bu yana iktidarın CHP’ye yönelik baskısını artırması, deyim yerindeyse dört taraftan kuşatmak için yoğun bir çaba harcaması, aynı anda açılım süreci devam ederken bazılarınca çelişkili bulunuyor.

Devamını Oku
07.09.2025
Bunun adı totalitarizm!

Önce bir gerçeğin altını çizelim...

Devamını Oku
05.09.2025
Ortadoğu kazanı fokurduyor

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bugünlerde çok hareketli, Türkiye’den bölgeye giden gidene...

Devamını Oku
03.09.2025