“Her şey dahil” paket turlar gibi; takvimi ve içeriği ile “önden yüklemeli kanunlar” dönemine girdik.
Artık böyle:
Çıkarılması planlanan yeni bir kanunu;
o çalışmayı yapması gereken hükümetin başbakanı, bakanları veya ilgili kurumları değil; Meclis’te kabul edildikten sonra, imza için önüne gelecek Cumhurbaşkanı anons ediyor.
Daha tasarı bile değilken Köşk imzası atılmış bu kanunun, sokaklara sıkıyönetim getirecek olması ise “agorafobi” olarak bilinen açık alan korkusunun, siyasi iktidar versiyonuna işaret ediyor.
Benden duymuş olmayın; hep kapalı alanda olun istiyorlar.
“Ya benim olursun, ya kara toprağın” misali; evde, okulda ya da işyerinde değilseniz, iki seçenek bırakıyorlar size:
Ya cezaevinde olmalısınız ya da AVM’de.
***
Abarttığımı düşünenler buyursun:
1. Önümüzdeki beş yıl içinde, 207 yeni cezaevi yapılacak. Bu havadisi birkaç hafta önce Adalet Bakanı Bekir Bozdağ verdi.
Nitekim bu “müjde”nin somut karşılıklarını, geçen hafta açıklanan Orta Vadeli Program’da (OVP) da gördük.
OVP’ye göre Adalet Bakanlığı’na üç yıl boyunca aktarılacak yatırım ödeneklerindeki artışı, Bozdağ’ın yeni cezaevi projeleriyle birlikte değerlendirin lütfen:
2015’te 705.2, 2016’da 780, 2017’de ise 860 milyon TL.
Dahası, sokağa sıkıyönetim getirecek bu yasanın, tutuklamayı kolaylaştırıp hapis cezalarını arttıracağını hatırda tutarsak, 207 cezaevi yetmeyebilir bile...
2. AVM sayısı ihtiyacın çok üzerinde artıyor.
Türkiye genelinde, 2012’de 337; 2013 yılında 352 adet olan olan AVM sayısının ise -tamamlanacak olanlarla birlikte- bu yıl sonunda 418’e ulaşması bekleniyor.
Kaynağım, yine sağlam: Asansöründe iki ay önce 10 işçinin öldüğü Torunlar Gayrımenkul Yatırım Ortaklığı’nın raporu. Koskoca halka açık bir şirket, yatırımcısına yanlış bilgi verecek değil ya.
418 AVM’nin 133’ü İstanbul; kalan 285’i diğer illerde. (23 yurttaşın yaşamını yitirdiği günün sabahında kapatılan Etiler Polis Okulu’nun yerine yapılacak AVM bu istatistiğe dahil değil.)
***
Ve son veri:
Türkiye genelinde AVM’lerin toplam kiralanabilir alanı 12 milyon metrekareyi geçmiş. Bunun 5 milyon metrekaresi İstanbul’da
Daha iyi görünüyor değil mi?
Aktardığı rant ve esnafı işçileştirmesinin yanı sıra; her AVM, üzerine oturduğu on binlerce metrekare ile; çıkılacak, gezilecek, dönülecek, geçilecek sokak sayısının azalması demek.
Sokaklara sıkıyönetim yasası, son üç yıl içinde, cezaevleri ile AVM sayısının hızla ve birlikte arttığı ülkemizdeki siyasal agorafobinin -şimdilik- son halkası.
Otobanlaşmış sokaklarda “barış kervanı”nın nasıl yürüdüğünü de AVM’lerden izleriz artık.
Açık Alan Korkusu
Yazarın Son Yazıları
Hoşça kalın
O fayansın talimatı kimden?
Bakan düzeyinde 2018’de biteceği açıklanmış ilk metro hattında işlerin planlandığı gibi gitmeyeceği, herhalde baştan belliydi ki, İETT yarım milyar TL’lik bir otobüsle taşıma ihalesini yapıverdi. Otobüsle taşıma seçeneği zorunluysa, özel taşımacılık şirketlerine kaynak aktarmak zorunlu muydu? Otobüsle taşıma işini İETT’nin organize edip gerçekleştirmesi daha mı pahalı olurdu?
‘Enflasyonla topyekûn mücadele’
Bankalara ne oluyor?
Tek hane hedefi
Boykot ve adanmışlık
Otağ Merkezi ve bütçe
Cevapsızlığın şiddeti
Türkiye’nin Uluslararası Yolsuzluk Algı Endeksi’ndeki sırası 81’inciliğe düştü. “Vergi Barışı” tebliği, uluslararası yükümlülükleri hiçe sayıp Türkiye’yi kara para aklayan ülkeler konumuna sokabilir. CHP’li Utku Çakırözer, yurtdışındaki paraların ülkeye transferini yapanların sorgulanmamasını sağlayan düzenlemeyle kimlerin korumaya alındığını sordu.
2019 bütçesinde KÖİ garantileri
Devletin dövizli sözleşmeleri
Türkiye kara para cenneti midir?
İstanbul metrolarının geleceği
Müteahhit kriterleri
3. Havalimanı’na nasıl gidilir
Matrah artırın, yoksa…
Melen Barajı 11 Ağustos’ta açılacak mı?
Tarım alanına santral yaparsanız
Tarım alanlarına Danıştay’dan destek
Yap-işlet-devret yöntemiyle yapılacak Kanal İstanbul büyük bir rant yaratacak. Ancak Kanal İstanbul’un mühendisliği ne kadar mükemmel olursa olsun, çarpık kentleşmiş, betona boğulmuş, neredeyse her gün yeni bir felaket yaşayan ve deprem beklenen bir metropolde doğayla oynanacak. Giresun’da 82 yaşındaki Yusuf Topal, gittiği aile hekimliğinde doktorla tartıştı. Doktorun “beyaz kod” alarmı vermesi üzerine hastaneye gelen polisler, yaşlı vatandaşı gözaltına aldı. Gözaltına alınmasına tepki gösteren Topal’a polislerce biber gazı sıkılıp ters kelepçe takıldı. CHP’li Gülizar Biçer Karaca, Meclis’te milletvekillerini uyardı: “Bu projeyle İstanbul’da milyonlarca metreküp toprak taşınacak. Güzergâh üzerindeki Sazlıdere Barajı yok edilecek. Hafriyatla ekolojik sistem değişecek, sular kirlenecek.”
Büyük ihalede itirazlar dinlendi
Devlet şişmanlıyor ‘Yeni devlet’ darmadağın ve çok başlı
Şehir hastanelerinde ‘kur’ virüsü
Berberoğlu kararı ve ‘kapsayıcı Meclis’
TCDD’nin mali yüküymüş!
SGK neden Sayıştay’dan kaçırıldı?
Torba teklif dönemi
‘Ses ve öfke’
Perhizler ve turşular
Madde 104 yokmuş gibi davranmak
1 numaralı kararname
Ucuz hayatlar
Kişiye özel elbise
‘Yeni’ Meclis dalsız bir çınar gibi
‘Helalinden yüzde 31’
Yüksek enflasyonda dolarlı ihale
Sahip çıkma becerisi
Sonuna dek beklense ne olurdu?
Asıl sorudan kaçmak