Dünyanın en büyük sürü göçü - Elif Günsel
Haziran gelip kış Güney Yarımküre’nin kapısını çaldığında, Güney Afrika’nın doğusunda yer alan KwaZulu-Natal kıyıları, dünyanın en büyük sürü göçlerinden birine sahne olur.
Suyun izindeki yaşamlar
Su... Karoo’nun çatlamış topraklarında yankılanan bir dua, Kalahari’nin suskun kızıl kumlarında bir fısıltıdır.
Acıya duyarlı ama eylemsiz
Kilimanjaro’nun zirvesine varma hayaliyle soluksuz kalan bir dağcı, Jeffrey’s Bay’in dev dalgalarında sörf yaparken büyük beyaz köpekbalığı ile karşılaşan bir macera sever, Kruger Park’ın yıldızlarla dolu gökyüzü altında, aslanların ve sırtlanların av sahasına kamp kuran bir doğa sever ya da Ümit Burnu’nu dönerken fırtınayla sınanan bir yelkenci... Onlar okyanusun dalgalarında, dağların zirvelerinde ya da savanaların uçsuz bucaksız ufkunda kendi sınırlarını test ederken yaşadıklarını hissederler.
Hiçliğin ortasında geçmişin hayaletleri - Elif Günsel
“Beyaz ayrılıkçı” olarak anılan kasabadaki okulda, sadece beyaz öğrenciler eğitim görüyor.
Çaresizlik evrenseldir! - Elif Günsel
Güney Afrika ve Türkiye birbirinden binlerce kilometre uzakta, apayrı tarihsel yollardan geçmelerine karşın ekonomik ve sosyal eşitsizliğin her yerde nasıl benzer sonuçlar doğurduğunun çarpıcı birer örneği!
Saklanan kötülükler - Elif Günsel
Joslin’in ölümü sonrası ülke, adalet temalı gösterilere sahne oldu.
Kaybolan hayaller (01.08.2021)
Günbatımıydı... Yaşlı sığır çobanı, kavurucu sıcağın bereketini kaçırdığı hayvanlarından dolayı içi sıkkın halde, çorak arazide dolanıyordu.
Dünya bildiğiniz gibi...
Bazı sabahlar diğerlerine göre daha güzeldir. Hissedersiniz... Ilık bir yaz güneşi aralık perdenin arasından yüzünüze düşer, taze kahvenin buram buram kokusu dolar odanıza, açık kalan pencereden sızan okyanus esintisi değer kirpiklerinize ya da altın rengi bir güneş sıvazlar sırtınızı. İyimserlik ele geçirir ruhunuzu.
Okyanus seyrinden kalan...
Teknelerin yan yana Atlantik Okyanusu’na karşı güç birliği yapmışçasına hizalandığı Royal Cape Yat Kulübü’ne doğru ilerken kasım ayının en şiddetli fırtınasının artçı dalgalarına bakıp, endişelendiğimi anımsıyorum. Hevesli her amatör denizci gibi açık okyanus seyri öncesi heyecanlanmam doğal olmasına rağmen, bu seferki diğerlerinden farklıydı. Hissediyordum...
Afrika’nın salgınlarla sınavı
Cape Town’un sembolü Masa Dağı yağmurun ardından günbatımında kızıla bürünmüş... Akşamın solan ışığında Güney Afrika’nın karakteristik bitki örtüsü fynbosların son dem açan çiçeklerine bakıp, bu şehri benim için özel kılan özelliklerini düşünüyorum.
Yürüyüşe çıkmanın büyüsü
Akşamdan kalma fırtına bulutları Masa Dağı’nın üzerinde asılı duruyor. Hemen yanı başında dağa doğru başını uzatmış gibi duran Lion’s Head Tepesi yine sisler içinde...
Sugarman’i ararken
Şafak sökerken Cape Town’dan Afrika kıtasının en güney ucundaki Cape Agulhas’a doğru yola çıktık. Dağın ardındaki güneşin ilk ışınları ile yalazlanan gökyüzü, küçülmeye başlamış Ay’ın belli belirsiz silüeti...
Hottentot Venüsü’nün hikâyesi
Seni eve götürmeye geldim. Eve, hatırlar mısın bozkırı? Yemyeşil çimeni büyük meşe ağaçlarının altındaki hava serindir, Orada güneş yakmaz. Bir tepenin eteğine serdim yatağını Battaniyen çalı çırpıyla ve nane yapraklarıyla çevrili, Sarı beyaz çiçeklerle kaplı Akarsuyun şarkısı işitiliyor Çakıl taşlarının üstünden sekerek akarken.
‘Unutkanlık Ağacı’ vahşeti
Son günlerde kendimde ve çevremde sürekli bir bezginlik hissediyorum. Pandemiden sonra sanki hiçbir şey eskisi gibi olmayacakmış, düzelmeyecekmiş gibi... Sürüncemedeyiz. Bu ruh hali içinde her sabah bilgisayarımın karşısına geçip dünyadaki ve ülkemdeki gelişmeleri takip ederek olan bitene akıl sır erdirmeye çalışıyorum.
Ümit Burnu günlüğü...
İçinden geçtiğimiz olağanüstü dönemi dile dökmek hiç de kolay değil. Gözümüzün görmediği, çeperi belli olmayan, bulaşma yeteneğini tam kavrayamadığımız bir virüsün pençesinde dünyanın el freni çekildi.
Çetelerin virüs ateşkesi...
Koranavirüs günlerinde uluslararası medya kuruluşlarının “insan hikâyelerini” konu alan haberlerini takip etmeye özen gösteririm.
Bir de gerçek var...
Sabah kalktığımda etrafı öyle yoğun bir sis basmıştı ki Atlantik Okyanusu’nun varlığını ancak sahile vuran dalgaların kırılma sesinden hatırlayabildim. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden bir günün ardından görülen yoğun sis, bu coğrafya için hiç de alışılmadık bir meteorolojik durum değil.
Afrika hümanizmi...
Meridyenlere, enlemlere bölünmüş dünya atlasına büyük ilgi duyarım. Daha ilkokul öğrencisiyken haritada ismi kulağıma ilginç gelen bölgelere, ülkelere dakikalarca bakar, farklı coğrafyalarda yaşanan bambaşka hayatları tahmin etmeye çalışırdım.