Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Değer yitimi
Ülkemiz, gizli güçlerin belasına uğramışçasına birçok insan canından oluyor. Belaya en çok kadın, genç kız, çocuk uğruyor.
Böyle giderse değer yitimine uğrayan caniler neredeyse ailelerin kökünü kurutarak kadını kadınlığından, erkeği erkekliğinden edecek. Onların yerini de beyinsiz, cinsiyetsiz, kemik-kas-damar yığınları dolduracak.
Elli, altmış yıl öncesinin şiirlerini, romanlarını, öykülerini anımsayalım. Tümü sevda kokardı, ailede mutluluk bayrakları dalgalanırdı. Yemeyip yavrusuna yediren soylu kadınların, kazandığı üç beş kuruşla aileyi ayakta tutan babaların özverili çabaları dillerde dolaşırdı.
Günümüzde sayfaların çoğu şiir olmayan şiirlerle, roman olmayan romanlarla, öykü olmayan öykülerle dolduruluyor.
Gel de güzellik yitimine uğrayan Villon’ın dizelerini anımsama!
“Nerdesin sütten ak kraliçemiz/ Bülbül gibi şakır söyleşirdiniz?/ Ama nerde bıldır yağan kar şimdi!”
İklim yine iklim ama ne yağmuru yağmur ne karı kar ne rüzgârı rüzgâr... Güneş, aldatıcı mı aldatıcı!
KÖTÜYE GİDİŞ
Ülkemizde her gün koyun yerine kadın başı kesiliyor. Çocuklar aç susuz okula gidiyor. Sözde dindar biri çıkıp altı yaşındaki kızını eş diye otuz yaşındakinin koynuna sokuyor. Yapılanlar, kör vicdanlıları bile iç titremelere uğratıyor.
Ülkemizde oğlan çocuklarının ırzına geçmeye kalkanlar türedi. Yurdumuzun güneşi bol göğünün altında yaşayan o yaratıklar, utanç duyacaklarına, bin bir yalan uydurarak kendilerini temize çıkaracak koruyucular arıyor.
NEDENLER
Adaletin hakça kullanılmayışından, olayların bir türlü önlenemeyişinden mi, kötülerin haklı bulunup, iyilerin uydurulmuş nedenlerle suçlanıp yıllarca hapislerde çürütülmesinden mi doğuyor bu olaylar?...
Bir ay önce önemli bir seçim geçirdik. Zaman terazisinin tartımı doğrudur. İyi ya da kötü, halk kararını verdi, seçilene de seçilemeyene de susup gelişmeleri zaman içinde izlemek düşer.
Oysa politikacılar “Söz gümüşse susmak altındır” atasözünü de anımsayıp susacağına öfkelere kapılıp ağır sözlerle birbirlerine saldırıyorlar.
ERDEM
Ancak insanın iç dünyasında oluşan erdem, aklın yolunda gün yüzüne çıkıp varlığını duyurur. Erdemli olunacağına, tersini yapıp övgülere kapılarak, başkalarını yerin dibine sokup kendilerini övgülerle gökyüzüne çıkaranlar, kişiliklerini pazara çıkarmaktan başka bir işe yaramazlar. Onlar, sesini çıkardıkça kişilik yıkıntısına uğrayanlar soyundandır. Çoğunun kişilikleri oynaktır, hem kendilerine güven duygusundan yoksundurlar hem başkasına güven beslemekten...
Sözün ucu göründü. İyisi mi şimdilik bu birikimle, Herbert Spencer’in özdeyişi üzerinde düşünmekle yetinelim:
“Başkalarını zemmetmek (kötülemek) kendi kendimizi övmenin dürüst olmayan biçimidir.”
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi