Silahlara veda!
Ahmet Süha Umar
Son Köşe Yazıları

Silahlara veda!

14.05.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Üç beş kişi tarafından kurulduğu masalı anlatılan PKK, Türkiye Cumhuriyeti’ne musallat edilen otuz Kürt etnik ayrılıkçı kalkışmasının sonuncusudur.

PKK 1999'DA BİTMİŞTİR

1999 yılına kadar, bebek-kadın, sivil-asker binlerce vatandaşımızı katleden PKK, Türk ordusu tarafından mağlup edilmiş, elebaşısı Kenya’dan getirilerek İmralı’ya konmuş ve Türkiye’de PKK terörü bitirilmiştir. Örgüt, “açılım süreci” aymazlığından yararlanarak AB’nin bilgisi dahilinde canlandırılmaya çalışılsa da yüzlerce askerimizin öldüğü, “hendek çatışmaları”nda, bir kez daha yenilmiştir. O günden beri Türkiye’de PKK terörü de Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığına kastedebilecek bir PKK de yoktur. Bu nedenle, PKK’nin kendisini feshetmesi ve silah bırakması sanal bir konudur. Kaldı ki PKK, Ortadoğu’da Kürt etnik ayrılıkçı hareketi yapılanması içindeki silahlı-silahsız, onlarca gruptan birisidir ve Türkiye’deki yenilgiden sonra, en zayıf olanıdır. PKK, ayrılıkçı Kürtlerin bilinçli olarak tanımlamadığı “Kürt sorunu”nun yarattığı bir terör örgütü de değildir.

PKK Türkiye’de tutunamayınca, geçmişte Sri Lanka, Tamil Kaplanları’nın Hindistan’a geçmesi gibi, silahlarıyla birlikte Irak ve Suriye’ye geçmiş, Suriye’de, ABD tarafından donatılmış, eğitilmiş olan YPG-PYD’ye (şimdi SDG) katılmıştır. 2015 tarihli bir Soros raporunda önerilen bu adım, PKK terörünün, emperyalizm tarafından yaratılan, desteklenen hatta yönetilen bir hareket olduğunu kanıtlamaktadır.

KÜRT SORUNU MU, KÜRT ETNİK AYRILIKÇILIĞI MI?

Türkiye’de “Kürt sorunu” yoktur, “Kürt etnik ayrılıkçılığı sorunu” vardır. Bu sorun, Kurtuluş Savaşı yenilgisini hazmedemeyen Batı emperyalizminin, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk ulusunu, Sevr sınırlarına döndürmek hırsından kaynaklanmaktadır. PKK açıklamasındaki Lozan yollaması bunun son açık kanıtıdır. Bu gerçek görülmeden sorunun niteliği anlaşılamaz, emperyalizmin kölesi olunur. Ekim 2024’ten bu yana yaşanmakta olan budur. Konunun can alıcı yanı, sanal silah bırakma ve kendisini feshetme karşılığında Türkiye’den istenenin, Suriye-HTŞ örneğinde olduğu gibi, elebaşılarının DEM Parti’ye katılmasıyla siyasal kimlik kazanacak PKK ile önce ortaklık sonra özerklik görüşmelerine başlanmasıdır. Son adım ise Suriye, Irak ve İran Kürt birimleri ile birleşen bir Kürt devletidir.

Kürtleri temsil iddiasında olan DEM Parti’nin, her konuşmaya “halklar” diye başlayan yöneticilerinin, Ekim 2024 sonrasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin birlik ve bütünlüğüne aykırı, ayrılıkçı söylemleri, bu planı doğrulamaktadır. Trump ve bazı müttefiklerimizin bizden fazla bilgi sahibi oldukları izlenimini veren gizli görüşmeler de kuşkuları artırmaktadır.

TÜRKİYE'DEKİ KÜRTLER BU PLANA KARŞIDIR

Kürt kökenli Türk vatandaşları, bu ülkede eşit yurttaşlar olarak, huzur ve güven içinde yaşamak istiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin birlik ve bütünlüğünün bozulmasını istemedikleri gibi, bunu düşleyenlerden de rahatsız oluyorlar. Bunun kanıtı, Kürtleri temsil iddiasındaki partilerin, etnik ayrılıkçı söylem ve politikaları nedeniyle seçimlerde, Türkiye’deki Kürt asıllı seçmenin çok azının oyunu alabilmeleridir. Seçim öncesinde Öcalan’dan gelen mektup bile bu sonucu değiştirmiyor. Bu gerçeği önce DEM Parti’nin dikkate almasında ve emperyalizmin oyununa gelip Türkiye’ye ve temsil ettiğini düşündüğü kitleye zarar vermemesinde yarar vardır. Kürtler, emperyalizmin oyununa geldiklerinde ağır bedel ödediklerinin bilincindedir. Diyarbakır’da hendekler kazılırken, bundan rahatsız olarak, onları temsil ettiğini düşünen partiyi eleştirmelerinin, destek vermemelerinin nedeni olan bu bilinç, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük kazancı ve gücüdür.

Irk, din, mezhep ayırmaksızın, Türk vatandaşlarının ortak sorunu, yoksulluk, hukuksuzluk, temel hak ve özgürlüklerin olmamasıdır. Bu sorunların çözüm yeri Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. İktidarını sürdürmek uğruna, olmayan bir sorunu var gibi gösterip, sanal bir silah bırakma ve fesih konusunu büyütüp, ülkenin siyasi ve toprak bütünlüğünü tehlikeye düşürerek emperyalizmin ekmeğine yağ sürmek, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bu açıdan bakınca, AKP anayasa değişikliği peşinde koşarken ateşle oynayan PKK’nin açıklamasında 1924 Anayasası’na yollama yapması, sanki danışıklı dövüş izlenimi uyandırıyor. Eminim yanılıyorumdur.

Yazarın Son Yazıları

Ukrayna ateşle oynuyor!

Türkiye, Gambiya bandıralı iki tankerin Karadeniz’de, Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesi (MEB) içinde vurulduğuna dikkat çekerek Rusya-Ukrayna savaşının tırmanışının durması çağrısında bulundu.

Devamını Oku
03.12.2025
Kıbrıs’ta sağlam durmak

Osmanlı’nın Venedik’ten aldığı (1571) Kıbrıs Adası, Rusya’ya karşı destek arayışında, egemenliğin Osmanlı’da kalması kaydıyla yönetimi geçici olarak İngiltere’ye bırakılıncaya (1878) kadar barış içinde yaşamıştır.

Devamını Oku
26.11.2025
Stratejik ortak!

Yıllardır Türkiye ile ABD’nin “stratejik ortak” oldukları söylenir.

Devamını Oku
19.11.2025
Casus belli*

Yunanistan ve GKRY, Türkiye’nin, AB-Avrupa için Güvenlik Girişimi (SAFE) Programı’na katılmak istiyorsa...

Devamını Oku
12.11.2025
Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti

Vatikan, Papa 14. Leo’nun, İznik Konsili’nin 1700. yılı olan bu yıl 27-30 Kasım tarihlerinde Türkiye’yi ziyaret edeceğini duyurdu.

Devamını Oku
05.11.2025
Tarih tekerrür mü ediyor?

Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun.

Devamını Oku
29.10.2025
II. Abdülhamit’in durumuna düşmek!

“Kıbrıs sorunu”, Kıbrıs Barış Harekâtı ile çözülmüştür.

Devamını Oku
22.10.2025
Ortadoğu tamam, sıra Batı Balkanlar’da!

“Bölge ve dünya dengelerinin ne yönde değişeceğini bilemeyiz. Koşullar oluştuğu takdirde Sırbistan, Kosova’yı tanımamızın karşılığını, bizi çok yakından ilgilendiren Kürt ayrılıkçılığı konusunda vermekten kaçınmayabilir.

Devamını Oku
15.10.2025
Korsanlar, haydutlar ve devlet başkanları

İsrail’in kendi karasuları dışında seyreden silahsız Sumud Filosu’na saldırısı, “deniz haydutluğu-korsanlık”tır.

Devamını Oku
08.10.2025
İktidar hesap vermektir

İktidar hesap vermektir

Devamını Oku
01.10.2025
Diplomasi notları

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani, Washington Büyükelçiliği’ni açarken “Yıkılmamış bir vatanı temsil ediyorum.” demiş.

Devamını Oku
24.09.2025
Türkiye-Çin dostluk bağı: Uygurlar

Uygur Türkleri, Türkiye ile Çin arasında dostluk bağıdır.

Devamını Oku
17.09.2025
Kılavuzu Trump olanın!

Trump’ın göreve geldiği Ocak 2025’ten bu yana dünyada olanlar bu başlığı hak ediyor.

Devamını Oku
10.09.2025
Balkanlar’da Yugoslavya, Avrupa’da Türkiye

Türkiye’nin Belgrad Büyükelçisi olarak atandığımda, Başbakan Danışmanı Ahmet Davutoğlu, “Belgrad’a atanmanızdan memnun oldum Süha Bey” demişti.

Devamını Oku
03.09.2025
Kardeşim Hakan Fidan

Haberlerde gördüm. “SDG, İsrail ile işbirliği yapıyor.

Devamını Oku
27.08.2025
Biz bu haltı neden yedik?

Trump ile Putin’in, “merak uyandırarak” reklamı yapılan Alaska buluşması bazılarının beklediği sonuçları vermedi.

Devamını Oku
20.08.2025
Hayali koridorun düşündürdükleri

Trump, Azerbaycan ile Nahçıvan’ı ayıran Ermeni topraklarındaki, henüz adı var kendi yok Zengezur Koridoru’nun işletmesini aldı.

Devamını Oku
13.08.2025
Karagöz ile Hacivat

Bugünlerde dünyayı parmaklarında oynatmaya çalışanları gördükçe, çocukluk yıllarımda Hayali Küçük Ali’nin Karagöz ile Hacivat gösterilerini anımsıyorum.

Devamını Oku
06.08.2025
Neredeeen nereye...

Dünyada ve çevremizde, Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren hatta devletin geleceğini şekillendirme potansiyeli taşıyan değişimler oluyor.

Devamını Oku
30.07.2025
Şarkılar seni söyler...

Güftesi Müzeyyen Hanım’a, bestesi Muzaffer İlkar’a ait...

Devamını Oku
23.07.2025
Anlayana sivrisinek saz...

Bir ülkede kargaşa, anarşi, terör, iç çatışma ortamını yaratan, insan hak ve özgürlüklerinin, demokrasinin olmaması, hukuka uyulmamasıdır. “Terörsüz Türkiye”, Türkiye’de demokrasinin olmadığını, devletin, “demokratik, laik, sosyal hukuk devleti” niteliğinin kaybolduğunu gösteren bir tanımlamadır.

Devamını Oku
16.07.2025
Trump neyin peşinde?

“Tarzan” Johnny Weissmuller zora düşünce, “Tarzan müşkül durumda!” derdik.

Devamını Oku
09.07.2025
Aile fotoğrafı

Herkes, NATO Lahey Zirve Toplantısı aile fotoğrafındaki, gece tuvaleti görünümünde açık yeşil elbisesiyle göz kamaştıran, alımlı ve güzel kadın Hollanda Kraliçesi Maxima’ya odaklanmış ama o fotoğrafta bulunmaması gereken kişiyi, sevgili Emre Kongar atlamamış.

Devamını Oku
02.07.2025
Zaman hızla tükeniyor

ABD, uluslararası ilişkilerin ve hukukun tüm ilkelerini yok sayarak İran’a saldırdı.

Devamını Oku
25.06.2025
Türkiye’yi ne bekliyor?

2002 yılına kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin Ortadoğu politikası, bölge ülkelerinin iç işlerine ve aralarındaki sorunlara karışmamaktı.

Devamını Oku
18.06.2025
Köşe yazarı sorumluluğu

Yıllar önceydi. Amman’dan bindiğim THY uçağında, bir gazeteci-köşe yazarı arkadaşımla karşılaştım.

Devamını Oku
11.06.2025
Ateş çemberi

Rus ve Ukrayna heyetleri arasında gerçekleşen, ikinci Dolmabahçe buluşması beklediğim gibi yine göstermelik bir görüşme oldu.

Devamını Oku
04.06.2025
Dünya lideri!

Arada bir de olsa, Türkiye’ye dışarıdan ve dışarıdakilerin gözüyle bakmak yararlı olabiliyor.

Devamını Oku
28.05.2025
Bıçak sırtında

Her şey o kadar şaka gibi ki ciddi bir yazı yazmak zor.

Devamını Oku
21.05.2025
Silahlara veda!

Silahlara veda!

Devamını Oku
14.05.2025
Büyük Kürdistan’a doğru

Büyük Kürdistan’a doğru

Devamını Oku
07.05.2025
Emperyalizmin Kemalizm saplantısı

Emperyalizmin Kemalizm saplantısı

Devamını Oku
30.04.2025
Büyük kuşatma. Ege, Kıbrıs ve Suriye

Büyük kuşatma. Ege, Kıbrıs ve Suriye

Devamını Oku
23.04.2025
İsrail Türkiye’den uzak durmalıdır

İsrail Türkiye’den uzak durmalıdır

Devamını Oku
16.04.2025
Beterin beteri varmış!

Beterin beteri varmış!

Devamını Oku
09.04.2025
Türkiye ve Kırk Haramiler

Türkiye ve Kırk Haramiler

Devamını Oku
02.04.2025
Görünen köy

Görünen köy

Devamını Oku
26.03.2025
Türkiye yol ayrımında

Türkiye yol ayrımında

Devamını Oku
19.03.2025
Türkiye bedel ödüyor

Türkiye bedel ödüyor

Devamını Oku
12.03.2025
Çöken dünya düzeni: Fırsatlar ve riskler

Çöken dünya düzeni: Fırsatlar ve riskler

Devamını Oku
05.03.2025