Hayatımızın altüst olması, belki de düşündüğümüz veya kulağa geldiği kadar korkutucu olmayabilir.

Garanticilik denilen yanılgıya kapılıp gidenler var; büyük olasılıkla hayatta garanti diye bir şeyin var olmadığını henüz bilmemekteler.

Hayatını altüst edeceğini düşünüp, bir türlü değiştirmeye cesaret edemediğin, düşüncesinden bile ürktüğün durumların altını üstüne kendi ellerinle getirsen, muhtemeldir ki gerçek özgürlüğün sağladığı farklı deneyimlerle karşılaşacaksın. Yapanlar var, sonucu ne olursa olsun; “İyi ki yapmışım” diyerek.

Biraz cesaret gerek!

Mayıs sonu, haziran gelmekteyken artar özgürlük arayışı. Hayatımızı baskılayan, denetim altına almaya çalışan otoritelere karşı bir haykırıştır, başlar. “İşimi kaybeder miyim, garantili hayatıma zeval gelir mi, canım yanar mı,” diye düşünmeden hakkını arayan cesur insanlar çıkar hak arayışına.

Onlar dünden hazırdır altüst olmaya, hayatlarını altüst etmeye çalışanlara karşı; “İyi ki yapmışım” diyerek.

Gardrobumuzdaki giysiler bile mayıs sonu şöyle bir silkelenir, haziran yaklaşırken.

Moda denen olguyu politikadan, toplumsal değişimlerden, ekonomiden ayrı düşünemeyeceğimiz için, giysilerden gelen sinyallere kulak vermeli. Yaza geçiş döneminde, finansal koşullardan dolayı tüm gardrobu yenilemek imkansız olduğuna göre, koşulları değiştirmek için biraz yaratıcılık ve cesaret gerek.

Altüst etmek modası

2016 Resort, yani ara sezonda çıkarılan tatil koleksiyonlarında bu cesaret arayışı bangır bangır bağırıyor; giysiler klişelere karşı ayaklanmış, başkaldırmakta. Hırkalar ve süveterler soruyor: “Neden biz de boğazlara ya da bellere dolanmayalım?” Şalların ve kemerlerin kafası karışmış, duruma alışmaya çalışıyorlar. Farklıllığın güzel olabileceğinin farkındalar.

Alman tasarımcı Tomas Maier, bu haykırışları duymuş olmalı; 2016 Resort koleksiyonunda hem de ters olarak bele bağlamış hırkaları, karmaşık tasarımın bir parçasıymış gibi dursunlar diye.

MM6 Maison Margiela ise bir üst noktaya taşımış yaratıcılığı: Süveterler elbiselerin üzerinde ters olarak kıvrılmış, bikini üstleri ceketlerin üzerinde yerlerini almış.

Farklılık için biraz hayal gücü ve cesaret yeter. Kadınlar örgü elbiselere bol hırkaları; erkekler kotlarının üstüne süveterlerini ters bağladı mı, bu iş tamamdır.

Haziran gelmiştir, şimdi tam zamanıdır. Altüst edebilirsin hayatını.

Hem Şems-i Tebrizi’ye kulak versene, bak ne diyor: "Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?”