Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Patlıcansız yemek, Kürt sorunsuz yazı...
Fıkrayı bir daha anlatmayacağım. Hani Türk mutfağını tanımak isteyen turistin sonunda garsona “Oğlum bana bir bardak su, ama lütfen patlıcansız olsun” dediği fıkrayı…
Nereden çıktı derseniz, dostça yazılmış kısacık bir okur e-mektubundan çıktı. Okur kestirmeden, “Engin Bey siz Kürt sorunundan başka yazacak konu mu bulamıyorsunuz Allahaşkına” diye soruyor.
Valla, patlıcansız yemek elbet bulurum ama bugünlerde Kürt sorununu ele almayan bir Tırmık yazamam. Yazarsam mesleğe ayıp olur…
Yoksa Marmara Denizi’ne sereserpe uzanıvermiş Marmara Adası üstüne şiirler çağrıştıran yazılar döktürmeyi kim istemez? Yakın arkadaşım “Hırsız saksağan”la son günlerde iyiden iyiye sıklaşan muhabbetimizi bir yazı konusu yapmak istemez miyim hiç? Komşu ada Avşa’nın Büyülübağ şarapları ile Bortaçina şarapları arasında yaptığım araştırmacı gazeteciliğin (şimdilik) Büyülübağ’a yakın duran sonuçlarını sizlerle paylaşmak istemez miyim? Hiç olmazsa çınarların altında koruk suyu ya da adaçayı yudumlayıp balık yasağında sıkıntıdan esneyen balıkçı arkadaşlarımla yüksek(!) siyaset yaptığımız sohbetleri sizlere aktarsam fena mı olur?
Ama hayır… Varsa yoksa Kürt sorunu. Bu konuyu yok sayarsak, yaz sıcaklarının boğuntusunda bir kenara itersek bırakınız torunlarımızın, bırakınız çocuklarımızın, kendimizin yakın geleceğini bile umursamayan bir aymazlığın içinde debeleniyoruz demektir.
“Türkiye’nin en yakıcı sorunu Kürt sorunudur” sözü sık kullanıldı; çok kullanıldı ve epey aşındı, yalama oldu. Ama bu onun göz ardı edilemez doğruluğunu değiştirmiyor.
Yani...
Yani yine patlıcanlı bir yemek.
Buyrun.
***
Ayrıntılara boğulmadan, bilineni yinelemek pahasına vurgulamak gerek: Kürt siyasal hareketi dediğimiz üç bileşenden oluşuyor. Bileşeni lise fizik ve matematik derslerinden hatırlarız herhalde: Bileşen bir bütünü oluşturan, birbirini tamamlayan, tamamlayarak bir bütün oluşturan parçalara deniyor. Osmanlı bu durum için “Mütemmim cüz” terimini kullanıyor.
Bu üç bileşen: Kandil, İmralı ve HDP...
Adı üstünde: Bileşen. Yani birbirini tamamlayan ve birbirinden ayrılamaz üç odak…
İlk ikisi zorunlu bir ayrılık yaşıyor, yani aslında tek ama şimdilik iki bileşen.
Şiddeti siyasal mücadele yöntemi olarak benimsemiyor olabilirsiniz. (Ben benimsemeyenlerden, şiddeti reddedenlerdenim). Ancak benimsememek PKK gerçeğini göz ardı etme hakkını bize vermiyor.
PKK, Kürt siyasal hareketinde çeşitli kanallardan beslenerek doğdu. Bir yanda irili ufaklı Kürt sorunu eksenli siyasal örgütlenmelerin Kürt halkını temsil etmedeki yürekler acısı yetersizliği; öte yandan Türk milliyetçiliği temelinde doğmuş ve yürümüş Türk ulus-devletinin kendi yurttaşlarına (Kürtlere) uyguladığı ayrımcılık, onların varlığını aptalca inkâr, “Türk üst kimliktir. Etnik kökene bakılmaksızın her yurttaş Türktür” palavrasında anlamsız ısrar, en masum demokratik taleplere yönelttiği acımasız devlet terörü PKK’nin doğumuna yol açtı. Kara ünlü Diyarbakır hapishanesi üstüne tuz biber ekti.
PKK ve onun artık Asya toplumlarında rastlanabilen önderlik kurumu -ki Öcalan’ın kişiliğinde somutlanıyor- Kürt siyasal hareketinin büyük ölçüde belirleyici odağı. Bunu HDP’nin Kürt temsilcileri açıkça belirtiyor ve benimsiyorlar. Keza geniş Kürt kitleleri, içtenlikle söyledikleri “İradesi irademizdir” sloganı ile bu belirleyiciliği kabullendiklerini gösteriyorlar…
Hal böyle iken HDP’nin Kandil ve İmralı ile bağını koparmasını istemek ya romantik Türk demokratlarının bir fantezisi ya da MHP’de en uç noktasına ulaşmış Türk milliyetçilerinin HDP’yi bir suç odağı olarak göstermek için çevirdikleri iğrenç bir siyasal dolap…
O yüzden örneğin Demirtaş’ın dün söylediği “PKK derhal elini tetikten çekmeli, hükümet bir an evvel diyalog için hazır olduğunu beyan etmelidir” açıklaması Türk milliyetçilerini “kesmeyecek”, ona yönelik “Daha, daha, daha” çığlıklarının ardı arkası gelmeyecek.
Demirtaş’ın sunduğu barışçıl çözümü bilerek görmezden gelecekler yani boşuna nefes tüketecekler de denebilir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Emekliye iyi haber yok!
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'