Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hayal bu ya...
“Eski mahalleme ve çevreme dönersem yine suça bulaşırım. Nasıl iş bulacağım, bilmiyorum.”
Cezaevinden çıkmaya korkan genç bir mahkûm söylemişti bunu bana. Kaç kez işitmiştim, hatırlamıyorum.
Görüyorsunuz, her yerde 9. Yargı Paketi’ne dair haberler çıkıyor. Ve dönüp dolaşıp meseleyi kimlerin tahliye olacağına indirgiyoruz. Öyle ya, çölde yaşıyoruz; bir gram daha fazla adalet sağlanacaksa, ne güzel. Güzel de...
Hukuksuzluk yetmiyormuş gibi çok sayıda mahkûm insani şartlardan uzak şekilde günlerini geçiriyor. Ranzaları geçtim, yerde yatacak alan kalmadığı için yemekhanede uyuyanları gördü bu gözler. Haliyle sırf bu yüzden bile infaz rejiminde köklü değişiklik şart.
Lakin cezaevlerinin dolmamasına, boşalması kadar kafa yormuyoruz. Hayır, siyasi davalardaki adaletsizlikleri tekrarlamayacağım. Bu siyasi iklimde onların yargı paketiyle köklü bir dönüşüme uğrayacağını düşünmüyorum. En azından, siyasi davalarda şifanın paketin içinden ziyade, pakete kurdele takanın elinde olduğunu biliyorum.
Demem o ki suç akademisi haline gelen “ıslah sisteminin” baştan değişmesi gerek. Sözü uzatmayacağım. Hayal bu ya, keşke cezaevlerindeki şu sorunlara da şifa içerse 9. Yargı Paketi:
1- Parasını kelepçe anahtarı yapanlar kadar, içme suyu alamayan fakirler de var hapishanelerde. Yıllardır içerideler ama kimsesizler. Belki bugün çıkacaklar ama cezaevinin kapısından sonra gidecekleri bir adres yok. Haliyle, en tanıdık eski “dosta”, yani suça sığınıyorlar.
2- Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u dinliyorum. İşyurtlarına önem verdiklerini belirterek “403 ceza infaz kurumundaki 1700 atölye ve tesiste üretim yapılıyor” diyor. Ekliyor: “Suç işlemiş bir kişi artık cezaevinden meslek sahibi olarak topluma faydalı oluyor.” Madem öyle, cezaevine girenlerin yarısından fazlası çıkınca neden yine dışarıda suç işliyor? Neden suç örgütü üyelerinin ifadelerinde sürekli “Cezaevinde tanıştık” cümlesini duyuyoruz?
3- Açık cezaevlerinde çalışan mahkûmlara asgari ücretin beşte birinden daha az maaşla emek sömürüsü yapıldığını biliyor muydunuz? Keza, kazanılan o parayla cezaevinde bile yaşamanın ne kadar zor olduğunu, kantin fiyatlarına bakan herkes anlayabilir. Haliyle zaten “ıslah” değil ama cezaevleri aslında ticarethane midir?
4- Farkında mısınız şöyle haberleri çok sık okuyoruz: “Cezaevi izninden çıktı; tecavüz etti, hırsızlık yaptı, cinayet işledi...” Bir devlet, uzun yıllar cezaevinde kalan bir mahkûmun izinli kalacağı süre içinde nasıl yaşayacağını hiç mi düşünmez?
5- Ve sahi, infaz koruma memurlarının gözlerindeki yorgunluğu kimse görmüyor mu? Bilinmiyor mu ki tek işyerleri cezaevi değil. Zira geçinebilmek için ek iş yapmayanı yok neredeyse. Ben dinleneceği yerde garsonluk ya da düğün çalgıcılığı yapan gardiyanlar tanıdım. Buna mahkûm bırakılanlar mı mahkûmları ıslah edecek?
Özetle...
Korkuları, zaafları, yalnızlıkları ve çevreleri birçok insanı yeniden suç üretmeye itiyor. Haliyle iş, sosyologlara ve psikologlara da düşüyor. Ne demiş polisiyenin klasik isimlerinden Raymond Chandler: “Suç bir hastalık değil, bir belirtidir. Aynasızlar, beyninde tümör olan hastaya aspirin veren hekime benzerler.”
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği