Efendiyi efendi yapan kölenin köleliğidir!

Efendiyi efendi yapan kölenin köleliğidir!

27.07.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çocukluğumun bir bölümü Sapanca’da geçti. (5-8 yaşlar arası.)

Sapanca Gölü’ne giderdik. Çırpına çırpına yüzmeyi öğrendik.

Bahçemizde mısır eker, her sabah sulayıp büyümelerini görürdük.

Horoz yetiştirir, kümesten taze yumurta alırdık.

Sokak kavgalarımız vardı. Dayak yerdik, dayak atardık.

Babam okulun başöğretmeni idi, annem evin hâkimi.

O yaşlarda sokak kültüründe yaşamayı öğrenirdik.

Bir yaz tatilinde babam beni marangoz atölyesine çırak verdi.

Talaş ve tutkal kokularını, rende seslerini hiç unutmadım.

Şimdi düşünüyorum ve anlıyorum.

Bize “kendimizin efendisi olmayı” öğretiyorlarmış.

Kendinin efendisi olmak”.

Kimsenin kölesi olmamak”.

Bunlar yaşamın özü olan öğretilerdir.

Hayatta “efendi-köle” ilişkisini çok gördüm.

Büyükler ve küçükler arasında.

Güçlüler ve güçsüzler arasında.

Erkekler ve kadınlar arasında.

Amirler ve memurlar arasında.

Yukarıdakiler ve aşağıdakiler arasında.

Şimdi topluma bakıyorum.

Gene “efendi-köle” ilişkisini görüyorum.

Çalışanları borçlarının kölesi yapan ekonomik sistem.

Gençleri “cep telefonu-tabletin” kölesi yapan dijital kültür.

İnsanları “tüketim kölesi” yapan serbest pazar sistemi.

Fırsat kolla-fırsattan yararlan” diyen oportünizm.

Bu işten senin çıkarın ne” diye soran pragmatizm.

Kendi kendinin efendisi olmak kolay değil.

Bağımsız bir kişilik geliştirmek, bağımsız bir yaşam kurmak çok şey isteyen bir çaba.

Neler mi istiyor?

Kendinin efendisi olmak mı?

Bağımsız olmak” istiyorsanız, her şeyi “kendinizden bekleyeceksiniz”. Bunun için de, “yetkin kişilik” sahibi olacaksınız.

Okurken, çalışırken, seçtiğiniz alanda çok çalışacak, azimle sebat edecek, emek vereceksiniz.

Özgür olmak” istiyorsanız, bu özgürlüğün sorumluluğunu alacaksınız. Çocuğun da sorumluluğu olacaktır, gencin de sorumluluğu vardır, erişkinin de sorumluluğu olmuştur.

Bu sorumluluğu almıyorsanız, başka güdülerin köleliğinden kurtulamazsınız.

Yaşamda dayanıklı olacaksınız”. Güçlüklerden yılmayacaksınız. Engelleri aşmak için işbirliği yapmayı bileceksiniz. Gerçekle yüzleşmekten kaçmayacaksınız.

Deneyim kazanmak”, bir işte yıllar geçirmek değildir. Deneyim, başarısızlıklardan öğrenerek, başarıdan başı dönmeden kazanılır. Deneyim, yaşamın öğretisidir.

Bu beş özellik, “kendinizin efendisi” olmanın önkoşullarıdır.

Kölelik kalktı sanmayalım.

Kölelik kalkmadı, sadece biçim değiştirdi.

Kapitalist sistem insanı emeğine yabancılaştırdı, paranın kölesi yaptı.

İnsanların -farkına bile varmadan- para ve mal peşinde koşması bu yeni köleliğin zincirleridir.

Köle olup olmadığını anlamanın yolu, “kendinize verdiğiniz değerin ne olduğu”, “yaşamınıza nelerin anlam kazandırdığı” sorularının yanıtlarını dürüstçe vermektir.

Siyasal iktidarın yolu da buradan geçecektir.

İktidar olmak istiyor musunuz?

Eğer siyasal iktidar olmak istiyorsanız;

Hiç kimseyi “Efendi” kabul etmeyeceksiniz. Hele hele muhalefete alışmayacaksınız.

İşiniz muhalefet etmek değil, iktidar olmaktır.

Doğru ilkelerinizle bağımsız olacaksınız.

İnsana ulaşan tasarımlarınız olacak, bunu insanlara ulaştıracaksınız.

Güçlü, ilkeli işbirliği yapmayı, güç birliği yapmayı bileceksiniz.

Kimseden, hiçbir şeyden korkmayacaksınız.

Size atılacak iftiralar, kurulacak tuzaklar hedefinize ulaşmanın engelleri olamayacak.

Uzlaşmayı da çatışmayı da bilecek ve uygulayacaksınız.

Hedefinizden asla vazgeçmeyeceksiniz.

Kendinize sormanız gereken ilk soru budur:

İktidar olmak istiyor musunuz?

Atatürk’ün iktidarı budur...

Atatürk, devrimlerini başarmak için yurttaşlarının gönülden katılımına emek verdi.

Atatürk, her adımını halkın içinde, onlarla beraber, onlarla paylaşarak attı.

Halkına seslendi, onlarla buluştu, yapmak istediklerini anlattı, neyi neden yaptıklarını açıkladı.

Atatürk sevgisi, insanının, halkının onun yaptıklarını anlamasının, onu desteklemenin, ona hak vermenin birikimidir.

Atatürk sevgisi, duygulardan değil, bilinçlerden doğmuştur.

Yolumuz onun için Atatürk’ün yoludur.

Emeğin, sevginin, saygının, bilincin yolu.

Dün de, bugün de yarın da...

Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023