Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
ABD ve Çin’in Pasifik kavgasında bir anı
1980, Taipei’deyim. Yani Tayvan (ya da Çin’de). Ne mi yapıyorum: John Muehlke ve Çinli kız Ywen’in evlilik töreninde damadın sağdıcı olarak bulunuyorum.
Nasıl mı? John benim 1960’lı yıllardan Cihangir’den komşum olan bir ABD’li diplomat. Ve ben Tokyo’da Birleşmiş Milletler Kalkınma Teşkilatı’nın (UNDP) toplantısında İstanbul için metropoliten planlaması sunuşumu yapıyorum: ve bana eski arkadaşım John’dan ta Taipei’den otelime telefon geliyor: “Erol, Taipei’de bir Çinli kızla evleniyorum. Mutlaka sağdıcım olmanı istiyorum”, karşımda arkadaşım John.
Ve ben o günkü koşullarda güç bela Taipei üzerinden İstanbul’a uçuş bağlantılarımı değiştirip John’un Çinli kızla nikâhı için Taipei’ye uçuyorum.
ABD’nin, Çin toprağı olarak tanımadığı Taipei’de bir oteldeyim artık. Ve John orada 1980’de resmi bir Amerikan diplomatı olarak bulunuyor.(1)
Dolayısıyla 1980’de ABD’nin Çin toprağı olarak tanımadığı Taipei bugün Güneydoğu Asya’da Amerikan-Çin egemenlik kavgasının bir parçası olmuş durumda.
Bütün bunları “Manastırda bir Amerikalı” adlı kitabımda tüm ayrıntılarıyla 2004 yılında yazmıştım.(2)
Dolayısıyla Tayvan üzerinde ABD ve Çin arasında sürekli olarak yürütülen örtülü bir egemenlik kavgası vardı. Ve bugün Çin’in giderek daha da güçlenmesi sonucu bu örtülü kavga açık kavgaya dönüşme sinyalleri vermeye başlamıştır.
John daha 1980’de Taipei’de, ABD’nin resmi olarak tanıdığı Amerikan temsilciliğinde bir görevli olarak bulunuyordu. Bu durum ABD ve Çin tarafları arasında bugün de sürüyor.
Pelosi’nin yeni çıkışı aslında ABD’nin (ve Batı’nın) bölgedeki küresel kavgasının bir sonucudur.
Ukrayna-Rusya kavgası (savaşı) da bu büyük resmin bir parçası olarak sahnedeki yerini almıştır.
Benim gençlik yıllarımda John Muelhke ile olan arkadaşlığımın ucunun nerelere kadar uzandığını bire bir yaşamış bir insanım.
John daha emekliliği gelir gelmez hemen görevden ayrıldı ve inanır mısınız bir papaz oldu.
“Manastırda bir Amerikalı” kitabımda bunun hikâyesini anlatmaya çalışmıştım.
Bu aile içi gibi görülen ABD-Çin kavgasının aslında ucunun John’u papaz yapacak bir hale bile getirdiğini görmek ve bütün bu olaylar dizisini bire bir yaşamak inanılmaz bir trajikomik durumdur.
Ve Cihangir arkadaşım John’un daha 1980 yılında Taipei’de sağdıcı olmak başlı başına ironik bir hadisedir.
John ile en son 2011 yılında İstanbul’da Levent’te oturup yemek yemiştik.
Artık mütevazı bir papaz olarak hayatını sürdüren sakin ve sessiz bir Amerikalıydı.
Dünya siyasetinin pek çok bireysel ve çok özel ilişkilerde kimi zamanlar iç içe geçtiği hep görülmüştür.
Acaba Manastır’da bir Amerikalı Taipei’de demek daha mı uygun olur diye düşünmekten kendimi alamıyorum...
(1) Erol Manisalı, “Fatih’ten Beyoğlu’na Benim İstanbul’um”, Tarihçi Kitabevi, 2022.
(2) Erol Manisalı, “Manastırda bir Amerikalı”, Der Yayınları, 2004.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması