Trabzonspor Yönetim Kurulu’nun şu ana kadar yaptığı en iyi icraat, ‘oyuncu almak için oyuncu almamak’ oldu. Kulüpler transfer yapmadığı için değil, yanlış transfer yaptığı için battı. Bugünkü 1 milyar TL borç, Nuri Albayrak’la başlayan, Sadri Şener’le devam eden, Hacıosmanoğlu’yla zirve yapan, Usta’yla süren zincirin son halkasıdır. Ağaoğlu yönetiminin 4 aylık icraatı da geçmiş yönetimlerden farklı değil. Futbolculara yapılan ilk ödeme, Ziraat Bankası’ndan alınan 85 milyon TL krediyle gerçekleşti. İkinci ödeme ise TFF’den alınan ve Okay’dan gelen parayla yapıldı. Yönetim ne cebinden kayda değer bir para verdi ne de sponsor buldu. Oysa kongre öncesi siyasetin verdiği destekle aday olduğu söylenmişti Ağaoğlu’nun... Hatta camianın önemli bir kesimi, kulüp ekonomik darboğazda olduğu için siyasetin çirkin müdahalelerine ses çıkarmadı. “Yeter ki Trabzonspor borçtan kurtulsun, biz razıyız” dediler. Ne var ki şu ana dek yaprak kıpırdamadı. Siyaset, hiçbir destek vermediği gibi borç arttı. 730 milyon olan borç, 1 milyara dayandı. Aralık kongresinde ise borcun 1 milyar 100 milyonu bulması bekleniyor.
Hacıosmanoğlu tarafından inşa edilen kur farkı ve banka faizi tuzağı; dün Usta yönetimini, bugün Ağaoğlu yönetimini tehdit ediyor. Biz bunun böyle olduğunu biliyorduk. Sonuç, banka faizi ve kur farkı yıllık 120 milyon geliri yutuyor. Ekstra kaynak yaratmak gerekir. Muharrem Usta, 30 ayda cebinden verdiği ve yarattığı kaynakla 400 milyona yakın para kullanıp kulübü döndürdü. Buna rağmen borcun artmasını önleyemedi. Hatta Şamil Ekinci’den sonra en çok para veren başkan olmasına rağmen verdiği parayla kimseye yaranamadı. Yaratılan kur farkı ve banka faizi canavarı, Trabzonspor’u yok etme noktasına getirdi. Bunu ortadan kaldırmadan kulübün rahat nefes alması mümkün değil.
Yönetimleri suçlayarak çözüm üretilemez.
Ha şunu diyebilirsiniz, “Usta, cebinden verdiği ve yarattığı kaynağı çok daha iyi kullanabilirdi.”
Bu da tercih meselesi...
İlk dönem transferin Nevzat Aydın ve Yanal’a teslim edilmesi ve 50. yılda şampiyonluk sözü Usta’ya hata yaptırdı. Usta’nın Kucka, Sosa ve Burak için teklif ettiği 13 milyon Avro’luk öneri, altyapıya yönelen bir kulüp için aslında iyi teklifti. Bu 3 oyuncunun alacaklarından vazgeçmesi ve 13 milyon Avro bonservis bedeli ödenmesi, kulübü 50 milyonun üzerinde bir borçtan kurtarıyordu. Neden reddedildi, anlamak mümkün değil... Bu konuda başkanın yanlış yönlendirildiğini düşünüyorum.
Ha “Aralık ayına kadar risk almayalım. Mevcut kadroyla devam edelim, iyi olursa hanemize yazılır. Kötü çıkarsa bu kadroyu biz kurmadık” şeklinde düşünülüyorsa bu Trabzonspor’un geleceğini tehlikeye atmaktır. Usta’nın bu 3 pahalı transferle suçlanıp sonra da iş Burak’ı satmaya gelince, “Onu alacak para darphanede basılmadı” demek büyük çelişkidir. Yapılacak iş bellidir... Kur farkı ve banka faizini ortadan kaldırmak için ilave kaynak yaratmaktır. Bu konuda seçim öncesi söz verenlerin, verdiği sözü tutmasını bekliyoruz.
Kur farkı ve faiz canavarı
Yazarın Son Yazıları
Açıkçası daha ofansif bir Galatasaray, daha defansif bir Trabzonspor bekliyordum. Hiç de öyle olmadı. İki tarafta maça kontrollü başladı. Maç uzun süre dengede gitti. Son 15 dakikada biraz Galatasaray üstünlüğü vardı. Pozisyon zenginliği açısından ancak bir maçtı. Galatasaray'ın tek gol pozisyonu duran toptan. Osimen'in kafa vuruşu direkte patladı. Trabzonspor’un tek gol pozisyonu da ön alan baskısından. Eren'in geri pasını kazanan Onuachu, çalım atmaya kalkınca Abdülkerim müdahale etti.
Trabzonspor, Süper Lig'de evinde oynadığı Ikas Eyüpspor maçını da kazandı. Maça kaleci Onana’nın kurtardığı toplar damga vurdu. Teknik direktör ve yorumcu Hasan Al, karşılaşmayı değerlendirdi
Biri ligin zirvesinde, şampiyonluğun en büyük adaylarından. Diğeri ligin sonuncusu, küme düşmenin en büyük adaylarından.
Nwakaeme ve Sosa'nın olmayışı büyük eksiklik.
Kim ne derse desin, futbolda oyun şansı çok önemlidir. İlk maçı 2-1 kazanan Trabzonspor'a maça golle başlaması büyük moral olurken, Fenerbahçe'yi de demoralize etti. Ki kupa gibi eleminasyonlu maçlar da bu büyük avantaj.
3 ay ara çok ciddi bir süre. Bu sürede takımı formda tutmak gerçekten zor iş.
.
TFF virüs aşısını buldu!
Maçta iki takımın oyun anlayışı da kaybetmemek üzerine kuruluydu. Önce savunma güvenliğini elde tuttular. "Olursa gol olsun" dediler...
Başakşehir'in çaresiz kaldığı tek maç Fenerbahçe maçı. 3 mağlubiyetin ikisi Fenerbahce'ye, diğeri de hazır değilken ligin ilk maçında Malatya'ya karşı aldı. Çok zor yenilen bir takım. "Trabzonspor'un ligde oynayacağı en iyi takım" demiş olursam abartmış olmam.. Bir an bile boş bırakmaya gelmez. Anında faturayı keserler.
Aşağı yukarı geçen yıl ki kadro. İyi oynayan ve ses getiren. Trabzonspor'un bu yıl transfer ettiği 22 oyuncudan sahada sadece iki isim var. Hosseini'nin yerinde Campi. Rodellega'nın yerinde de Şörloth...
Gaziantep gerçekten iyi bir takım. Ligde her takımı yenebilecek kapasiteye sahip. Göze hoş gelen bir futbol sergiliyor...
Sanki Trabzonspor Fenerbahçe maçı değil. Yarı final maçı hiç değil. Garip bir maç. Temposuz. Baskısız. Ruhsuz. Gerginlikten uzak. Sıradan bir hazırlık maçı...
Trabzonspor'un bu sezon maça bu kadar kötü başladığı bir karşılaşmayı hatırlamıyorum.
Trabzonspor açısından şampiyonluk yolunda çok önemli bir viraj...
Futbolda iyi oyun başka bir şey. Gol atmak başka bir şey. Trabzonspor şampiyon takım gibi oynamıyor. Ancak doludizgin şampiyonluğa koşuyor.
Uğurcan
Yattara’dan Nwakaeme’ye
Trabzonspor alt yapısı ile ilgili methiyeler düzülürken, bu işin Trabzon’daki mimarlarından Özkan Sümer’le tanışma anımız şekillendi zihnimde.
Uğurcan’ın gecesi
Müthiş mücadele
Uyumsuz takım
Eldeki malzeme
Şampiyonluk için aday
Müthiş oyun
Muhteşem Trabzon
Sabırlı oyun
Trabzonspor’da Ahmet Ağaoğlu başkanlığındaki yeni yönetim 5 ayı geride bıraktı. Geçen 5 ayı, geleceğe ışık tutması açısından mali yapıyı değerlendirdik...
Konsantrasyon
Garanti sonuç
Trabzon sıkıntılı
Kur farkı ve faiz canavarı
İki arada kalmak
İkram
Ağaoğlu aday olabilecek mi...
Anahtar değişiklik
Saldım çayıra Usta kayıra...
Burak kaçırınca
Kaçamadı
Hücum sıkıntısı