Haydar Ergülen
Haydar Ergülen haydaree@yahoo.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bir İstanbul Klasiği

16 Nisan 2012 Pazartesi
\n

\n

Yazının başlığını okuyunca kimden söz ettiğimi hemen anlamışsınızdır. Öyle değil mi, hem zaten kaç İstanbul klasiği var? Beni çok sevindirdiniz ama, kendisi de bu yazıyı okuyup onu hemen tanıdığınızı duyunca mutlu olmuştur eminim.

\n

Mutlu dedim ya, bugün yazıya sözcükler kendiliğinden geliyor, her biri çoktan birer heves kuşuolmuş da, beni de beni de o yazıya al, ben de geçeyim yazıyadiye sevinç uçmalarındalar bile. Kanat çırpmalarını duyuyorsunuz değil mi? Ah bu sözcükler, ne zaman çocuk kalbiyle şımaracakları, ne zaman büyük aklıyla küsecekleri, ne zaman kendilerini kuş gibi yeğin hissedecekleri hiç belli olmaz! Böyle diyorum da onlardan şikâyet mi ediyorum, asla! Tam da bu yüzden, yerlerinde durmadıkları, bir oraya bir buraya gezinip durdukları için seviyorum ya onları.

\n

Fakat doğrusunu isterseniz bir yandan da üzülüyorum onlar için. Benimleyken yalnızca şiirlerde, birkaç denemede, düzyazıda ve bir de şu okuduğunuz mektuplarda geziniyorlar. Hem de yalnızca günümüzde geziniyorlar.

\n

Oysa onları İstanbulun eskisinden yenisine, Bahariyesinden Yedikulesine, nergisinden lalesine, tatlısından tuzlusuna gezdiren, gezdirmekle kalmayıp hem onlara hem de onlarla bize sonsuz bir şölen duygusu yaşatan öyle bir usta var ki, ben de sözcükleri biraz olsun sevindirebilmek, onlara şu baharda İstanbulu yaşatabilmek için onu yazıyorum bugün.

\n

Bir yazarın, bir şairin daha yaşarken klasik hale gelmesi, elbette o yazar için de, o edebiyat, o dil için de övünülesi bir şeydir. Hele o yazar sizin neredeyse, bir rastlantı diyelim ya da edebiyat ve şiir konusunda bir oburcuk olmanız yüzünden, çok erken tanıyıp, ilk gençlik kitabını okuyup izini sürdüğünüz ve şükür bugünlere kadar hemen her yapıtını eksiksiz okuyarak, onun sözcükleriyle incelikler, duyarlıklar, kırgınlıklar, acılar, ayrılıklar, eh arada bir de sevinçler haritasının sınırlarını durmadan genişlettiğiniz bir yazarsa... Cümleyi galiba toparlayamayacağım, en iyisi şöyle bitireyim: Bu çok şey demektir!

\n

Okumadığım pek az kitabı var, bunlardan üçü yemekle ilgili, onlar da doğal olarak mutfakta duruyor, bu konuda ne yazık ki emekveremediğim için umarım onları da biri tez elden mönüye ekler. Her ne kadar yazarımız yemek kitaplarını imzalarken Dikkat! Zehirlenme tehlikesi!diye yazsa da, kendisinin o kitapları yazdıktan sonra yazı verimini daha da arttırdığına bakılırsa, tam tersine sağlıklı ve iyi beslenme güvencesitaşıyan yapıtlar olmalı bunlar da.

\n

O benim için ilk kitabıCumartesi Yalnızlığını (1968) okuduğum 41 yıl öncesinden, en son kitaplarıYağmur Akşamları (2011) ile Yaşadığım İstanbulu (2012) okuduğum bugüne dek ışıltısını hiç yitirmeyen, fakat yine de Cemil Meriç için söylendiği gibi hepmünzevi bir yıldızgibi yalnız duran Selim İleridir. Edebiyatımızın yıldızıdır. Büyük romancı, hikâyenin ve düzyazının değerli ustasıdır ama, hâlâ hevesli bir kalfagibi, bir hevesin kalfasıgibi belki de ustalığına nisbet yaparcasına çalışmaktan geri durmayandır. Belki de gerçek ustalıkböyle bir şeydir. Geçen akşam İstanbul Araştırmaları Enstitüsünde İstanbul edebiyatıkapsamında kendisiyle bir söyleşi yaptım. İlgili bir okur topluluğunun olduğu o söyleşiden sonra bir kez daha şu uzun soruyu sordum kendime.

\n

Eski kitaplara, onların eskiyazarlarına, şiirin kıyısındakilere, kendini hiç öne sürmeyenlere, az çok demeden komşuluklara, sokaklara, semtlere, sinemamızın perdesini ağartanlara,salyangoz sataraktiyatro yapanlara ve dahi incesinden hüzzamına şarkılara, bilhassa ikinci kemanlara bu kadar vefalı davranan bir başka yazar var mıdır acaba?

\n

Üstelik vefa kelimesine de neredeyse hiç başvurmuyor. Bilgisayar kullanmıyor, daktilo kullandığını söylüyor ama, bana sorarsanız yalnızca gönlüyle yazıyor, vefayla yazıyor. Edebiyatımızın bir klasiği, bir İstanbul klasiği ve vefanın edebiyatımızdaki son temsilcisi.

\n

Teşekkürler Selim İleri. Siz çok yaşayın, çok yazın, bu Türkiye için, Türkçe için, İstanbul için çok şey demektir.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Üvey Sayfa 14 Ocak 2013
Cemali Mektup 7 Ocak 2013

Günün Köşe Yazıları