Hikmet Çetinkaya

Ölümden Kaçış...

22 Temmuz 2014 Salı

Tekerlekli sandalyeye tutsak, başında beyaz örtüsü, elinde beyaz bayrak, sağında solunda çocukları, torunları...
Gazze’de ölümden kaçan yaşlı bir kadın o!
İsrail ordusunun havadan ve karadan vurduğu Gazze’de bu görüntüleri görüyor dünya kamuoyu...
Şecaiye semtinde önceki gün onlarca kişi öldü, çoğu çocuk.
Ölüm kol geziyor Gazze’de!
Gecikmiş saatinde günün, bombalar yağıyor gökten.
İnsanlar kaçışıyor ellerinde beyaz bayrak!
Bir ağaç dalına sarılmış bir başörtüsü aslında bu. Savaş değil barış istiyorlar, “biz masumuz” diyorlar, “öldürmeyin” diyorlar.
Bir halk yok edilmek isteniyor ey insanlık!
Bir halk!
Zamanın gizine saklanmış bir yaşam, ölüm makineleri, vahşet!
Şecaiye en kanlı gününü yaşıyor...
Sokaklarda kadın ve çocukların ölü bedenleri, gökten yağan bombalar.
Bu bir katliam değil de nedir?

***

Gazze’de zalim ve gaddarca bir saldırı var!
Cehennem ateşi burası...
20 bin ev yıkıldı... 7 Temmuz’dan bugüne ölü sayısı 500’ü geçti...
En az 115 çocuk, 40’ı kadın...
Obama’nın, Merkel’in İsrail’e tam destek vermesi...
İsrail ne yapıyormuş Gazze’de?
Kendi savunmasını yapıyormuş...
Yürekleri bile sızlamıyor!
Sevgi yok!
İnsanlık yok!
Hele hele vicdan yok vicdan...
Güçlü olan güçsüzü ezsin öyle mi?
Gazze Şifa Hastanesi’nde görevli Norveçli doktor Mads Frederick Gilbert ABD Başkanı Obama’ya yazdığı mektupta bakın nasıl sesleniyor:
“Şu an gözyaşı döküyorum. Bay Obama, sizin kalbiniz var mı? Sizi bir geceleyin burada Şifa Hastanesi’nde geçirmeye çağırıyorum. Belki hademe kılığına girerek yaşananları izleyebilirsiniz! Yüzde yüz eminim, bu tarihi değiştirecektir.”

***

Evet böyle söylüyor Norveçli doktor...
Kimse ama kimse Ortadoğu’daki kan gölünü, ölen çocukları, kadınları, tüm insanları, mezhep çatışmalarını görmüyor...
İsrail’i, IŞİD’i görmüyor! Ortadoğu bir bataklık Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana...
O büyük çıkarlar, petrol, enerji...
Ölü çocuk, kadın, insan bedenlerini Musul’da, Suriye’de gördük...
Bu bir proje...
Yeni haritalar çizildi...
Bekleyin az kaldı, yeni küçük devletler kurulacak...
Hep kirli ve karanlık ilişkiler...
Hepsi çıkar peşinde!
Emperyalizm, vahşi kapitalizm, küreselleşme...
Olan yoksul halklara oluyor!
Çocuklara, kadınlara oluyor!

***

Norveçli doktor Gilbert’in Obama’ya yazdığı mektubu okurken gözlerim buğulanıyor bir Akdeniz akşamında...
Gilbert, “kan ırmakları bu akşam da akmayı sürdürecek” diye haykırıyor Obama’ya...
“Daha fazla kanayan yaralı gelmesin hastaneye... Yaralılara, iş arkadaşlarıma büyük saygı duyuyorum. Filistin direnişi bana güç veriyor. Kanlı sargı bezleri, acılı insanlar. Ölülerden arta kalan giysiler.
24 saatte 100’den fazla yaralı geldi...
Bu satırları size yazarken yatağımda yalnız başıma gözyaşı döküyorum.
Sıcak ama işe yaramayan acının, öfkenin, korkunun gözyaşlarını.
Az sonra İsrail’in savaş makinesi acımasız senfonisine yeniden başlıyor, gemilerden toplar sahile düşüyor, F-16’lar kükrüyor, Apache’lerin gürültüsü, İHA’lar...
Hepsi ABD tarafından üretilmiş, parası ödenmiş...”

***

Bir vadinin içindeyim ben o gece...
Derin bir sessizliğe gömülmüş o küçük köy...
Elinde beyaz bayrak, tekerlekli sandalyeye tutsak yaşlı kadın...
Bir kaçış!
Ölümden kaçış!
Burası Gazze, Filistin!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları