Donuk bir bakış bir öfke yumağına dönüşüyor birden...
Aşk üstüne, sevgi üstüne şiirler yazılıyor; hayatın sayfalarında çiçeklemiş bir umut ansızın soluyor...
Gözlerimizin önünden Filistin, Gazze geçiyor, Akdeniz mavilerin içinden çıkıp karanlığa gömülüyor...
Ortadoğu alev alev yanarken köktendinci terör Ortadoğu’dan Kuzey Afrika’ya dek uzanıyor.
Parçalanan genç bedenler, dul kalan kadınlar...
Bombalar, o ölümsüz yalın unutuşta kırmızıya çalan toprak, ağlayan çocuklar...
Beklentilerimiz delik deşik, yalnızlıklarımız hüzün topu oldu, bilmem farkında mısınız?
Bombalar yoksul halkların üzerine atılırken, Musul kuşatılırken, konsolosluğumuzun çalışanları rehin alınırken...
İnsan onuru çiğnenirken!
Niye sustunuz!
O kör terör, IŞİD, El Kaide, El Nusra...
Suriye’yi, Kobani’yi, Libya’yı bilmezseniz, oradaki vahşete göz yumarsanız, “bana dokunmayan bin yaşasın” derseniz, sınırlarınızın içinde terör örgütlerine eğitim verirseniz, insanlık suçu işleyenlerin sırtını sıvazlarsanız o bela gelir sizi bir yerde vurur...
Bugüne değin yaşadıklarımız bize neyi gösterdi?
İnsanlığı mı?
Asla!
Terörün dini, ırkı, inancı, sağcısı, solcusu olmaz!
Terör bir insanlık suçudur, bu böyle biline...
Çünkü terör evrensel insan haklarını, düşünce özgürlüğünü, bilimi, aklı tehdit ediyor ve etmeyi sürdürecek...

***

Aşk üstüne, barış üstüne, sevgi üstüne şiirler yazılıyor her yerde...
Her yerde güneş doğuyor ve batıyor...
Masmavi bir çiçeğin türküsünü söylüyor çocuklar... Gizli karanlığın tahtaları gıcırdıyor ansızın...
Bombalar patlıyor, gökten ateş yağıyor...
Belki sen çocuğum Akdeniz’in kıyısında, herhangi bir yerde, belki çölde, belki ovada, sessizliğin sesi oluyorsun ansızın...
PKK sahne alıyor Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde...
TIR’lara molotofkokteyli atan teröristler ellerinde otomatik silahlarla kaçıyor...
Güneydoğu’da karanlık günlerin habercisi mi bu gelişmeler?
KCK’nin açıklamaları Türkiye’ye gözdağı vermek gibi bir şey.
Türkiye’de ortak bir hükümet, KCK’nin istediği bir partiyle mi kurulacak!
Demokrasilerde böyle bir şey olmaz. Meclis’te dört parti var: AKP, CHP, MHP ve HDP...
Büyük ortak AKP, önceki gün CHP ile dün MHP’yle görüştü, bugün de HDP’yle...
KCK’nin bu tür “tehditkâr-misillemeci” çıkışları en fazla HDP’ye zarar verir...
Elbet çözüm sürecinin barışla noktalanmasından yanayım ben de!
Tek koşulla...
PKK, asla, hiçbir koşulda terör eylemlerine başlamamalı... 30 yıl boyunca terörden çok çektik; asker ve sivil nice insanlarımızı yitirdik...
Dedim ya terör bir insanlık suçudur, nereden gelirse gelsin!

***

KCK’nin “savaş dili” kullanması, AKP’nin ekmeğine yağ sürmesi değil mi?
Yahu hele bir bekleyin, partiler 7 Haziran seçimlerinde halkın verdiği işareti bir anlasın, ortak hükümet kurulsun...
Hele bir soluk alın, bekleyin biraz!
Oya Baydar’ın önceki gün T24’te KCK’nin, tüm barajların yapımını engellemek için gerilla güçleri dahil her türlü olanağı harekete geçirmeye hazırlanmasına ilişkin önemli bir yazı yazdı...
Ne diyordu yazısının bir bölümünde Baydar:
“.....Bölgede şiddetin tırmanmasını en fazla isteyen ve körükleyenlerin Erdoğan AKP’si ve derin devlet olduğudur. KCK’nin açıklamaları -eğer doğruysa- Erdoğan’a altın tepside sunulmuş bir nimettir. Şimdi dört bir yandan HDP’ye saldırılacak, ‘arana mesafe koy’ zorlaması yapılacak ve çıkacak her olaydan Kürtler ve HDP sorumlu tutulacaktır.”
Oya Baydar’ın yazısının başlığı, aslında bunu işaretini veriyor:
“Erken seçimden önce HDP’ye operasyon planı!”
Böyle bir plan Türkiye’yi nereye götürür?
90’lı yıllara!
Asit kuyularına, faili meçhullere... Acılı ve hüzünlü bir sürece... Türkiye’nin partisi olma yolunda ilerleyen HDP’yi sancılı bir döneme...