Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Parantez ve Havan
\n
YENİ anayasa metni yazmak üzere bir araya geldiler ama, en önemli konuyu paranteze alarak yola devam edebilecekler. Parantezin ne zaman açılacağı ise henüz belli değil. Herhalde, dört partinin önderleri “başkanlık mı, parlamenter sistem mi” bilmecesini ortaklaşa çözünce. Ya da “Uzlaşmazsanız, biz yazıp halkoylamasına sunarız” diyen Sayın Başbakan “Ya Allah bismillah, açtım” deyince açılacak.
\nTabii, öyle bir durumda şimdiye kadar “uzlaştık” denen maddelerin de yeniden görüşülmesi ve ortaya çıkan tercihe göre ayarlanması gerekecek. Öylesine yamalı bir anayasayla ülkenin nasıl yönetileceği de elbet Allah’a kalır ama, ne gam? “Çelebi böyle olur bizde anayasa hukuku.”
\nSakatlık, daha önce defalarca vurgulandığı gibi, iktidar çoğunluğunun sistemi değil rejimi değiştirmek ve tek kişiye dayalı otoriterlik ile dinsel muhafazakârlığı bağdaştıran bir devlet düzeni istemesinden kaynaklanıyor. “Değiştirilemez” anayasa maddeleri dolayısıyla yaşanan tartışmalar bunu gösterdi. Öyle olmasaydı, Cumhuriyetin temel felsefesi gözetilir ve o felsefeye uygun bir sistem değişikliği gerçekleştirilirdi.
\nBu ise, Mondros sonrasının işgallerinden kurtuluşla birlikte Osmanlı devlet düzeninin de yıkıldığı İstiklal Harbi yıllarını iyi bilmeyi gerektiriyor. Anadolu’nun çeşitli köşelerinde değişik adlarla toplanan “kongreler dönemi”nde yeni Türkiye’nin gelecekteki yönetim tarzının da tartışıldığı yıllardı bunlar. Kongrelerden ve benzer toplantılardan çıkan ortak görüş Ankara’da Millet Meclisi’nin toplanmasına yol açmış, ülke bir süre parlamenter sistemden de koyu tam bir “meclis hükümeti” sistemiyle yönetilmiştir.
\nAnayasa hukuku tarihimizin ilginç tuhaflığı şu: Siyasilerimiz ve cafcaflı unvanlar taşıyan hukukçularımız, nedense, Cumhuriyetin hamurundaki bu çok önemli parlamenter mayayı yok sayıp bambaşka sistem fantezileri uğrunda boş yere kafa yormuşlardır.
\nKısacası, Türkiye Cumhuriyeti devletinin özünde parlamenter sistem yatar ve bütün ayarlama, düzeltmelerle yeni düzenlemeler bu özü bilerek yapılmalıdır. Başka türlüsü, heveskârlık, taklitçilik ve acemilik havanında su döverek zaman kaybı demektir.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü