Yanardağ’ı söndürebilir misiniz?
Mustafa Balbay
Son Köşe Yazıları

Yanardağ’ı söndürebilir misiniz?

04.07.2023 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın tutukluluğunda birinci hafta doluyor. Gazeteciliği yaşam biçimi edinmiş, bunun yanında araştırmacılığı da akademisyenlik düzeyinde sürdürmüş Yanardağ’ın sadece tutuklanma şekli bile her şeyi anlatmaya yetiyor.

4 günlük bir zincirleme operasyon.

Birinci gün... Yanardağ canlı yayında her zamanki gibi ne düşündüğünü cesurca, eğip bükmeden söylüyor.

İkinci gün... Başta sosyal medya olmak üzere iktidar ve çevresinde Yanardağ’a saldırı “Tutuklansın” sözcüğünde düğümleniyor. Yanardağ’ın sözleri özel montajla düzenlenip çoğaltılıyor. 

Üçüncü gün... Yanardağ televizyonda konuşurken canlı yayında sesleniyor, “Arkadaşlar uyardı. Kapıya polisler gelmiş...” Canlı yayında bir televizyonun kapısına dayanıldığını “izliyoruz”! Lütfedilmiş, polislere stüdyoya girmeleri söylenmemiş! Yanardağ gözaltına alınıyor.

Dördüncü gün... Yanardağ geceyi Emniyet’te geçiriyor. 27 Haziran Salı günü öğleden sonra mahkemeye çıkarılıyor ve verilmiş olan tutuklama kararı açıklanıyor.

Yukarıdaki zincir ancak demokrasinin, özgürlüklerin, temel hakların tümüyle askıya alındığı, hukukun tam bir iktidar silahı olarak kullanıldığı ülkelerde olur.

İlk günkü değerlendirmemiz şöyleydi:

Yanardağ’ın tutuklanması yeni bir dönemin başlangıcı. Yerel seçim sürecinde daha sert uygulamaların gündeme geleceği anlaşıyor.

Bugün birinci hafta oldu, ilk gün yorumumuzun ne yazık ki gerçeği yansıttığını görüyoruz. Bu yazıyı kaleme almaya hazırlanırken RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’den bir açıklama geldi. Başlığı şöyleydi:

Kamuoyunun ve yayıncılarımızın dikkatine!

Olağanüstü hal başkanlığının bilmem kaç numaralı bildirisi gibi bir giriş...

Devamı zaten bu havada bir uyarıyla geliyor.

RTÜK, aileye, devlete ve cumhurbaşkanına hakareti yasaklıyor. Mizah programlarında dini değerlerle alay edilmesine izin verilmeyeceğini söylüyor. Başa LGBTİ de koymuşlar ki hedef yayın organları toplum katında yalnızlaştırılsın.

Hukuk devleti olmasından geçtik, Türkiye Cumhuriyeti eğer bir nebze kanun devleti ise zaten temel değerleri koruyan, hakaret suçuna karşı yaptırımlar düzenleyen maddeler var.

Şahin, yerel seçim sürecinde tüm dijital yayın kuruluşlarına bildirimini yapıyor. Lütfediyor mevcut cumhurbaşkanından sonra Atatürk’e yönelik hakaretin de kabul edilmeyeceğini bildiriyor. Yeniden altını çizelim, yayıncılıkta hakaret, kin ve nefret söylemlerinin olamayacağına, olursa bunun cezasına ilişkin düzenlemeler zaten var. 

Bütün mesele yerel seçim sürecinin yol haritası...

RTÜK, önümüzdeki iki perşembe yapacağı toplantılarda yeni cezalar sallandırmaya hazırlanıyor.

RTÜK’ün genel operasyonunun ilk hamlesi olan Yanardağ’ın bu tür saldırılarla söndürülemeyeceğini en çok iktidar biliyor. Ana hedef Yanardağ üzerinden tüm yayın organlarına ve gazetecilere gözdağı vermek.

RTÜK uygulamalarına göre yayın organlarının “sicili” yıllık tutuluyor. Yılın sonunda siliniyor, yeni yıla sıfırdan başlanıyor. TELE1’e bu yıl içinde 22 Şubat’ta en üst sınırdan ceza verildi, 5 gün yayın durduruldu. Aynı gerekçe ile bir kez daha ceza verilirse yayın 10 gün durduruluyor. 2023 içinde üçüncü kez ceza verilirse lisans iptali söz konusu.

RTÜK’ün dünkü bildirisi çok sert bir sürecin başladığının yazılı habercisi. Buna karşı durmanın başlıca yolu şu:

Toplumsal meşruiyeti çoğaltarak TELE1’in ve Yanardağ’ın yalnız olmadığını göstermek...

Onların arkasında durmazsak operasyonların arkası gelecek!

Yazarın Son Yazıları

İktidar, halkın İMF’si oldu!

Dün sabah saat 10.00’da enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte art arda buna paralel haberler döküldü:

Devamını Oku
04.12.2025
Tarım ‘şap’a otururken!

Uzunca bir süredir tarımdan gelen olumsuz haberler zincirine sonunda iktidarın TÜİK’İ de katıldı.

Devamını Oku
03.12.2025
Papanın ziyareti!

Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti sona erdi, tartışmaları devam ediyor.

Devamını Oku
02.12.2025
Yeni siyasal yelpaze ve CHP!

CHP’nin 39. olağan kurultayı Ankara için sık kullandığımız şu tanımın gölgesinde başladı...

Devamını Oku
29.11.2025
İtirafname!

İBB iddianamesi İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

Devamını Oku
27.11.2025
Parçalar birleşmiyor!

Uzun süre tartışıldıktan sonra ansızın gerçekleşen İmralı görüşmesinin yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu dün vurgulamıştık.

Devamını Oku
26.11.2025
Süreç yeni başlıyor!

Kritik haftalardan bir hafta daha başladı.

Devamını Oku
25.11.2025
CHP milleti dinledi...

Son birkaç gündür uzun süredir konuşamadığımız, Anadolu’nun pek çok yerinden eski-meyen dostların sesini duyduk.

Devamını Oku
22.11.2025
İşi İmralı’ya sürdüler!

Kamuoyunda “Terörsüz Türkiye” diye bilinen komisyonun tam adı şöyle...

Devamını Oku
20.11.2025
Erdoğan’la Bahçeli’nin Öcalan sorunu!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dün partisinin grup toplantısındaki konuşması bir süredir kulislerde dalgalanan pek çok olasılığın doğruluk payını arttırdı.

Devamını Oku
19.11.2025
Akdeniz’de ABD kuşatması!

Güney yelpazemizde birbirinden farklıymış gibi seyreden gelişmeleri birleştirince ortaya Türkiye’nin etrafını saran bir yay çıkıyor.

Devamını Oku
18.11.2025
İddianamenin satırları!

Satır sözcüğünün ikinci anlamı şu...

Devamını Oku
15.11.2025
AKP’nin bitmeyen Atatürk zikzakları!

Bir 10 Kasım’da daha Mustafa Kemal Atatürk’ün unutulmaz, unutturulamaz olduğunu yaşadık.

Devamını Oku
13.11.2025
Bana her şey Ergenekon’u hatırlatıyor!

Dün sabah iktidar medyasının haber vermesiyle gündeme düşen İmamoğlu iddianamesi saat 15.00 sıralarında kamuoyuna ulaştı.

Devamını Oku
12.11.2025
45. yıl…

7 Kasım 1980 Cuma günü. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde günün sonuna yaklaşıyoruz.

Devamını Oku
11.11.2025
Hukuksuzluk Tayfun’u!

1293 gündür hapiste olan Tayfun Kahraman’la ilgili Anayasa Mahkemesi’yle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki asimetrik çatışma Türkiye’nin hukuksuzlukta geldiği noktanın yeni bir ivmesi oldu.

Devamını Oku
08.11.2025
New York’ta sosyalizm!

Dünyanın Trump krampına girdiği bir süreçte ABD’nin kalbi New York’ta belediye başkanlığı seçimlerini Müslüman kökenli sosyalist Zohran Mamdani’nin kazanması, içinde büyük umutlar taşıyan önemli bir başlangıç olabilir!

Devamını Oku
06.11.2025
Pazarlık!

Her şeyin pazarlığa tabi olduğu bir dönemdeyiz.

Devamını Oku
05.11.2025
Anayasa oyunları!

Dün AKP iktidarının 23. yılıydı. Çeyrek asra yaklaşan süreci şöyle özetlemek mümkün:

Devamını Oku
04.11.2025
Sürecin şifreleri...

Birinci yılını dolduran, yolda “terörsüz Türkiye” adını alan süreçte şaşırtıcı olmayan bir “deltalaşma” aşamasına gelindi.

Devamını Oku
01.11.2025
Prof. Özer hapiste fikirleri iktidarda!

Bugün Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’e yönelik operasyonun birinci yıldönümü!

Devamını Oku
30.10.2025
Cumhuriyet yurttaşlık bilincidir!

Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılın ikinci yılına yine en temel değerlerin tartışma konusu olduğu bir ortamda giriyor.

Devamını Oku
29.10.2025
Tükenmişlik saldırısı!

Korkunun gözleri o kadar çoktur ki insanın üzerine çöktü mü, artık her şeyi korku olarak algılar. İmamoğlu, hapiste de olsa... Özgürce siyaset yapamasa da... Ondan korkuyorlar!

Devamını Oku
28.10.2025
Ca-sus!

Dün sabahtan akşama dek sözcüğün tam anlamıyla yargı fırtınası esti!

Devamını Oku
25.10.2025
Kıbrıs dersleri!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde geçtiğimiz pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimlerinin yankıları devam ediyor.

Devamını Oku
23.10.2025
İddianame turşusu!

İBB soruşturmasında aylardır beklenen iddianamenin bir bölümü çıktı.

Devamını Oku
22.10.2025
Kışlalı ile haftaya bakış!

Sevgili Kışlalı, Bugün alçakça bir saldırıyla aramızdan koparılışının 26. yılı!

Devamını Oku
21.10.2025
Suriye denklemi!

Suriye Devlet Başkanı Şara’nın Moskova’ya gidişi, İsrail’le Türkiye arasındaki bu ülkenin nasıl bir geleceğe evrileceğine ilişkin soru işaretlerini biraz daha artırdı.

Devamını Oku
18.10.2025
Bitime hazırlık mı?

22 Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik çağrısıyla başlayan, devamında “terörsüz Türkiye” diye adlandırılan süreçte sonbahar havası hissediliyor.

Devamını Oku
16.10.2025
Gazze harap olduktan sonra!

O bilinen “Basra harap olduktan sonra” deyişi ne yazık ki Gazze’ye de uyuyor. Yüzde 85’i harap olmuş, her 20 kişinden biri ölmüş ya da kaybolmuş, bebekleri ölüme doğmuş Gazze’de barışa giden yola ilişkin bir iyi niyet anlaşması yapıldı.

Devamını Oku
15.10.2025
Yavaş’ın en büyük projesi: Huzur-güven!

Seçeneğini aşağı çekmekten başka seçeneği kalmamış bir iktidarın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı da hedef alacağı aşikârdı.

Devamını Oku
14.10.2025
Tuğla...

1990’lı yılların faili meçhul cinayetler sürecinde dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın Uğur Mumcu cinayeti için kullandığı “tuğla” sözcüğü Ekrem İmamoğlu ve zafer arkadaşlarının iddianamesinde de gündeme geldi!

Devamını Oku
11.10.2025
Nadir toprak elementleri!

Sanayi Devrimi’nde kömür, demir, çelik neyse bugünün iletişim devriminde nadir toprak elementleri o!

Devamını Oku
09.10.2025
Eğitimde yeni bir bozum mu?

Klasik söylemdir, “Eğitim yapboz tahtasına döndü” denir ama her değişiklik sorunları çözmek yerine katladığı için “yap” kısmı yok...

Devamını Oku
08.10.2025
Meclis zemini!

21 Ekim 1999’da alçakça bir saldırıyla aramızdan koparılan Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Siyaset Bilimi kitabında Meclis’in birleştiriciliğini şöyle özetler:

Devamını Oku
07.10.2025
Silivristan!

Önceki gün Silivri’ye giderken Ayşe Barım’ın serbest bırakıldığını öğrendik.

Devamını Oku
04.10.2025
Hakan Fidan tartışılan o sözlerini bilerek mi söyledi?

Ava giderken av olmak diye bir deyim vardır.

Devamını Oku
02.10.2025
Amer-İslam!

Önceki akşam Gazze’deki en hafif anlatımla “soykırım” denebilecek felaketin sona erebileceği umuduyla Trump-Netanyahu görüşmesini bekledik.

Devamını Oku
01.10.2025
ABD ile kapitülasyon!

Erdoğan’ın Trump görüşmesinden çıkan sonuçların açıklanan kısmını başlıktaki gibi özetleyebiliriz. Kapitülasyonun anlamı şöyle:

Devamını Oku
30.09.2025
Silivri’de sabit kalemler!

Perşembe günü Silivri’deydik.

Devamını Oku
27.09.2025