Yeni TFF kuruldu ama bakıyorum tüm futbol camiası huzursuz. Neden mi? Çünkü değişen hiçbir şey yok. Yeni başkan sadece Demirören’in sağ ve sol kolları Hüsnü Güreli ile Cengiz Zülfikaroğlu’nu yönetim dışına koyuvermiş! Neden acaba? Ayrıca yeni başkan, Fenerbahçe Başkanı Sayın Ali Koç ile adeta soğuk harp halinde ki, Koç bu tartışmada bence de çok haklı. Trabzonspor da, Fenerbahçe ile eski defterleri açarak yeni bir savaş başlatmış, hayırlısı. Beşiktaş Başkanı ise, “Ben iki yıl sustum ama bu yıl sahaya inme vaktim geldi” diyerek, adeta herkese meydan okuyor ama iflas etmiş bir bütçeyle karşı karşıya ve sonu da bence iyiye gitmeyecek hatta belki UEFA’dan yeni cezalar gelebilir! Galatasaray’da ise müthiş bir iç savaş var, yönetim şampiyonluğun daha tadını çıkaramadan mahkeme kapılarında ve biraz da zor durumda gibi. Diğer 14 kulüpten ise hiç ses seda yok, onlar tam bir seyirci. Kendi yağlarıyla kavrulma mücadelesindeler ama onların da çoğu büyük maddi sıkıntıda. Yani kulüplerdeki ön görünüş adeta içler acısı. Bu arada alt ligler mi? Onlar zavallılar ve durumları içler acısı. Kapanan mı? İcralarda sürünen mi? Ne sıkıntı varsa onlarda ama hiç haberiniz oluyor mu? Sadece Cumhuriyet Spor’da o kadar. Yazık çok yazık. Düşen Bursaspor’un iki hocası ile de bire bir görüştüm, bana anlattıkları inanın içler acısı ki, bu takım birkaç yıl evvel Süper Lig şampiyonu olmuştu. Teknik direktörler ise adeta dönme dolaba binmişler ve kulüpleri tek tek dolaşarak turlarını tamamlayıp sonra diğer kulübe transfer oluyorlar! Komik bir durum, çaresi var ama kim çözecek? Bu arada TFF’nin yan kurulları hâlâ meydanda yok, bu ne demek? TFF Başkanı’nın demek ki bir ekibi falan yokmuş! Ayrıca söylenen şu: “Başkan 23 Haziran İstanbul seçim sonuçlarını bekliyor, oradan çıkacak neticeye göre yan kurullarını açıklayacak.” Öyle ya başkan müteahhit. Önce durumu kontrol etmesi gerek, zira onun ve onun gibi işadamlarının kulüp veya TFF başkanlık işlerine girme sebepleri çok belli ki, bu yıllardır da aynen devam etmiyor mu? Sebep popülarite. Sonrası mı? Bana ne! Kulüp başkanları için de aynı durum mevzu bahis değil mi? Onlar da geliyorlar, önce medyada popülariteleri artırıyorlar, hatta magazin sayfalarında da boy boy fotoğraf veriyorlar, bu fotoğraflar ve haberler skandal dahi olsa, haber haberdir felsefesi onlar için daha geçerli, ama yine arada bir ezeli rakiplerine çatmalar falan filan. Bırakıp giderken, aslında çoğu adeta kaçarken ayrıca hiçbir hesap verme müeyyideleri yok. Gelen ödesin. Bu arada Digiturk de ultimatomu vermiş. Bu yıl öyle abuk paralar yok zira futbolunuzda kalite yok. Dolayısıyla seyirci ve izleyen de yok. Kutular hep iade oluyor, doğru dürüst izleyen olmayınca reklam da yok, o zaman da Katarlı aptal mı? “Eski paralar yok başınızın çaresine bakın” diyor, haksız mı? TFF Başkanı, şimdi tüccarına kredi vererek rahatlatan ticaret bakanı gibi kulüplere Ziraat Bankası’ndan kredi alma peşinde. Hadi aldın krediyi, sonra bu kulüpler bu paraları nasıl ödeyecek? Hep birlikte göreceğiz, yaşayacağız. Nasıl mı? Benim tahminim şöyle, plazalar, sosyal tesisler vb. hazır, mecburen bunları teminat olarak verecekler, zira bankalar başka türlü asla kredi vermez. Ondan sonrası mı? Düşünmek dahi istemiyorum. Özetin özeti; Allah Türk futbolunun sonunu hayır etsin.
Yazarın Son Yazıları
Değerli okurlarım, bugün futbol yazısı yok. Neden mi?
Tarihi sınavdayız
Sınıfta kaldık
Derhal istifa
Vur abalıya!
TFF Başkanımıza soruyorum
Başakşehir Futbol Kulübü’nü dikkatle takip ediyorum. Her sezon başa oynuyor ve de bunun yanında her yıl Avrupa kupalarında başarılı sonuçlar alarak ülkemizin yüz akı oluyor. Ligimizde bu yıl da en büyük favorim Başakşehir. Okan Buruk futbolculuğundan beri çok takdir ettiğim bir hoca. G.Saray’ın altyapısında yetişen, çok başarılı bir futbol yaşantısından sonra soyunduğu hocalık dönemine yine başarıyla devam etmekte. Bu yıl ekibiyle şampiyonluğu göğüslerse kimse şaşırmamalı.
Türk futbolunun çok değerli eski futbolcusu, FIFA kokartlı dünyaca ünlü hakemi, eski MHK başkanı ve TFF yönetim kurulu üyesi Hilmi Ok ağabeyimizi maalesef kaybettik.
Sevgili futbolseverler gerçekten Türk futbolundaki bu perişanlığa, hatta biraz ağır olacak ama yozlaşmaya, kalitesizliğe, kavgalara, ayrışmalara dur diyecek yok mu? Futbolumuz neresinden tutarsan tut elinde kalıyor.
Uzun yıllar Fenerbahçe’de, sonra da PTT ve Ankaragücü’nde futbol oynayan, milli takım formasını giyen, rahmetli Yılmaz Yücetürk Hocam canım kardeşim, futbolu bıraktıktan sonra Almanya’ya gitmişti. Köln Spor Akademisi’ni bitirmiş, Almanya Futbol Federasyonu Başkanlığı tarafından kendisine Bundesliga takımlarının antrenman sistemleri üzerinde tez hazırlama görevi verilmişti. İşte o günlerde ben de TFF Başkanı olmuştum. İlk iş olarak Almanya’dan onu alıp getirip, TFF Araştırma, Planlama, Eğitim, Denetim (APED) Başkanı yapmak olmuştu. Yanında da başta Tamer Güney Hocam ve futbol akademisyenleriyle müthiş bir ekip kurmuştum. Neden bu eski anıdan başladım? Bu hafta Kırklareli, F.Bahçe kupa maçı dolayısıyla adeta bir bayram havası yaşamıştı. F.Bahçe’yi seyretmek için civar il ve ilçeler dışında, komşu ülkelerden dahi yüzlerce insan Kırklareli’ne akın etmişti. Esnafın yüzü gülmüştü. İşte sevgili okurlarım futbolun gülen güzel yüzü budur. Ama biz ne yaptık, bu gülen yüzü nefret ve hiddete dönmüş bir yüz haline getirdik. Artan bir şekilde de devam ettiriyoruz. Allah sonunu hayır etsin!
Değerli okurlarım, köşemde her hafta yazılarımın çoğunda kesinlikle şu önemli konu hep yer alır. TFF Kanunu’nu tam özerk hale getiremez, özerk federasyonun yönetmelikleri bilinçli bir şekilde düzenleyemez.
Değerli okurlarım, inanın yıllardır Türk futbolunun içindeyim. Ancak ülkemizde 25 senedir, bilhassa son yıllarda daha da artan bir şekilde, futbolumuzun bu kadar ayağa düştüğü, kalitesizleştiği, insanları birbirine düşürdüğü, ekonomik açıdan da iflasa götürdüğü bir dönemi hiç görmemiş, yaşamamıştım...
Sayın Spor Bakanımız Süper Lig kulüplerini toplayarak bir çalıştay başlattı.
Bu benim başlığım değil. İlk lisansını 1970’te alıp futbola başlayan, sonra kaleci olarak başta Fenerbahçe ve Rizespor olmak üzere 12 yıl profesyonel liglerde, 4 yıl da amatör ligde oynayan, şu anda da amatör kümede Küçükyalı-Örnekspor’da fahri olarak teknik direktörlük yapan, UEFA-A lisanslı teknik direktör ve kaleci antrenörü, bir futbol misyoneri Alpaslan Tekin’in sözü bu.
Değerli okurlarım her hafta bu köşemde sizlere elden geldiğince, Türk futbolunu yönetenler ve de kulüplerimizle ilgili, kişisel görüşlerimi aktarıyor, onlara bazı tavsiyelerde bulunuyorum, bugün ise bu gündemin dışına çıkmak istiyorum. Bence şu sıralarda ülkemizde futboldan çok daha önemli husus, Türk gençliğinin eğitim sorunudur. Kitabımla ilgili yüzlerce okula, üniversiteye gittim, gitmeye devam ediyorum, edeceğim de.
Mustafa Kemal Ulusu
Galatasaray’sız Milli Takım
Futbol başladı da!
Süper Ligimiz ve kalitesi
Kulüpler Birliği ne iş yapar?
Süper Lig başlarken
Türkiye’de artık futbol konuşulacak!
Neden biz böyleyiz?
Türk Futbolu’ndan manzaralar!
Yeni MHK hayırlı olsun
Sayın Spor Bakanımın dikkatine
İstanbul’un yeni Başkanı
TFF ve kulüplerin durumu
Neden biz böyleyiz?
Nereden, nerelere geldik!
TFF seçimi mi?
Fatih Hoca’ya açık mektup
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı
Her şey güzel olacak