Bence bu haftanın en flaş haberi, F.Bahçe’nin altyapısı için ilanla yabancı antrenör aramasıdır. Evet, bilmeyenler de duysun. Demek ki F.Bahçe,Türkiye’de, gençlerini teslim edeceği bir “altyapı uzmanı” hocanın olmadığını açıkça beyan ederek yabancı çalıştırıcı getirmek istiyor. Bir dönem Beşiktaş’ta beraber çalıştığım değerli kardeşlerim Serpil Hamdi Tüzün ve Adnan Dinçer hocalarımızla yarattığımız o harika genç takım futbolcularını ve sonradan da onların oluşturduğu süper profesyonel ekiple, 10 altın yılını yaşayan Beşiktaş’ı hatırladım ve çok hüzünlendim. Bunun yanında yalnız Beşiktaş mı? G.Saray’ın o muhteşem şampiyonluklarıyla, UEFA ve Süper Kupa başarılarını yaratan o takımdaki genç oyuncuların mimarı Ali Yavaş, Cevat Güler ve Bülent Ünder unutulur mu? Ama tabii ki Mustafa Denizli ve Fatih Terim’in de desteği unutulmaz. Trabzon’un o muhteşem genç takımının yaratıcıları A. Suat Özyazıcı, Özkan Sümer ve Sadi Tekelioğlu hocalar nerede şimdi? Hele o devirlerin yenilmez armadası Beşiktaş genç takımını Türkiye şampiyonalarında yenen tek takım Bursaspor’un müthiş hocası Hasan Bora unutulur mu? Bu ve benzerleri daha birçok genç takım hocaları o yıllarda yıldız isimleri Türk ve Avrupa futboluna kazandırmışlardı. Bu arada bir şey dikkatinizi çekti mi? Milyonların F.Bahçe’sinin altyapısından tek hoca ismi aklıma gelmedi, enteresan değil mi? Zaten F.Bahçe altyapısından son 20 yılda çıkıp A takıma yükselen kimi hatırlıyorsunuz? Şimdi Ali Koç baktı ki olmuyor, yurtdışından altyapıya hoca arıyor, haksız mı? Hadi F.Bahçe’liler tartışın bakalım! Şimdi de sizlere soruyorum? Son 10 yılda 4 büyük kulüpten aklınıza bir altyapı hocası ismi geliyor mu? Gelmez, zira o A Takımdan evvel oynanan genç takım maçları bitti. Kulüplere sırf popülariteleri ve sadece şampiyonluğu düşünen başkan tipleri geldiği için altyapılarını bitire bitire bu günlere geldiler. Sonu ne mi oldu? Dikkat! Kulüpler Birliği Başkanımızın itirafıyla yazıyorum: “Deniz bitti kara göründü.” Ama futbolumuz o kadar dibe vurdu ki, bize karada da ekmek maalesef artık yok.
Gelelim TV yayınlarına. Yayıncı kuruluş kulüplere resti çekti ve ödemeleri durdurdu, bu sene için de fiyatlarını düşürerek adeta Türkiye’den kaçma sinyallerini verdi. Adamlar haklı, ben dahi Digiturk’te Süper Lig maçlarını iptal ettikten sonra kim iptal etmez ki? Ayrıca bildiğim ve tanıdığım tüm restoranlar ve kafeler maç yayınlarını hep iptal ettiler. Haydi altyapı, üstyapı hepsini de bir yana bırakalım ve bugüne gelelim. Bankalarımız 2 yıl ödemesiz 5 yıllık kredileri, ipoteklerini alıp kulüplere verdi ya, oh artık tüm sıkıntılar bitti. Öyle ya 2-3 yıl sonra başkanlığı devredersin tüm şahsi sorunun da biter. Türk futbolu onların umurunda mı? Yazık ülkemizin bu sıkıntılı yıllarında taraftarların verdiği o maç ve yol paralarına çok yazık. O vefalı kulüp taraftarlarına çok ama çok yazık. Ama bakıyorum TFF Başkanı’na, kulüp ve Kulüpler Birliği Başkanlarımıza, ağızlarından adeta bal damlıyor. Yürüyün sayın başkanlar ve TFF Başkanımız yürüyün, sizi valla arkanızdan kimse tutamaz!
Türk Futbolu’ndan manzaralar!
Yazarın Son Yazıları
Değerli okurlarım, bugün futbol yazısı yok. Neden mi?
Tarihi sınavdayız
Sınıfta kaldık
Derhal istifa
Vur abalıya!
TFF Başkanımıza soruyorum
Başakşehir Futbol Kulübü’nü dikkatle takip ediyorum. Her sezon başa oynuyor ve de bunun yanında her yıl Avrupa kupalarında başarılı sonuçlar alarak ülkemizin yüz akı oluyor. Ligimizde bu yıl da en büyük favorim Başakşehir. Okan Buruk futbolculuğundan beri çok takdir ettiğim bir hoca. G.Saray’ın altyapısında yetişen, çok başarılı bir futbol yaşantısından sonra soyunduğu hocalık dönemine yine başarıyla devam etmekte. Bu yıl ekibiyle şampiyonluğu göğüslerse kimse şaşırmamalı.
Türk futbolunun çok değerli eski futbolcusu, FIFA kokartlı dünyaca ünlü hakemi, eski MHK başkanı ve TFF yönetim kurulu üyesi Hilmi Ok ağabeyimizi maalesef kaybettik.
Sevgili futbolseverler gerçekten Türk futbolundaki bu perişanlığa, hatta biraz ağır olacak ama yozlaşmaya, kalitesizliğe, kavgalara, ayrışmalara dur diyecek yok mu? Futbolumuz neresinden tutarsan tut elinde kalıyor.
Uzun yıllar Fenerbahçe’de, sonra da PTT ve Ankaragücü’nde futbol oynayan, milli takım formasını giyen, rahmetli Yılmaz Yücetürk Hocam canım kardeşim, futbolu bıraktıktan sonra Almanya’ya gitmişti. Köln Spor Akademisi’ni bitirmiş, Almanya Futbol Federasyonu Başkanlığı tarafından kendisine Bundesliga takımlarının antrenman sistemleri üzerinde tez hazırlama görevi verilmişti. İşte o günlerde ben de TFF Başkanı olmuştum. İlk iş olarak Almanya’dan onu alıp getirip, TFF Araştırma, Planlama, Eğitim, Denetim (APED) Başkanı yapmak olmuştu. Yanında da başta Tamer Güney Hocam ve futbol akademisyenleriyle müthiş bir ekip kurmuştum. Neden bu eski anıdan başladım? Bu hafta Kırklareli, F.Bahçe kupa maçı dolayısıyla adeta bir bayram havası yaşamıştı. F.Bahçe’yi seyretmek için civar il ve ilçeler dışında, komşu ülkelerden dahi yüzlerce insan Kırklareli’ne akın etmişti. Esnafın yüzü gülmüştü. İşte sevgili okurlarım futbolun gülen güzel yüzü budur. Ama biz ne yaptık, bu gülen yüzü nefret ve hiddete dönmüş bir yüz haline getirdik. Artan bir şekilde de devam ettiriyoruz. Allah sonunu hayır etsin!
Değerli okurlarım, köşemde her hafta yazılarımın çoğunda kesinlikle şu önemli konu hep yer alır. TFF Kanunu’nu tam özerk hale getiremez, özerk federasyonun yönetmelikleri bilinçli bir şekilde düzenleyemez.
Değerli okurlarım, inanın yıllardır Türk futbolunun içindeyim. Ancak ülkemizde 25 senedir, bilhassa son yıllarda daha da artan bir şekilde, futbolumuzun bu kadar ayağa düştüğü, kalitesizleştiği, insanları birbirine düşürdüğü, ekonomik açıdan da iflasa götürdüğü bir dönemi hiç görmemiş, yaşamamıştım...
Sayın Spor Bakanımız Süper Lig kulüplerini toplayarak bir çalıştay başlattı.
Bu benim başlığım değil. İlk lisansını 1970’te alıp futbola başlayan, sonra kaleci olarak başta Fenerbahçe ve Rizespor olmak üzere 12 yıl profesyonel liglerde, 4 yıl da amatör ligde oynayan, şu anda da amatör kümede Küçükyalı-Örnekspor’da fahri olarak teknik direktörlük yapan, UEFA-A lisanslı teknik direktör ve kaleci antrenörü, bir futbol misyoneri Alpaslan Tekin’in sözü bu.
Değerli okurlarım her hafta bu köşemde sizlere elden geldiğince, Türk futbolunu yönetenler ve de kulüplerimizle ilgili, kişisel görüşlerimi aktarıyor, onlara bazı tavsiyelerde bulunuyorum, bugün ise bu gündemin dışına çıkmak istiyorum. Bence şu sıralarda ülkemizde futboldan çok daha önemli husus, Türk gençliğinin eğitim sorunudur. Kitabımla ilgili yüzlerce okula, üniversiteye gittim, gitmeye devam ediyorum, edeceğim de.
Mustafa Kemal Ulusu
Galatasaray’sız Milli Takım
Futbol başladı da!
Süper Ligimiz ve kalitesi
Kulüpler Birliği ne iş yapar?
Süper Lig başlarken
Türkiye’de artık futbol konuşulacak!
Neden biz böyleyiz?
Türk Futbolu’ndan manzaralar!
Yeni MHK hayırlı olsun
Sayın Spor Bakanımın dikkatine
İstanbul’un yeni Başkanı
TFF ve kulüplerin durumu
Neden biz böyleyiz?
Nereden, nerelere geldik!
TFF seçimi mi?
Fatih Hoca’ya açık mektup
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı
Her şey güzel olacak