Sevgili Beşiktaşlılar. Fikret Orman’ın kulübe verdiği çok büyük maddi, manevi ve teknik konulardaki zararlardan sonra, göreve büyük bir cesaretle gelen yeni yönetimin işi gerçekten çok zor. Bence şampiyonluk vaatlerinden çok, kulübün kısa ve uzun vadeli plan-projelere ihtiyacı var. Ama üzülerek bakıyorum ki, sayın Başkan ve değerli yönetici kardeşlerim futbol takımıyla yatıp, futbol takımıyla kalkarak biraz yanlış yapıyorlar. Tabii şampiyonluk güzel şey. Getirisi de büyük ama bu şartlarda şampiyonluk o kadar zor ki. Neden mi? Takımında ne kalede, ne geride, ne orta sahada ne de forvette maça adını koyacak, karşılaşmayı alıp götürecek, üstün klasta futbolcun yok denecek kadar az. Sadece ve sadece özveriyle canla başla oynayan yaşlı Atiba ile bir de yaşlı Gökhan var. Biraz da yaşlı Caner ama o da elinde her an patlayacak bir bombayla oynuyor. Ne zaman ne yapacağı belli değil.

40-50 bin kişilik seyirciye oynayan, milyonlarca da taraftarı olan ve de güçsüz bulduğu bir takımda, hocamızdan bundan iyisini beklemeyin, yanılırsınız. Hocamız, 80 milyon taraftarı olan Türk milli takımının başındayken de, aynı büyük sıkıntıları ve başarısızlıkları yaşamış ve istifa etmemiş miydi?

Güçlü takım, kaliteli, güçlü futbolcu ve çok tecrübeli hocasıyla olur. Zira “İyi futbol, iyi futbolcu ve iyi hoca ile oynanır” sloganı boşuna söylenmemiştir. Şapkamızı önümüze koyup iyi düşünüp ona göre karar verip yönümüzü çizmek gerekir.

Yönetime ve başkanım sayın Çebi’ye bu sütunlarda daha önce uzun uzun tavsiyelerde bulunmuştum. İnşallah dikkate alarak değerlendirirler. En önemlisi şudur: Beşiktaş bünyesinden veya dışardan çok güçlü futbol akademisyenlerini bulup acilen Beşiktaş Araştırma, Planlama, Eğitim ve Denetim Başkanlığını Türkiye’de hemde ilk defa bir kulüpte kurma başarısını göstermelidirler.

Bu ekibe tüm maddi ve manevi imkânlar verilerek, adeta bir uzay üssü gibi çalışmaları sağlanarak, kulübümüzün ilk 3, sonra da 5 ve 10 yıllık reform paketleri hazırlattırılmalı ve de cesaretle uygulanmalıdır.

Kurtuluş buradadır, aksi halde günü kurtarıp aman şampiyon olalım, seyirciye sempatik gözükelim mantığı ile giderlerse, belki Fikret Orman’ın yakaladığı birkaç şampiyonluğu görebilirler. Ama sonrasını hiç temenni etmem. Orman’ın şampiyonluklarının nasıl çabuk unutulduğunu, nasıl adeta kaçar gibi gittiğini de hatırlasınlar. Yeter ki siz bu dediklerimi yaparak, taraftarımıza güzel bir proje sunun. Bu reçete ağır olabilir ama bizi o vefakar ve cefakar büyük taraftarımız nasıl 16 sene beklediyse, size de güvenip birkaç sene sabırla beklerler. Sizler de aynen rahmetli Mehmet Üstünkaya, Gazi Akınal ve Süleyman Seba gibi minnetle anılır ve unutulmazsınız. Bunu çok Avrupa takımı yaptı ve semeresini de gördü. Bunları yapmazsanız, iyi niyetlerine rağmen, sadece popülariteye oynayan, Seba’nın ardından gelen başkanlar gibi, görev bittikten sonra maçlara dahi gidemezsiniz. Bu da çok acı ve çok üzücüdür. Ben, hâlâ sayın Çebi ve değerli yönetici arkadaşlarına çok güveniyorum. Ama lütfen akil Beşiktaşlı ben ve benim gibi değerli Beşiktaşlı duayen ağabeylerini de dinlesinler. 2020 yılı inşallah büyük Türk milletine sağlık, mutluluk ve başarılı günler getirsin.

Not: Hilmi Türkay kardeşime başsağlığı diliyorum. Değerli babası nurlar içinde yatsın. Allah rahmet eylesin, sabırlar versin.