Eyvah!.. İhracat Arttı...
Mustafa Sönmez
Son Köşe Yazıları

Eyvah!.. İhracat Arttı...

05.09.2011 04:00
Güncellenme:
Takip Et:
\n

\n

Kısa adı TİM olan Türkiye İhracatçılar Meclisi, her ayın başında olduğu gibi geride bırakılan ayın ihracat verisini açıkladı. TİMe göre, ağustos ayında ihracat 11 milyar doları aştı, yılın ilk 8 ayında da 88.5 milyar dolara ulaşıldı. Yine TİMe göre, ihracatın yıl sonunda, 2008 yılında elde edilen 132 milyar doları aşması muhtemel. Son 12 aylık dönemde bir önceki 12 aylık döneme oranla yüzde 17.5 artışla 129.6 milyar dolarlık ihracat yapılmıştı. Sorunlara çözüm üretmekten çok laf üretmekle ünlü Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da bu rekor ihracatın, Şeker Bayramı, Zafer Bayramı ile birlikte üçüncü bayramı yaşattığını belirterek Bu rekor yıl sonunda yeni rekor kırılacağının kanıtıdır diyordu.

\n

Buraya kadar iyi hoş da hem TİM, hem Çağlayan bu ihracatın karşılığında ne kadar ithalat yapıldığından dem vurmuyorlar. Tek yüzlü madalyon nerede görülmüş ki!.. Ağustos ihracatı yüzlerini güldürüyor, ya ithalat?

\n

Ağustos ithalatı, eylül sonunda açıklanacak. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 55 dolayında gerçekleşirse, ağustos ithalatı da 20 milyar doları aşmış olmalı. Dolayısıyla, ihracat artmış, ama ithalat da artmış ve ortada yine devasa bir dış ticaret açığı var. Ve o dış ticaret açığı turizm vb. döviz gelirleriyle kapatılamadığı için yine ortada yürek hoplatan devasa, milli gelirin yüzde 8-9una ulaşan bir cari açık var.

\n

Türkiye öyle garabet bir ülke haline getirildi ki her ihracat artışı, yazının başlığında belirttiğim gibi Eyvah!.. çektiriyor. Eyvah, çünkü ihracattaki her artış, ancak daha fazla ithalatla mümkün oluyor. Çünkü ihracat, ithalat bağımlısı. Bunu da uzun yıllardır adına Dahili İşlem Rejimi dedikleri bir sistemle yapıyorlar. Nedir o? Hatırlatalım: Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ihracat destekleniyor görünüyor. Sistem, ihraç edilecek ürünlerin imalatında kullanmak amacıyla yurtdışından temin edilen girdilerin, makine-teçhizatın, gümrükte vergi ödenmeksizin ithalatına izin veriyor. Yani otomobilden giyime, gıdadan demir çeliğe, ihraç taahhüdüyle yapılan ithalat, yurda vergisiz sokuluyor. Yakın zamana kadar bu sistemle yapılan ithalat, ihracat ve sektörel gelişimi Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) açıklıyordu ve oradan görülüyordu ki, bu sistemle ihracatın üçte ikisi yapılıyor. Ama şimdi o verileri Bakan Çağlayan yayımlatmıyor. Bir kez daha bu sütunda Dahili İşlem Rejimi verileri yayımlansın diye talepte bulunmuştum. Duymazlıktan gelindi. AKP rejiminin sansürcü anlayışı bu hücrelere kadar sinmiş, Çağlayan da bu kervana katılmış. O veriler yayımlandığında ihracat artarken neden eyvah çekildiği anlaşılacaktır. Çünkü görülecektir ki giyim ihracatçısı Türkiye ihraç ürünü tişörtte bile yüzde 50-60lara ulaşan ithal girdi kullanıyor. Kumaşı, ipliği, aksesuvarı bile ithal eder duruma gelmiş... O veriler yayımlansa görülecektir ki otomobil ihracatçısı görünen Türkiye, yüzde 70lere varan ölçüde ithal girdi ile ihraç malı üretiyor!.. Elektronikte, kimyada bu oranlar yüzde 95lere kadar çıkıyor.

\n

***

\n

TİM Başkanı, ağustostaki kur değişiminin, ihracatı ivmelendirdiğini savunmuş. Olabilir, olmayabilir de. Ama, Türkiye öyle ithalat morfinmanı yapıldı ki kur artışının net ihracatı sıçratmasını ve kısa sürede ithalatta radikal düşüşlere yol açmasını kimse beklemesin. İthalatın yıktığı ara malı üretiminin hemen canlanacağını kimse beklemesin. Ya da bu geçici duruma güvenerek ithal ikameci yatırımlara gidileceğini kimse beklemesin.

\n

İthalata bağımlı ihracat yapısından çıkılması, göstermelik, kozmetik önlemlerle mümkün değil. Sıcak paraya bağımlı büyüme modelinden köklü bir paradigma değişikliği ile çıkmak gerekiyor. Her şeyden önce, makro politikalarda sanayi malı ihracatının, büyük kent rantına, özelleştirme avantasına yatırımdan daha çekici hale getirilmesi gerekiyor ki yatırımlar yeniden sanayiye yönelebilsin.

\n

Asyanın ucuz emek avantajlı sektörleriyle dibe doğru yarışmak yerine, sanayide yüksek katma değerli sektörlere yönlendirme gerekiyor ki yoksullaştıran ihracattan kurtulabilelim. İhracatta rekabet gücü kazanmak için kamunun, verimliliği yükseltecek eğitim ve başta enerji olmak üzere altyapı yatırımlarında, daha aktif olarak rol alması gerekiyor.

\n

Bunların yanında gerçekçi kur politikasından uzaklaşılmaması, başta tüketim malları olmak üzere, yurtiçinde üretilen ve üretilmesi mümkün malların ithalatını kısmak, enerjide yerli kaynaklara yönelmek gerekiyor. Ürün farklılaştırmanın yanında yeni pazarlarda daha fazla etkili olmak, dolayısıyla AB pazarına bağımlılıktan kurtulmak da şart.

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Sadece Sen mi Mağdursun, Bra?*

Devamını Oku
04.03.2013
Çakma İhracatın Naylon Kahramanları

Devamını Oku
02.03.2013
AKP-PKK: Olmayacak Duaya Amin!.

Devamını Oku
01.03.2013
Kelebeğin Rüyası ve Mükellefiyet...

Devamını Oku
25.02.2013
3x5 Hedefi: Hoş, Ama Boş...

Devamını Oku
23.02.2013
Kürt Düğümü: Kim Çözer, Kim Çözemez (2)

Devamını Oku
22.02.2013
Kürt Düğümü: Kim Çözer, Kim Çözemez (1)

Devamını Oku
20.02.2013
Yabancıların Kazanç Transferi 120 Milyar $

Devamını Oku
18.02.2013
Dış Sermaye Kalitesiz, Ya Yönetim?

Devamını Oku
16.02.2013
Cari Açıkta Altın Pişkinlik!..

Devamını Oku
15.02.2013
Terörü Finanse Etmişsin... Mülga!..

Devamını Oku
13.02.2013
Devlet Raporunda Gelir Uçurumu...

Devamını Oku
11.02.2013
Biz, Kendi Söküğünü Dikemeyenler...

Devamını Oku
09.02.2013
Aç Tavuğun Kürt Petrolü Rüyası (2)

Devamını Oku
08.02.2013
Aç Tavuğun Kürt Petrolü Rüyası (1)

Devamını Oku
06.02.2013
Bir Türk-Kürt Federasyonu Rüyası...

Devamını Oku
04.02.2013
TÜİK'ten Yanıt: Altın mı, Ne Altını?

Devamını Oku
02.02.2013
Yüzde 1'in Sömürüsü Anadili mi Seçiyor?..

Devamını Oku
01.02.2013
Ne Yüzde 1'i, Yüzde Yarımın Türkiyesi...

Devamını Oku
30.01.2013
SGK: Çalışan Azaldı, TÜİK: Arttı...

Devamını Oku
28.01.2013
Tüccarlaşmadan Kültür Üretmek...

Devamını Oku
26.01.2013
24 Ocak: Neoliberal 'Yık-Yap'ta 32 Yıl...

Devamını Oku
25.01.2013
Vadeler Kısalıyor, Burunlar Uzuyor...

Devamını Oku
23.01.2013
Dışarıya Türk Yatırımı: Neyin Nesi?

Devamını Oku
21.01.2013
Paris'teki Kan, Irak'taki Petrol... (2)

Devamını Oku
19.01.2013
Paris'teki Kan, Irak'taki Petrol... (1)

Devamını Oku
18.01.2013
Bütçe Başarısız Umut, Büyümede...

Devamını Oku
16.01.2013
Gıdada Fahiş Kâr Kimin Umurunda?..

Devamını Oku
14.01.2013
Nar Tanesi Vurgun Senesi

Devamını Oku
12.01.2013
Dış Sermayenin Altında Kalmak...

Devamını Oku
11.01.2013
Dış Sermaye ve AKP'li Son 10 Yıl

Devamını Oku
09.01.2013
Cepte Görgüsüzlük ve İnternet Erişimi...

Devamını Oku
07.01.2013
Sorarsın da, Cevap Alabilir misin?

Devamını Oku
05.01.2013
Medyada Geçen Yıl ve Bu Yıl...

Devamını Oku
04.01.2013
En Mağdurlar: İşsiz ve Güvencesizler...

Devamını Oku
02.01.2013
Ücretli Sınıf: 'Senede Bir Gün'

Devamını Oku
31.12.2012
Üretici Sahipsiz, Tarım İnişte...

Devamını Oku
29.12.2012
Tüketici Tedirgin, İhracatçı Bezgin...

Devamını Oku
28.12.2012
İnşaat Yorgun, Sanayi Pusulasız...

Devamını Oku
26.12.2012
2012'nin Sınıfsal Bilançosu (1) Finans Sermayesinin İşleri Tıkırında

Devamını Oku
24.12.2012