\n

Bir ülke gösterin bana, bir ülke!..\n

Ordusunun nerdeyse yarısı hapiste olsun, yazarların, gazetecilerin yüzlercesi, bilimcilerin, düşünürlerin, yurtseverlerin pek çoğu...\n

Böyle bir ülke uygar dünyada yok!..\n

Nasıl şaşmıyorsunuz, nasıl susuyorsunuz, nasıl bütün bu acıları içinize çekiyorsunuz?\n

Amiralinden, orgeneralinden, genelkurmay başkanından say sayabildiğin kadar!..\n

Hepsi içerde yatıyor, hücrelerde, koğuşlarda...\n

Mahkemeler çalışıyor, savcılar, emniyetçiler, görevliler çalışıyor. Aylar, yıllar geçiyor. Yargıdan ses çıkmıyor. Mahkemeler sürüp gidiyor aylar aylar ötelere... İçeri atılanlar bekliyor, onların eşleri, çocukları bekliyor. Adalet artık bir karar versin diye!..\n

Suçlular mı, değiller mi?\n

Sanıklar bağırıyor: “Söyleyin bana suçum ne? Ne yaptım da cezalandırılıyorum?”\n

Yanıt yok!..\n

Çankaya suskun, Başbakan suskun bu konuda! Diyecekleri bir şey yokmuş gibi!.. Adalet görevini yapıyor, diyorlar. Ama sorumlu savcılar, yargıçlar bir türlü sonuca varamıyor. Yıllar geçip gidiyor. İnsanlar acılar çekiyor. Bir mahkûmiyet yok, hepsi tutuklu ya da gözaltında, ama birkaç gün, bir iki ay değil, üç yıl dört yıl...\n

Garip bir ülkede yaşıyoruz. Oysa anayasası var, yasaları var. Ama uygulanıyor mu, orası karanlık! Sen şüphelisin, öyleyse bir suç işlemişsindir, çek aylarca cezanı!..\n

Halk seni milletvekili seçmiş, ama hâlâ hapistesin! Halk, suçlanan kişilere bakıp düşünmekte, neden bu adamlar hapislerde, suçları ne, bildirsinler bize de anlayalım diyor. Sus diyorlar, aman sus, fazla konuşma!.. Bilge adamlar bile söylemiş, “Susmak büyük erdemdir” diye.\n

Ne Fransa’da, ne İngiltere’de, ne Almanya’da ne de herhangi bir uygar ülkede böyle bir şey olmaz, olamaz. O ülkelerin anayasası, yasaları vardır. Titizlikle uygulanır. Toplumun mutluluğu, huzuru böyle yaşatılır. Ama bizde tam tersi...\n

Yazıklar olsun!..