Bir Cumhuriyet Değeri: Dilhan Ege Eryurt - Prof. Dr. Erhan KARAESMEN
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Bir Cumhuriyet Değeri: Dilhan Ege Eryurt - Prof. Dr. Erhan KARAESMEN

03.09.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bilim ve teknoloji tarihinde benzeri görülmemiş çok güçlü ve yaygın bir bilgi depolamasının “Google” oluşumu tarafından yapıldığı biliniyor. Sahip olduğu çok ileri elektronik teknoloji olanaklarıyla ve olağanüstü mali gücüyle Google öğrenim ve araştırma alanlarının günümüzdeki en güçlü dayanaklarından birini oluşturuyor.

Bu devasa kuruluşun bilim –teknoloji, sanat-kültür, sosyal bilim-ekonomi yani kısaca uygarlığın gelişmesinde yer almış tüm etkinlik alanlarının tarihine yönelik saygılı ve anlamlı çalışmalar yaptığı da biliniyor. Karalama Defteri” veya “Çizimlemeler” (Doodle) olarak bilinen ince esprili bir yaklaşımla uygarlık tarihinin biraz gölgede ve kıyıda köşede kalmış ayrıntılarına da ışık tutulmasına yardımcı olunuyor.

2020 Karalama Defteri” çizimleri arasında Türk Bilim Tarihi’ni de ilgilendiren bir mutlu olaya da yer verildi. Çok prestijli NASA kuruluşunun çeşitli birimlerinde astrofizik bilim dalının matematiksel gelişmesini katkıda bulunmuş olan büyük bilim kadını Prof. Dilhan Ege (Ezel/Eryurt) de bu karalama defterinin başarılı bir çizimini oluşturdu.

Bu olay sadece Türkiye’de değil, dünyanın bilim merkezlerinde de ilgi çeken bir hatırlatma işlemi olarak alkışlandı. Doodle”ın ilgili ekibinin sorumluları Google’ın Avrupa çalışanı bir yakınımızla kurduğu temasta Dilhan Ege ile yapılmış zevkli ve anlamlı hatırlatmanın uluslararası ilgi çekmiş olmasından duyulan memnuniyeti dile getirilmişlerdir.

ALANINDA ÜN SAHİBİ

Dilhan Hoca astrofizik alanında ve onun matematiksel bağlantılı konularında dünyada sahip olduğu büyük saygınlığın yanı sıra ülkemizde de Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) camiasındaki yılları boyunca da çok sevilen ve saygı duyulan/gören bir hoca ve yönetici olarak hep hatırlanacaktır. Ancak, benim Dilhan Hoca ile olan yakınlığımın çok farklı özellikleri bulunuyordu. Yazının sonraki satırlarında bunlara yer verilecektir.

KUVVETLİ KİŞİSEL BAĞLAR

Ege ailesi ile benim ailemin Cumhuriyetimizin ilk dönemlerine kadar giden çok köklü bir yakınlığı vardı. Büyük Atatürk’ün, topraklarımızın müstevliden temizlenişinden sonra ve yeni/uygar bir toplum yaratma heyecanı içinde her yaştan on beş milyon genç oluşturma arayışının bir ürünü olarak gelişmenin teknik ve ekonomik temellerini sağlamak üzere, çok önem verdiği bir projesi bulunuyordu.

Teknik, sosyal, kültürel pek çok alanda kendini göstermiş kabiliyetli, çalışkan ve vatansever gençlerinin bir bölümünün Avrupa ülkelerine tahsil ya da ihtisas amaçlı gönderilme yoluna gidilmişti. Soyadı yasasının çıkışından sonra Ege ve Karaesmen soyadını alacak iki genç Abidin ve Fikri, eşleri ve büyük çocukları yanlarında olmak üzere Almanya’ya gönderilmişlerdi.

Berlin yıllarının güzel anı ve öykülerini çerçevelediği büyük dostluk iki aile arasında 1928’li yıllardan itibaren doğmuştu. Dilhan, Ege ailesinin Türkiye’de kalan kızıydı. İzmir ve Ankara çocuğu olarak büyüdü. Çok küçük yaşlarımdan itibaren evimizde bir Dilhan harikasından söz edildiğinı hatırlıyorum: Aaa Dilhan sınıf birincisi, ayrıca da matematiği çok kuvvetli, çok akıllı, çok güzel, şimdi kozmografya tahsili yapıyor...” 

Astronomi s
özcüğünün henüz kullanılmadığı dönemde o bilim dalı “kozmografya” olarak adlandırılıyordu. Benim küçük kafamda kozmografyacı Dilhan Abla” olarak canlanan bir sevgili aile yakını vardı. Hayatın akışı içinde çok uzun yıllar sonra sevgili Dilhan Ablamla ODTÜ’de buluşmamız ikimiz için de mutluluk kaynağı olmuştu.

İlk buluşmamızdan hemen sonra gelen ilk yaz tatilinde Dilhan Hoca ile daha sık ve geniş görüşme şansı bulabilme umudu taşımıştım.

Ancak, sevgili ablam hiç ortalığı velveleye vermeden sakin bir şekilde daha önceden de ilişkileri bulunan NASA’ya yeniden gidivermişti. Aya insan” gönderme eylemi çağdaş bilim ve teknolojinin anlamlı bir olgusuydu. Dilhan Hoca o projenin gizli tutulduğu ilk dönemlerinden itibaren olaydaki karmaşık mekanizmaların matematiksel araştırmasında zaten daha önceden görev almıştı.

MAYASINDA CUMHURİYET

Apollo Projesi’nin uygulamaya geçmesiyle birlikte gözlem ve bulguların değerlendirilmesi aşamasında bir üst yönetici olarak yine oradaydı. Benzersiz alçakgönüllülüğü, aileden gelen geniş kültürü ve yaşam terbiyesi onun NASA gibi çok alkışlanacak bir referansı hiç övünç kaynağı yapmaksızın bir kenarda tuttuğunu büyük takdirle gözledik. Bir üstün bilim insanına saygı sunuşu notlarını bitirirken kendi çok değişik yaratıcı zekâsının, ailesi ve özellikle kendisi de çok iyi yetişmiş bir Atatürk dönemi aydını olan Abidin Ege tarafından kuvvetle özendirici destek sağlandığını hatırlatmalıyız.

Abidin Bey’in 1940’larda Dilhan kızına yazdığı yüreklendirici ve özendirici bir mektubu, çok uzun yıllar sonra ODTÜ Matematik Bölümü mezunlarımızdan Melek Şener’in teyzesinin anısına düzenlenmiş bir kız çocuklarını eğitime özendirme toplatısında okuduğunda tüm katılanların dokunaklı heyecan duygusu yaşadığı bilnmektedir.

ÇOK SEVGİLİ DİLHAN ABLA’YA SAYGILARLA...

saltılmış olarak gök bilimi ve uzay bilimi sözcükleriyle betimlemeye çalışılan astrofizik çok ileri ve çapraşık bir dokuya sahip bir bilim dalı olarak bilinir. Dilhan Hoca’nın ülkemizde ve dünyada sahip olduğu büyük saygınlığın matematik çözümlemelerdeki ustalıktan kaynaklandığı bilinirdi.

ODTÜ’nün çağdaş, yenilikçi bir eğitim ve araştırma kurumu olarak kökleşmesinde öncül payları olan iki büyük insanı Dilhan Hoca’nın Türkiye’deki bilimsel ilişkilerinin temel atmasında anlamlı rolleri olduğunu hatırlamalıyız: Erdal İnönü ve Feza Gürsey.

Erdal İnönü genel kamuoyunda sadece önemli bir bilim adamı olduğu için değil, toplumsal sorunlarla da ilgilenmiş sosyal lider olarak hak ettiği bir saygınlık düzeyine ulaşmıştır. Teorik fizik alanının özellikle matematiksel çözümlemeler etkinlik ve işlemlerinin çok önemli bir insanı olarak Feza Gürsey Hoca’nın adı bilim dünyasında bilinirdi.

Ancak, genel kamuoyu dikkatinde yeterince yer almamıştır. Bu, aslında bilim dünyasında özellikle teorik incelemeler, çözümlemeler yoluyla büyük iz bırakmış olan önemli bilim insanlarının bir miktar kaderi gibidir. Benzeri bir oluşum Dilhan Hoca için de kendini göstere gelmiştir.

Türk Bilim dünyasında ve ODTÜ eğitim çevrelerinde Feza ve Erdal hocaların insan olarak çok sevdikleri ve bilim kadını olarak da müthiş saygı duydukları Dilhan Ege ile bilim tarihimizin önemli buluşmalarından birini gerçekleştirmiş oldukları hep hatırlanmalıdır.  Büyük bilim kadını Dilhan Hoca’ya ve benim çocukluk anılarıma kazınmış köklü anılarıyla sevgili Dilhan ablama aramızdan ayrılışının sekizinci yılının yaklaştığı şu günlerde tekrar derin saygılarla.

PROF. DR. ERHAN KARAESMEN

Yazarın Son Yazıları

Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025
Kemalizm karşıtlığının maskesi - Tunay Şendal

Türkiye, 10 Kasım’ın manevi ağırlığı altında, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına yönelik tartışmaların bir kez daha alevlendiği bir kırılma anına tanık olmuştur.

Devamını Oku
19.11.2025
Gözden gönüle akan bir aydın - Mücteba Binici

Veteriner hekim Nihat Köse ile ilk karşılaşmamız, 1988 yılının ağustos ayında Samsun Sahra Sıhhıye Askeri Okulu’nda başladı.

Devamını Oku
19.11.2025
İhanet ve gerçekler - Doğu Silahçıoğlu

1914-1918 Birinci Paylaşım Savaşı’nda İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan işgaline uğrayan Anadolu; Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı döneminde, ardında yayılmacı sömürgecilerin ve Saray’ın durduğu ihanet dolu bir sürece sahne oldu.

Devamını Oku
18.11.2025
Kavramların sosyal yaşamdaki etkisi - İsmail Doğan

İnsanlık bir arada yaşamaya başladığı andan itibaren sosyalleşme doğal bir gereksinim olarak ortaya çıkmıştır.

Devamını Oku
18.11.2025
Masumiyet karinesi - Suna Türkoğlu

Hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan “masumiyet karinesi” veya “suçsuzluk karinesi”, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 38’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz” hükmü ile pozitif hukukta da yer almaktadır.

Devamını Oku
17.11.2025
Çalışma yasalarında değişim gerekli mi? - Dr. Engin Ünsal

Yasalar da canlılar gibi zamanla yaşlanır ve işlevini yapamaz duruma gelir.

Devamını Oku
17.11.2025
KKTC 42 yaşında! - İhsan Tayhani

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 15 Kasım 1983’te dünyaya gelenler, şimdi 42 yaşındalar ve onlar, anne ve babalarından farklı olarak özgürlüklerinin güvencesi olan bir Cumhuriyetin kucağına doğdular.

Devamını Oku
15.11.2025
Erken yaşta okur yetiştirmek - Prof. Dr. Sedat Sever

Edebiyat yapıtları, Montaigne’in belirlemesiyle, “Bizim kendimizin dışına, ötemize gitmemize” kılavuz olan estetik birer uyarandır.

Devamını Oku
13.11.2025
Sosyalizm ve cumhuriyet - Kaan Eroğuz

Neoliberal küreselleşmenin 40 yılı aşkın sürede yarattığı tahribat...

Devamını Oku
13.11.2025
Hukuk devleti mi, yargı devleti mi? - Av. Erol Türk

Hukuk devleti herkesin, devleti yönetenlerin de hukuka bağlı olduğu, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan devlettir.

Devamını Oku
12.11.2025
Ankara Hukuk Fakültesi 100 yaşında - Av. Ahmet AKGÜL

5 Kasım 1925 tarihinde, ilk TBMM binasının toplantı salonunda yapılan törende Ankara’da leyli (yatılı) – nehari (gündüzlü) bir hukuk mektebi açılmıştı.

Devamını Oku
12.11.2025