Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Lozan Temel Bağımsızlık Antlaşmasıdır - Dr. Alev Coşkun
Lozan Antlaşması Türklerin uluslararası temel bağımsızlık antlaşmasıdır. Bu konuda, ileri geri sözlerle bu konuda tartışma yaratılması milli çıkarlara aykırıdır.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, geçen hafta (17.12.2021) yaptığı bir konuşmada Lozan Antlaşması’nın “geçici bir çözüm” olduğunu ileri sürerek gereksiz bir tartışma açtı.
Oysa 24 Temmuz 2023’te 100. yıldönümüne ulaşacak olan Lozan Barış Antlaşması Türkiye’nin ve Türk halkının uluslararası temel belgesidir. Türkiye’nin özellikle Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki çıkarlarını koruyan bu temel antlaşma üzerinde gereksiz tartışma ve kuşku yaratmak hele bugünlerde çok hatalıdır.
İNÖNÜ’YE GÖNDERME
Şentop yaptığı konuşmada, İsmet İnönü’nün, “Bu antlaşmayla Türkiye’ye 100 yıl kazandırdığını” söylediğini öne sürmektedir.
İnönü bu sözü nerede söylemiş? Bu sözü söylerken temel amacı neymiş? Bunları bilmiyoruz. Lozan üzerinde uzun yıllar çalıştım, derinlemesine araştırmalar yaptım. 500 sayfalık bir kitap yazdım (Bkz. Diplomat İnönü, Kırmızı Kedi, 2019). Bu konuda yazılmış yerli ve yabancı eserleri incelemiş araştırmacı bir yazar olarak Lozan Barış Antlaşması’nın yaratıcısı İsmet İnönü’nün böyle bir sözüne rastlamadığımı belirtmek isterim. İnönü böyle bir cümle söylemişse onun da muhakkak bir nedeni ve arka planı vardır.
TBMM Başkanı Şentop, bu durumda iddia ettiği bu sözlerin kaynağını açıklamalıdır.
TBMM Başkanı Şentop, böylesi bir yorumla, Lozan’ın “kalıcı değil geçici bir çözüm” olduğuna işaret etmiş oluyor. TBMM Başkanı tarafından yapılan bu yorum Türkiye’nin milli çıkarları açısından gerçekten çok “vahim”dir. Lozan Barış Antlaşması 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalandı. 98 yıldır Türkiye’nin ulusal çıkarlarını koruyor. Bu antlaşma Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasal ve ekonomik alanda en önemli uluslararası belgesidir. Türkiye’nin Anadolu ve Trakya toprakları üzerindeki egemenliğini tam olarak kuran vazgeçilmez bir bağımsızlık belgesidir.
MONTRÖ VE HATAY
98 yıl önce Lozan Antlaşması imzalanırken Trakya, Marmara ve İstanbul işgal altındaydı. O günün koşullarında boğazlar konusu Lozan’da tam olarak çözülemedi ve çözüm ileriye bırakıldı. 20 Temmuz 1936’da imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi, boğazlar rejimini Türkiye’nin çıkarları yönünde sonuçlandırdı.
Ardından 1939’da Hatay’ın Türkiye’ye kazandırılmasıyla tartışmalı siyasal noktalar tamamlanmış oldu.
Bu nedenle Lozan, özellikle Akdeniz ve Ege’deki çıkar çatışmalarının yoğunlaştığı, bugünün tartışmalı dünyasında son derece önemlidir.
ŞENTOP’UN YORUMU
Lozan konusunda yıllardır ileri geri konuşmalar yapılır. Konu, TBMM Başkanı tarafından ileri sürülmeseydi, üzerinde bile durmaz, Lozan konusunda yeni bir “saptırma” ve “uydurma” diye geçiştirirdik.
Ancak TBMM Başkanı tarafından böylesi bir çıkışın yapılması, uluslararası politik arenada kuşkulara yol açacaktır.
Şentop, “100 yılını dolduran Lozan geçici bir antlaşmadır” yorumuyla ne demek istemektedir?
Bu çıkış, Türkiye’nin yeni haklar istemesi olarak yorumlanabilir mi?
Yoksa Ege Denizi’nde Yunanların 12 mil karasuları iddiasını benimseyen bir olanak mı yaratılmak isteniyor?
ÖNEMLİ MADDE
Lozan Antlaşması’nın 12. maddesi çok önemlidir. Bu maddeye göre Ege Denizi’nde Asya sahilinden üç milden az mesafede bulunan ve antlaşmada başkaca bir hüküm olmayan adalar Türkiye’nin egemenliği altındadır. Ancak 2004 yılından bu yana Ege Denizi’ndeki 18 ada Yunanistan’ın işgali altındadır. AKP siyasal iktidarı, ne yazık ki, Lozan Antlaşması’nın kesin hükümlerine karşın bu konuda herhangi bir girişimde bulunmamaktadır.
Şentop’un durduk yerde, bir anda ortaya koyduğu bu çıkışından sonra AKP iktidarı, Batı dünyasında bu 18 ada üzerinde Lozan Antlaşması’ndan doğan haklarımızı kullanmak istemiyoruz mu demek istemektedir?
Yoksa Şentop, Lozan Antlaşması’ndaki 12. maddeyi “geçici bir çözüm” olarak mı gördüğünü belirtmek istiyor?
Bunlar tartışma yaratan noktalardır. Çok önemli bir makamda oturan TBMM Başkanı Şentop makamının ağırlığını duyumsamalı ve ona göre davranmalıdır.
Yineliyoruz, Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası çok önemli bir belgesidir.
Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesini tartışmaya açmak ve böylesi konuşmalar yapmak tehlikelidir.
DR. ALEV COŞKUN
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği