Amerika çöküşünü barış içinde kabul edecek mi?
Orhan Bursalı
Son Köşe Yazıları

Amerika çöküşünü barış içinde kabul edecek mi?

06.01.2020 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Irak, İran ve Türkiye ve yırtıcı bir devletin gerileyişi

ABD, Ortadoğu’da hep karıştırıcı rolde oldu. Kimi AB ile birlikte kimi ise yalnız. İran’a her zaman müdahalede bulundu. Petrolü millileştiren Musaddık’ı devirdi. İran içlerine operasyonlar düzenledi. İran-Irak 10 yıl savaşını kışkırttı ve bu savaşta Irak’ı-Saddam’ı destekledi. Daha sonra ise Irak’ı-Saddam’ı yakıp yıkıp kül etti. Bugün Irak, ABD’nin işgali altındadır. 5 bin 500 kadar askeri, 9 tane havaalanı var.

Suriye’nin iç savaşının - parçalanmışlığının ardında da ABD - CIA ve ülkeyi 3’e bölme politikası var.

Irak Meclisi, ABD dahil tüm yabancı güçlerin ülkeyi terk etmesi kararını aldı. Hükümetin bu kararı uygulayabilmesi mümkün mü? ABD’yi kontrol altına alabilecek mi?

ABD ülkeyi terk eder mi, sanmıyorum; yoksa Irak’ta da bir “hükümet darbesi”ne mi yeltenir?

ABD, Türkiye için de tehdit

Türkiye’nin geri kalmışlığının ve “askeri vesayet” dediğimiz durumun ardında da ABD vardı, tabii ki NATO aracılığıyla da.

1946’dan itibaren Türkiye’nin kendi sanayileşme ve kendine özgü eğitim sistemini bir bir terk etme politikalarının ardında da ABD’ye, NATO’ya teslim olma politikası yatar. Marshall yardımının bedeli, Türkiye’ye kilit vurmak olmuştur.

Türkiye sanayileşirken, sanayisizleştirilme sürecine sokulmuştur.

Ordu Amerikancılaştırıldı ve ülkemiz Amerika’nın savaş politikasının bir aracı olarak tutuldu. ABD, ordu üzerinden ülkeyi kontrol etti, darbelerin ardındaki güçtü. 1990’lardan itibaren bu kontrol gücü zora gerdi. Daha sonra bu gücünü tam tesis etmek için FETÖ darbe girişiminin ardında durdu.

Demek istediğim, ABD için Türkiye, Ortadoğu’nun bir parçasıdır. Oraya aittir. Ülkeye müdahaleleri, düşmanlık aşamasındadır.

Tehlikeli bir yırtıcı ile karşı karşıyayız. Bu yırtıcı parçalayıcı öldürücü ülke, İran örneğinde aslında tüm dünyaya nasıl bir vahşi olduğunun örneğini veriyor.

İkinci Vietnam dönemi mi?

ABD’ye karşı dünya çapında kitlesel nefret tepkisi yükseliyor.

ABD’nin içinde bile!

Latin Amerika ülkelerine 1990 öncesi darbeci müdahaleci politikaları yeniden canlandı.

1968 dönemine mi giriyoruz? Dünya Vietnam savaşı nedeniyle ayağa kalkmış ve dünya çapında 60 gençliğinin emperyalizme karşı mücadelesini şekillendirmişti.

Bugün Trump AB ile kavgalıdır. AB’yi Rusya’ya karşı kışkırtmaktadır. Aynı zamanda İran’a karşı da..  İran’a yaptırımlarını uymayanları cezalandırma peşinde. Avrupalı şirketler İran’dan çekiliyor. NATO aslında fiili olarak parçalanmış durumda. Avrupa Ordusu bu nedenle gündeme geldi.  

Trump-ABD Çin ile kavgalı. Büyük bir ticaret savaşı sürdürüyor.

Ekonomik gücü kaybediyor

ABD askeri ve ekonomik gücünün doruğunda olduğu sırada, Vietnam’da ve dünyadan büyük bir yenilgi alarak geri çekilmek zorunda kalmıştı.

Bugünkü yırtıcılığının ardında ekonomik gücünü önemli ölçüde yitirmesi yatıyor.

ABD, ticaretin ve finansın küreselleşmesinde kaybedenler tarafındadır.

Küreselleşmeyi kendi yararına tersine çevirmeye çalışarak, ticaretin kontrolünü yeniden sağlamaya çalışıyor.

Bunu da, hâ ayakta olan dünya çapındaki askeri gücünü sallayarak yapmaya çalışıyor.

Fakat bu kadar büyük askeri gücü ayakta tutmanın maliyetini de giderek kaldıramaz duruma geliyor. Doların itibarı da azalıyor ve yeni finans paraları doları tırmıklıyor. Dolar gücünü kaybettikçe, ABD’nin batışı daha da hızlanacaktır.

Büyük bir savaşı göze alır mı?

Dünya savaşı çıkar mı? Zor bir soru. Bu savaş şüphesiz herkes için yıkım olur, ama en çok ABD’nin yıkımı ve hızla çöküşü gündeme gelir, yeni bir dünya düzeni kurulur.

Fakat olmaz olmaz diye bir şey yok. Dünya savaşlarını ateşleyen pek çok neden var.

Böyle bir savaş, atomların da kullanılacağı bir savaş olur.

Dünya şu iki seçenekle karşı karşıya: ABD çöküşü ve egemenliğini sessiz sedasız ve “barış içinde” kaybetmeyi kabul edecek mi? Yoksa gerektiğinde savaşı mı göze alacak...



Yazarın Son Yazıları

Ümmet mi millet mi? Av kim, avcı kim?

Bakın ne buldum.

Devamını Oku
07.12.2025
Şu 29 maddeye noldu ey komisyon? Yanıt: DEM istemedi!

CHP, “Öcalan’a serbestlik, anayasa değişikliğine DEM desteği, PKK’ye ülkede siyaset yapma özgürlüğü” komisyonuna katılırken demokratikleşme olmadan Kürt sorunu çözülmez diyerek 29 maddede bir paket sunmuştu, hatırlatmak istedim özetle de olsa...

Devamını Oku
04.12.2025
Ümmet: Parçalanmış bir Türkiye

Dünkü yazımın sonu “Peki niye şimdi ümmet” sorusuyla bitiyordu. Yer darlığından yanıtı yoktu.

Devamını Oku
02.12.2025
İmralı ve PKK’nin ‘ümmetçi Türkiye’ söyleminin anlamı ne?

Bugüne kadar seküler parti havası basan Kürt milliyetçi siyasal hareketini bir süredir “ümmet” heyecanı bastı.

Devamını Oku
01.12.2025
CHP’yi kurultay sonrası çok zor bir dönem bekliyor

CHP programını yeniledi, parti meclisini 80 kişiye çıkararak kapsayıcılığını ve halk nezdinde temsiliyetini artırdı, büyük bir inançla Özgür Özel iktidara geleceklerini söyledi.

Devamını Oku
30.11.2025
Adeta yargısız infaz kararı

Evet Fatih Altaylı’ya verilen 4.2 yıllık mahkûmiyet kararı, sözlerinde açık bir tehdit asla olmayan ve doğrudan cumhurbaşkanını hedef almayan, ana fikri Türk halkının seçimlerde oy kullanmayı artık çok sevdiği ve bundan asla vazgeçmeyeceği idi.

Devamını Oku
27.11.2025
DEM’in kaçırdığı, CHP’nin yapması gereken

CHP’nin “çözüm” komisyonuna katılırken verdiği sözü tutması iktidar kanadını ve bu kanada eklemlenenleri rahatsız etti.

Devamını Oku
25.11.2025
Yeni seçim ittifaklar olasılığına bir bakış ve sırat köprüsünde yürüyenler

Dünkü yazımın sonunda şu cümleler vardı: Süreç zaten yeni ittifaklar yaratacak ortama itildi.

Devamını Oku
24.11.2025
Neden İmralı dayatması? Çünkü sürecin lideri!

Evet, apar topar ve medyaya kapalı bir toplantı ile milletvekillerinden oluşan ve 5 kişi olacağı söylenen bir heyet, İmralı Adası’na gidecek.

Devamını Oku
23.11.2025
İddianamede yaldızlı bir casus öyküsü

İddianamede Eylem 13 başlığı altında çok ciddi bir iddia var:

Devamını Oku
17.11.2025
Burası Türkiye abicim, yarın ne olacağını kestirmek zor

AKP çok şükür kendinden önceki sağcı iktidarların izinden giderek ülkeyi, geçmişe kıyasla en büyük ekonomik çöküşe ve yoksullaşmaya itti.

Devamını Oku
16.11.2025
Olağanüstü döneme olağanüstü iddianame

4 bin sayfalık iddianame mi olurmuş?

Devamını Oku
13.11.2025
Millet, ‘dâhi adam’ın bu topraklardan çıkmasının gururunu yaşıyor

AKP’den önce 10 Kasım’larda sirenler çaldığında köprüde, caddelerde sokaklarda durmayan araçların ve yayaların sayısı hatırı sayılır ölçüde fazlaydı.

Devamını Oku
11.11.2025
Cumhuriyetin temeli ve Ata’nın bize mirası 3+2 altın anahtar

Bugün büyük Türk’ü anıyoruz.

Devamını Oku
10.11.2025
Üniversite diploması ne kadar değerli

ABD’de Gallup’un ağustos ayında gerçekleştirdiği anket ilginç sonuçlarıyla tartışma yarattı...

Devamını Oku
09.11.2025
Mesele salt İmamoğlu değil, yenilikçilik ve yerellik

Ekrem İmamoğlu’na casusluk suçlamasının hemen ardından oğlu ve babasının sorguya çekilmesine sıra geldi.

Devamını Oku
06.11.2025
Ahmet Türk ve hayal alemi

DEM heyeti ile cumhurbaşkanı arasında son yapılan ve sonucu merakla beklenen görüşme üzerine bir açıklama beklerken cumhurbaşkanı hukuk başdanışmanlarından Mehmet Uçum merakımızı giderdi.

Devamını Oku
04.11.2025
İstanbul ‘iş bilmez kadir bilmezler’in mi elinde? Peki ‘Biz ihanet ettik’ kim dedi?

Cumhurbaşkanı, İstanbul’un en değerli havaalanı Atatürk Havaalanı’nın yıkılarak yerine yapılan “millet bahçesi”ni ziyaret etmiş ve “İstanbul’umuzu iş bilmez, kadir kıymet bilmez, tarih ve medeniyet şuurundan yoksun kifayetsizlerin insafına terk etmiyoruz. İstanbul bizim göz bebeğimizdir. Bu aziz şehrin bir fetret devri daha yaşamasına gönlümüz asla razı değil” demiş.

Devamını Oku
03.11.2025
Bayrampaşa’ya çökme, genel seçimlerin provası mı?

Bayrampaşa Belediyesi’ni “ele geçirme eylemi” tam bir milli iradeyi hava cıva gören bir iktidar anlayışının tipik örneğidir.

Devamını Oku
02.11.2025
En büyük iki devrim: Ulus ve kadın devrimi

Bu döneme özgü karamsarlıkları erteleyerek bir de şu açıdan bakalım: Atatürk’ün Cumhuriyet hedeflerine önemli ölçüde varılmıştır; bu hedeflerin artık geri döndürülemez olduklarına, tüm Türkiye’nin dün Cumhuriyeti ve Atatürk’ü olağanüstü sahiplenmesiyle sürekli tanıklık ediyoruz.

Devamını Oku
30.10.2025
Casuuusss... Cephanelerini çabuk tüketiyorlar... Hedef Tele1 miydi!?

Yahu bekleyin kardeşim, insanları en çok etkileyebilecek bir konuyu...

Devamını Oku
27.10.2025
İslamcı ‘muhafazakâr demokrat’ olabilir miydi?

“Muhafazakâr demokrat”ların en son numarası, bertaraf etmek istedikleri muhalif rakiplerini casuslukla suçlamak oldu.

Devamını Oku
26.10.2025
Ya İmralı gelsin veya İmralı’ya gidelim!

Evet, DEM (ve tabii ki Kandil) “terörsüz Türkiye” komisyonunu, daha doğrusu AKP iktidarını ve MHP’yi, Öcalan’ın serbest bırakılması noktasına indirgedi ve sıkıştırdı.

Devamını Oku
23.10.2025
Demokrasi yoksa ne çözümü!

Tarafların pozisyonuna bakalım, evet yeniden, fotoğraf net olarak görülmezse politika üretilemez ve kararlar alınamaz.

Devamını Oku
21.10.2025
Ey Meclis milletvekillerine sahip çıkma özgürlüğün de mi yok

Önce: Merkez Bankası başkan yardımcısının dolandırıcılık suçlamasıyla hakkında soruşturma açılmasına şaşırdık mı, hayır demeyeceğim ama evet de diyemiyorum.

Devamını Oku
20.10.2025
Tek tek avlanmak ve hukuka sahip çıkmak

Fatih Altaylı’ya 5 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezası isteniyor.

Devamını Oku
19.10.2025
Tek adamlık için şarttı: AKP içinde büyük tasfiye

İki yazıdır AKP’nin 2 yıllık iktidarı süresi içinde mutlak iktidara, tek adam rejimine giden yolların nasıl açıldığını yazıp duruyorum.

Devamını Oku
16.10.2025
Mutlakiyete giden süreç: Ordu ve yargının dönüştürülmesi

Dünkü yazım, tek adam rejiminin başlangıç noktası üzerineydi:

Devamını Oku
14.10.2025
Başlangıç noktası: Denge denetleme yıkılınca varılan yer

Demokrasiye zerre inanmayanlar, iktidara gelince adım adım mutlak iktidarlarını kurmak için kolları sıvarlar.

Devamını Oku
13.10.2025
Siyaset ağlarını örüyor, hukuka aykırılığın anlamsızlığı ve İmralı tahterevallisi

Bayrampaşa Belediyesi’ne, başkan ve arkadaşlarına çekilen operasyonun yanı sıra, CHP meclis üyelerinden bir kaçını hayatlarından adeta bezdirerek partilerinden istifa ettirilmeleri ...

Devamını Oku
12.10.2025
Nobel Ödülleri: Bilim gelişmenin ve yeni ufukların anahtarıdır

Aziz Sancar, en üst düzey ve özgürce araştırmaların yapıldığı ülkelerden birinde, ABD’de, günde 16-18 saat çalışarak ve merakının peşinde koşarak, odaklandığı konuyu çözmek için yöntemler geliştirerek DNA’nın, ikili zincirdeki bozulmaları nasıl onardığını gösterdi.

Devamını Oku
09.10.2025
Ülkeyi, ekonomiyi altın alanlar mı batırdı... Belirsizlikler dorukta

İktidarın gözü milletin altınlarında...

Devamını Oku
07.10.2025
Bir fotoğrafın düşündürdükleri: Kimse yanılsamaya kapılmasın

Meclis’in açılış resepsiyonunda cumhurbaşkanının iyi bir halkla ilişkiler girişimi ile siyasi parti liderlerini davet ederek verdiği gülücüklerle dolu toplu fotoğraf en önemli tartışma konusu oldu.

Devamını Oku
05.10.2025
Nobel Barış Ödülü merakı ile boşa koşan adam

Netahyahu-Trump’ın baş başa hazırladığı plan kime yarar...

Devamını Oku
02.10.2025
Büyük yoksullaşma ve çöküşün anatomisinden paylaşımlar

Ülkede hiç bu kadar büyük yoksul kitleler ve giderek daha az sayıda büyük zenginler yaratılmamıştı.

Devamını Oku
30.09.2025
ABD karşısında tarih boyunca hep kaybettik, çünkü...

Çok şey konuşuldu cumhurbaşkanının ABD ziyareti üzerine.

Devamını Oku
29.09.2025
Tunç’un bağımsız tarafsız yargısı Gökçeklere neden işlemiyor?

Haftada birkaç kez her ciddi karın ağrısı hukuk olayı ortaya çıktığında, “Türkiye bir hukuk devletidir, yargı bağımsız ve tarafsızdır...

Devamını Oku
28.09.2025
İptalciler mi daha hukuksuz, AKP yargısı mı... Ve yarı hiyerarşisine reddiye

Dün komik olaylar yaşandı.

Devamını Oku
25.09.2025
Kongre gri alanları ve operasyonel sözde muhalefeti bitirdi

Hukuku, yargıyı tamamen elinde tutan, yargıçları mahkemeleri atayan, farklı karar veren mahkemeleri dağıtan, dahası beğenmediği yargıçları üstelik rütbesini düşürerek sürgüne gönderen, AKP’li avukatları yargıç yaparak İstanbul’da CHP 38. kongresini iptal ettirerek üstelik onlara mutlak butlan (kongreyi yok sayma) kararı aldırmaya çalışan iktidar değil, sanki bizzat CHP’nin kendisi...

Devamını Oku
22.09.2025
Temiz bir iktidar hayal değil, bu ülke bunu çoktan hak etmiştir

Anlamakta zorluk çekiyorum.

Devamını Oku
21.09.2025