Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kim Vurduya Gitmek...
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde konu ile ilgilenenlerin kimilerinin gözleri yeniden Türkiye’ye döndü.
\nİlgilenenleri sınırlandırmış olmamı lütfen yadırgamayın. Duyduğum zorunluluk nedeniyle böyle bir değerlendirme yapmam gerektiğini düşünüyorum.
\nHemen gerekçemi de ekleyeyim. İktidar tarafı Türkiye’de basının özgür olduğunu belirtip yaşanan bir sıkıntı varsa yargıdan kaynaklandığını söylemeyi yeğliyor.
\nBazı yayın organları ve gazetecileri de haklarında açılmış binlerce soruşturma ve süren davalar bulunmasına karşın, yaşadıklarını basın özgürlüğü kapsamında değerlendirirlerse birilerini üzeceklerini varsayarak üzerinde durmuyorlar.
\nAvrupa Birliği’nin anlı şanlı sözcülerindense hiç ses çıkmıyor. Umarım ki, bugün gazetecilerin üzerine çöken kara bulutların, yürürlüğe girdiğinde “Reform” diye niteleyerek alkışladıkları yasa maddelerinden kaynaklandığının ayırdına varmışlardır. Hiç ummam ama utandıkları için suspus olmuşlardır.
\n***
\nDünya Basın Özgürlüğü Günü arifesinde kimi uluslararası kurum ve kuruluşlar yaptıkları açıklamalarla, Türkiye’deki basın özgürlüğünün durumunu irdelediler.
\nMerkezi ABD’de bulunan insan hakları ve özgürlüklerini izleyen Özgürlükler Evi (Freedom House) Türkiye’nin notunu 54 olarak açıkladı. Bu notla da dünyada izlenmeye alınan 196 ülke arasında 112’nci olduk.
\n“Bizden sonra 84 ülke daha var” kolaycılığına koşanlar olursa diye vurgulamak isterim ki Avrupa’da sonuncuyuz!
\n***
\nİfade özgürlüğünün Türkiye’deki geri kalmışlığı, açılan çok sayıdaki soruşturma, binleri aşan basın davası ve hükümlü ya da tutuklu olarak hapiste bulunan 67 gazeteci, eski deyişle “kahır yüzünden lütuf” nitelemesine uygun bir birlikteliğin oluşmasına yol açtı.
\nTürkiye tarihinde ilk kez 93 basın meslek kuruluşu bir araya gelerek “Gazetecilere Özgürlük Platformu”nu oluşturdu. Platformun ilk uluslararası etkinliği de 3 Mayıs’ta Akatlar Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
\nUluslararası 8 meslek örgütünün üst düzey temsilcisinin, Türkiye’deki meslek örgütleri yöneticilerinin, tutuksuz yargılanan gazetecilerin, tutuklu gazetecilerin ailelerinin de katıldığı toplantı gerçekten ilgi çekiciydi.
\n***
\nYargılanan ya da tutuklanan gazeteciler gündeme geldiğinde “yargı görevini yapıyor” söylencesinin ardına sığınıp topu yargının üzerine atmak artık inandırıcı gelmiyor.
\nBir kere daha yazıyorum. Yargı ya iktidarın çıkardığı yasaları uyguluyordur. Ya da yasalarda olmayan suç tanımlarına dayanarak kararlar alıyordur.
\nYasaları uyguluyorsa, yakınılan yasaları değiştirmek siyasal iktidarın görevidir.
\nYargı kendiliğinden suç tanımları üretiyorsa da görev Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na düşmektedir.
\nGazetecilerin kim vurduya gitmesi, görüldüğü gibi hiç de övünülecek bir durum yaratmıyor.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü