Özdemir İnce

İbrani - Filisti kavgası

21 Mayıs 2021 Cuma

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı olan R.T. Erdoğan herhangi bir uluslararası konuda konuştuğu zaman, sözleri Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın düşüncesi olarak kabul edilir. AKP genel başkanı olduğu dikkate alınmaz. Erdoğan, İsrail-Filistin çatışması hakkında konuşmuş ve şunları söylemiş:

“İsrail’in, insanlığın ortak kurumlarının kararlarına, temel insan haklarına, uluslararası hukuka ve insana dair her türlü değere aykırı bu eylemleri derhal durdurulmalıdır. Aksi takdirde, dünyada hiçbir insanın uluslararası kurumlara ve kurallara güveni kalmaz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, derhal ve etkin tedbirlerle bu zulme ‘dur’ demezse, ‘Dünya 5’ten büyüktür’ diye ifade ettiğimiz çarpıklığı kayıtsız şartsız kabul ediyor demektir. Unutulmamalıdır ki Kudüs tüm dünyadır, oradaki Müslümanlar da tüm insanlıktır.”

“Kudüs tüm dünyadır, oradaki Müslümanlar da tüm insanlıktır” cümlesi dışında söyledikleri doğru ve haklıdır. Ancak “Müslüman” sıfatını kullanarak bu insanlık trajedisini bir din savaşına indirgemesi, tarihsel gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü bu savaş bir Musevi-Müslüman çatışmasının çok üzerinde bir tarihsel gerçektir. Çünkü hem İsrail vatandaşı Filistinlileri hem Hamas yönetiminde Gazze’de yaşayan ve İsrail vatandaşı olmayan Filistinlileri ilgilendirmektedir. Üstelik Filistinlilerin tamamı Müslüman değildir, ihmal edilmeyecek oranda Hıristiyan Filistinliler de vardır. Öte yandan gerçek Filistin, Batı Şeria’dadır. Başkenti Ramallah’tır. 

İsrail nüfusu 9 milyonu biraz aşkın; bir bölümü, yaklaşık 1.9 milyonu Filistinli. Bunlar, 1948’de İsrail kurulduğunda ülke sınırları içinde kalan Filistinliler. Ancak bunlar İsrail yasalarında ikinci sınıf vatandaşlardır. Asker, polis ve memur olamıyorlar. Trajik bir ayrım. Bu bir! Bunları yerinde gözlemlerime göre yazıyorum. (Gördüğünü Kitaba Yaz adlı kitabımı okuyabilirsiniz.)

***

İkincisi: İsrail-Filistin çatışması 1948’de İsrail devletinin kurulmasıyla başlamadı. Anlamak için tarihe başvurmak, Tevrat ve İncil okumak zorundayız. Özellikle de Tevrat’ın “1.Samuel” bölümünün 17. babında yer alan Golyat (Callud) adlı Filistin pehlivanı ile Yaduda’dan Beyt-lehemli Davut’un cengini... Dikkat: Bu cenk sırasında ikisi de (en azından Golyat) puta tapmaktadır. İslam Ansiklopedisi’nin ilgili maddelerini de okumanızı tavsiye ederim. 

Bugün üzerinde İsrail devletinin bulunduğu toprakların coğrafi ve tarihi adı olan Filistin, bu toprakların ilk sahiplerinden olan Filistlerden (Filistiler) gelir. İsraillilerin o zamanki adı da İbrani’dir. 

***

MÖ 2. binlerin sonundan itibaren bu topraklarda Mısırlılar egemendi. MÖ XII. yüzyılda Kavimler Göçü sırasında deniz yoluyla buraya gelen Filistler egemen duruma geçti. Ülke, tarihöncesi devirlerden itibaren çeşitli kavimlerin göçlerle gelip yerleşmesine ve bunlara karşı harekete geçen başka üstün güçlerin pek çok istila ve fetihlerine maruz kaldı. Bunun sonucu olarak ülkede çeşitli boylar arasında savaşlar başladı. Ardından İsrail adı altında birleşmiş olan İbrani boyları, Ürdün Irmağı’nın öte yakasından Filistin’e girmeye başladılar. Bu boylar bazen yerli halkı yok ediyor ya da köleleştiriyor, bazen de Kenan ili dolaylarında boş topraklara yerleşiyorlardı. Doğudan, Ürdün ötesinden Samiler geldiler. Demir kılıçlarla silahlı Filistler kıyı kesimini ele geçirdikten sonra iç kısımların fethine giriştiler. Filistlere karşı yapılan savaşlar İsrail boylarının bir devlet olarak örgütlenmesine katkıda bulundu. Sonunda savaşları İsrail boyları kazandı, Filistlerin bir bölümü ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Bundan sonrasını Tevrat’ta ve tarih kitaplarında okuyabilirsiniz.

Bu süre içinde Hz. Musa’ya Tevrat indi ya da Musevilik oluştu. İsrailoğulları bu dini kabul etti ve aralarındaki düşmanlık dolayısıyla Filistler kabul etmediler. Hıristiyanlık çıkınca bir bölümü bu dine girdiler ve Müslümanlık çıkınca bu dini kabul ettiler. Kısacası aralarındaki düşmanlık din kaynaklı değil, toprak üzerinde egemenlik kavgası: Siyasal ve ekonomik.

***

İnsanlar artık din, ırk ve etnik köken yüzünden savaşmıyorlar. Güvenlik ve ekonomik kaygılar yüzünden savaşıyorlar. Sonuç olarak 4 bin yıllık Filisti-İbrani kavgası din kaynaklı değil. Erdoğan yanılıyor ve yanıltıyor. Eğer kavga din kaynaklı olsaydı bütün Arapların İsrail’e karşı tek cephede birleşmesi gerekirdi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları