Özdemir İnce

Taliban’ın moda defilesi

03 Eylül 2021 Cuma

“Taliban, Afganistan’da çalışan kadınların ‘geçici bir süre’ evden çıkmamalarını istedi.

Başkent Kâbil’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahit, ‘Güvenlik güçlerimiz kadınlarla muhatap olma konusunda eğitim almamıştı, bazıları kadınlarla nasıl konuşulacağını bilmiyor. Bu karar kadınların kötü muamele görmesini engellemek için’ dedi.

Mücahit, geçici bir süreliğine evde tutulacak kadınların işlerinden çıkarılmayacağını ve maaşlarında kesinti yapılmayacağını söyledi.

BBC’ye konuşan kadınlar ise Mücahit’in iddiasına karşın çalışma haklarının kalıcı olarak engellendiğinden endişeli.” (Basın, 24.8.2021)

***

La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim!!! (*) 

***

Bre ayı! (Ayılar gücenmesin!) Sizin ırz düşmanı katillerinizi taşlar mı doğurdu? Bir anaları, bir bacıları, bir teyzeleri, bir halaları, bir neneleri yok mu?

“Kadınların ırzına geçerseniz, döverseniz, öldürürseniz, kötü muamele yaparsanız kelleniz gider!” dersin; söz dinlemeyenin cezasını verirsin, iş biter. Sizinkiler, küçük yaşta kızları toplayıp ırzına geçmeyi biliyor ama kadınlarla konuşmayı bilmiyor… Ey Taliban sözcüsü Zırtullahı Kirmani, bizim beslemelere göre, meğer senin Zenne kılıklı yeni nesil haydutların Batı’nın çağdaş okullarında okumuş da “marka” giyiniyorlarmış… Takvim adlı birinin birinci sayfasında kocaman kocaman suretleri vardı: “Taliban Marka Sever.”

Ray-Ban gözlük (151 dolar); outside the docks (221 dolar); Louis Vuitton peşkir (700 dolar), Brunelo Cucunelli çorap (50 dolar); Asics Sport çarık (50 dolar).

Birkaç gün sonra Hürriyet gazetemsi (yazılış doğrudur) birinci sayfadan “Ünlü Popçu Gülşen”in “Alaçatı Şıklığını”, küpenin, bluzun, eteğin, ayakkabının ederlerini yazarak sundu.

(Hürriyet yazıişlerinin dikkatine not: “Kostüm (costume)”, “erkek takım elbisesi” demektir. Popçu Gülşen’in giydiğine “tuvalet” denir. Teşekkür gerekmez!)

***

“Taliban değişti mi? / Taliban yirmi yıl önceki Taliban değil! / Taliban asrileşmiş, liboşlaşmış…” türünden yaveler duyduğum zaman (gizlemeye gerek yok) kallavi bir küfür sallıyorum.

Bre âdem! AKP değişti mi ki (daha azdı) Taliban değişsin! Bunlar İslamcı tayfası, sadece geri vitesleri var. AKP’yi kuranlar “Milli Görüş gömleği”ni çıkardıklarını ilan ediyorlardı. Ben de taa 16 Eylül 2001 tarihli Hürriyet gazetesinde “AK PARTİ’NİN KOLLEKTİF AKLI” başlıklı bir yazı yayımlayıp bir “hadi canım sen de..” çekmişim:      

“Franz Kafka’nın ‘Değişim’ adlı romanının kahramanı Gregor Samsa, bir sabah uyandığında kendini hamamböceği olarak bulur.

Bizim teokratik devlet mecnunu, şeriat düşkünü, ümmet meftunu, Arapperest Siyasal İslamcılarımız da tıpkı Gregor Samsa gibi, bir sabah uyanınca kendilerini ‘muhafazakâr demokrat’ olarak bulmuşlar.

‘Bulmuşlar’ diyorum, çünkü bu değişimin herhangi bir tanığı yok. Kendi sözleri. Kendi sözleri olunca da sabıkaları olduğu için, inanmak biraz zor. Kimse kendilerinden değişmelerini istemedi. Çok önemli bir nedeni olmalı ki ağır suç işledikleri için yıllarca hapiste kalmış sabıkalılar gibi ‘Biz değiştik!’ diyorlar.

R.T. Erdoğan & Arkadaşları’nın değişip değişmemelerinin aslında beni ilgilendirmemesi gerekir. Ne var ki Cumhuriyet ve başta laiklik olmak üzere Cumhuriyet ilkelerini içlerine sindirmeleri hem kendilerinin hem de ülkenin yararına. Bu nedenle, değişim bu bağlamda ise buna kayıtsız kalmam olanaksız.  

Bu konuda düşünmeyi sürdürelim: AK Partisi’nin başkanı R.T. Erdoğan, roman kahramanı Gregor Samsa gibi bir mutasyona uğrayıp değişti diyelim. Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, Bülent Arınç ve öteki zevat  nasıl olup da hep birlikte koro ve kitle halinde değiştiler? Aynı anda yumurtadan çıkarak kanatlanıp uçan kelebekler gibi.

Bunun da cevabı hazır. Akıllara gibi (akıllara kollektifmiş) değişimleri de kollektif bunların. Her şeyleri kollektif: Gözleri, kulakları, ağızları, elleri, ayakları… Her şeyleri kollektif!”

***

AKP’nin 2001 yılında çıkardığını iddia ettiği bir “gömlek” değildi. Kazınması olanaksız gergedan derisiydi. Bu nedenle 2001 yılının “Tüy Siklet İslamcısı” 2021 yılında “Ağır Siklet” oldu. Taliban ne diyor kadın özgürlüğü konusunda: “Şeriatın izin verdiği oranda” diyor. “Biz demokrasi değil, şeriat devleti kuracağız!” diyorlar. Kuracakları devletin adı da “İslam Emirliği”, yani İslami Diktatorya.  

(*) Kuvvet ve güç sadece yüce Tanrı’nın yardımı ile olur 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları