Kavala’dan otokratlığa ve seçimlere...
Özlem Yüzak
Son Köşe Yazıları

Kavala’dan otokratlığa ve seçimlere...

01.10.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

1431 gündür tutuklu. Neredeyse dört yıl. Hakkındaki iddialar, gece yarısı telaşla, alelacele çıkarılan torba yasaların içindekiler gibi. Anayasal düzeni değiştirmeye ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs, Gezi olaylarını finanse ve organize etmek... Ama dört yıldır suç işlediği konusunda bulunabilmiş bir kanıt yok. Olsun. Tutukluluğa devam.  

Osman Kavala’dan bahsediyorum. Kavala, bir sivil toplum lideri. Aynı zamanda bir iş insanı. Demokrasi ve insan hakları konusundaki duyarlılığı ile tanınıyor. Daha da ötesi Türkiye’nin sivil toplumu ve dış dünya arasında önemli bir bağ. Aslında kısaca özetleyecek olursak ülkeyi yöneten “Tek Adam”ın yok etmeye çalıştığı tüm değerleri temsil eden biri. 

Haa, o zaman tamam. Tabii tutukluluğa devam..

Davanın boyutları çoktan ülke sınırlarını aştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi iki yıl önce Kavala’nın tutuklanmasının hukuka aykırı olduğu,  suç işlediği konusunda makul kuşku oluşturacak bir olgu ya da kanıt bulunmadığı gerekçesiyle özgürlük hakkının ihlal edildiği sonucuna varmıştı. AİHM, aynı kararda Kavala’nın tutuklanmasının kendisini susturmak, sivil toplumu sindirmek gibi siyasal nedenlerden kaynaklandığını, bunun hakkın kötüye kullanılması olduğunu ve bu nedenle Sözleşme’nin 18. maddesinin ihlaline yol açtığını saptamıştı. Bu AİHM’nin ender olarak verdiği ağır bir ihlal kararıydı. Ve Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını öngörmüştü. (Rıza Türmen - Cumhuriyet). 

AİHM’nin Türkiye’ye tanıdığı süre 30 Kasım’da sona erecek. Bakalım serbest bırakılacak mı? Bırakılmazsa Avrupa ne yapacak? 

Önceki akşam ABD’de düzenlenen ve Türkiye saati ile 20.00’de başlayan çevrimiçi bir panelin dinleyicileri arasındaydım. Konu: “Kavala neden hapiste? Türkiye’de hukuk, siyaset ve insan hakları” idi. Panelin moderatörü “Tarihin sonu ve son insan” ve “Güven/Trust” adlı kitaplarından tanıdığımız ünlü siyaset bilimci Francis Fukuyama idi. Konuşmacılar ise Harvard Üniversitesi’nden Dani Rodrik, Yale Üniversitesi’nden Seyla Benhabib ve insan hakları savunucusu, avukat Ayşe Bingöl Demir. Panel, Kavala özelinden başlasa da neden hâlâ tutukluluğun devam ettiği konusu, konuşmaları doğal olarak otokratlığa getirdi. 

“Geleneksel otoriter rejimlerde şiddet, korku ve ideoloji ile yönetim vardı. Günümüzde ise otokratların yöntemleri daha farklı. Davos toplantılarına katılıyorlar, kuralları demokrasi adına koyuyorlar, inançları şekillendirerek yönetiyorlar. Bu yeni tür otokraside Türkiye ise başı çeken ülkeler arasında” diyen Rodrik, bunun artık küresel bir eğilim haline gelmekte olduğu uyarısını da yaptı. Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Rusya lideri Putin, Macaristan lideri Viktor Orban örneklerini vererek...

Seçimle gelip bilgileri çarpıtarak, bizzat demokratik kurumları kullanarak demokrasiyi baltalayan, geçmişteki diktatörlerden daha az şiddetli ama daha gizli ve etkili yöntemlerle güçlerini tekelleştiren liderler... 

21. yüzyılda otoriterliğin değişen yüzünün son derece iyi incelenmesi gerek. 

Rodrik’in bu konuda bir kitap önerisi var: Spin Dictators / Princeton University Press.

Türkiye önümüzdeki seçimlerle son derece önemli bir yol ayırımında. 

Üç akademisyenin de vurgusu, Erdoğan’ın bu işi öyle kolay bırakmayacağı yönünde. İktidarın tüm gücü bu kadar elinde, medya bu kadar baskı altında, siyasiler hapiste iken ... 

AVRUPA KONSEYİ’NİN KARARI NE OLUR?

Dönelim Kavala davasına. 30 Kasım, Kavala’nın serbest bırakılması için tanınan son tarih. Yoksa iş Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkarılmasına kadar gidebilir. Peki, gerçekten gider mi? Konuşmacılar temkinli. Burada da Avrupa’nın o tanıdık çifte standartları pekâlâ devreye girebilir. Hele sofranın tam ortasına devasa bir göçmen sorunu bizzat Batı tarafından oturtulmuşken. Suriyeliler ile başlayan Afganlar ile devam eden mülteci krizinde Türkiye Avrupa’nın “ayak işlerini yaptırdığı” “kirli kapısı”. Bu yüzden Erdoğan’ın otokratlığı dillendirilse de bizzat karşı çıkılmıyor. Bakalım, göreceğiz...

Yazarın Son Yazıları

Bir bilim insanının uzun yolculuğu: Ufuk Akçiğit

Koç Üniversitesi’nin onuncu kez verdiği Rahmi M. Koç Bilim Madalyası bu yıl Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’e verildi.

Devamını Oku
28.11.2025
COP30... 46 yıl sonra hâlâ bir arpa boyu yol

Brezilya’nın tropik sıcaklığı altında toplanan COP30, dünya siyasetinin iklim krizine nasıl baktığını -daha doğrusu bakmadığını- tek karede özetleyen bir zirve oldu.

Devamını Oku
21.11.2025
Distopik dönemler...

“Az sayıda insanın yaşadığı küçücük bir ada...

Devamını Oku
14.11.2025
Mamdani, İmamoğlu... Küresel solun yeni sınavı

New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, yalnızca Amerika’daki Demokratlar için değil, tüm dünya için bir mesaj verdi: “Değişim hâlâ mümkün.”

Devamını Oku
07.11.2025
103. yıl...

Buruk, öfkeli ama öte yandan coşkulu..

Devamını Oku
31.10.2025
Savaş uçakları yetmez: Türkiye’nin teknoloji egemenliği sınavı

Türkiye ara çözümlere sıkışırken dünya “neoprime” savunma çağına giriyor.

Devamını Oku
24.10.2025
Dünyanın yeni satranç tahtası: Nadir elementler

Nadir elementler konusu Türkiye’de kamuoyunun gündemine CHP tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump görüşmesinden hemen önce “Pazarlık konusu yapılacak” diye getirildi.

Devamını Oku
17.10.2025
Gazze... Küresel vicdanların da savaş

“Eğer ateşkes kalıcı bir barışa evrilemezse, bu savaş yalnızca Gazze’yi değil, Batı ittifakının meşruiyetini ve küresel düzeni de sarsmaya devam edecek...”

Devamını Oku
10.10.2025
Çare: Alışmamayı öğrenmek…

Şu son bir yıl içinde yaşadıklarımızı diyelim beş yıl önce yaşasaydık herhalde “Olağanüstü günlerden geçiyoruz” derdik.

Devamını Oku
03.10.2025
Kullanışlı piyon mu olacağız? Stratejik ortak mı? Beylikova...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın New York’ta yaptığı görüşme, sadece ikili ilişkiler bağlamında değil, küresel dengeler açısından da kritik.

Devamını Oku
26.09.2025
Sıfır noktası...

Bir süredir gözüm Nepal’deki gelişmelerde...

Devamını Oku
19.09.2025
Kaç Türkiye? Kimin gündemi?

Moda Caddesi’nden Kadıköy Rıhtım’a doğru yürüyorum.

Devamını Oku
12.09.2025
Demokrasiler neden çöküyor (2)

Erdoğan AKP’si; karşısındaki tek önemli muhalefeti yani CHP’yi işlevsizleştirmek için elindeki tüm yetki ve yargı güçlerini kullanıyor.

Devamını Oku
05.09.2025
Demokrasiler nasıl çökertiliyor (1)

Önce şunu görmeliyiz...

Devamını Oku
29.08.2025
CHP’nin yükü, hepimizin yükü

"CHP’nin üzerindeki yük öyle ağır ki özgür; laik, demokratik bir ülke olma mücadelesini tek başına omuzladı."

Devamını Oku
22.08.2025
24 yıl...

Neredeyse çeyrek asır...

Devamını Oku
15.08.2025
Çürüme... Çözülme... Sahteliğin anatomisi

Sahte diplomalar, sahte ehliyetler, sahte sağlık raporları...

Devamını Oku
08.08.2025
Gazze... Açlık, sessizlik ve ahlaki felç

Seyrediyoruz. Kimi insanlığın geldiği noktadan utanarak, kimi umarsızca sanki bir film seyreder gibi...

Devamını Oku
01.08.2025
Yangın... Kuraklık... Rant: Türkiye’nin iklimle sınavı

Tam bitti derken yeniden başlıyor. Rüzgârın hızına göre şiddetleniyor; ortalığı yakıp kavuruyor.

Devamını Oku
25.07.2025
Şu zeytin ile derdiniz ne?

Şaşırdık mı? Hayır...

Devamını Oku
18.07.2025
TRT’den CHP duruşmaları mı?

CHP’li belediyelere yapılan operasyonların sonu gelmiyor. Belli ki yaz böyle geçecek.

Devamını Oku
11.07.2025
Toplumu germek, muhalefeti susturmak: AKP’nin elindeki yegâne kozu

Çünkü çözüm üretemiyor. Çünkü halkın sorunlarına yanıt veremiyor.

Devamını Oku
04.07.2025
Zeytin... Bir talanın jeopolitiği

“At izinin it izine karıştığı” günlerden geçiyoruz yine.

Devamını Oku
27.06.2025
İran’a saldırı hazırlığı mı? Neden?

Daha sular durulmadan Ortadoğu yeniden karıştırılmaya çalışılıyor...

Devamını Oku
13.06.2025
Bu bayram...

“Bizim bayram görecek halimiz yok arkadaşlar” dedi ve ekledi CHP lideri Özgür Özel...

Devamını Oku
06.06.2025
Nasıl bir eğitim?

Sadece anayasal hakkı olan barışçıl protesto hakkını kullandıkları için hapiste tutulan üniversite öğrencileri olan bir ülke...

Devamını Oku
30.05.2025
Sosyalist Enternasyonal İstanbul’da... Dünya solu ne yapmalı?

O kadar fazla sistematik saldırı altındayız ki... Kimi zaman büyük resmi görebilmek için yaşananları alt alta sıralamak önemli...

Devamını Oku
23.05.2025
‘Çözüm süreci’ ve sonrası

Barışı uzak bir hayal olmaktan çıkarmak hiç kolay değildir, en azından bizim coğrafyada.

Devamını Oku
16.05.2025
Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Devamını Oku
09.05.2025
Siz gidene kadar...

Siz gidene kadar...

Devamını Oku
02.05.2025
Deprem ensemizde: 40 milyar dolarlık sessizlik

Deprem ensemizde: 40 milyar A dolarlık sessizlik

Devamını Oku
25.04.2025
Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Devamını Oku
18.04.2025
Tarife savaşının şifreleri

Tarife savaşının şifreleri

Devamını Oku
11.04.2025
Uyanış...

Uyanış...

Devamını Oku
04.04.2025
Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Devamını Oku
28.03.2025
AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

Devamını Oku
21.03.2025
Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Devamını Oku
14.03.2025
Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Devamını Oku
07.03.2025
Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Devamını Oku
28.02.2025
‘Yeni Türkiye’de haddini bileceksin’

‘Yeni Türkiye’de haddini bileceksin’

Devamını Oku
21.02.2025