Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
2020 yılının ekonomik riskleri
Risk,
beklentilerin gerçekleşmemesi,
kayba yol açacak tehlikelerin oluşmasıdır.
Yeni yılda bankacılık sektöründe ağırlaşacak sorunlar, kamu kesimi finansman açığının büyümesi, ana, birincil; yıl sonunda BİST’te oluşan fiyat balonu, döviz kurunun baskılanması, tali, ikinci derece risk kaynaklarıdır.
Ekonomide yaşanan finansal zorluklar, ödeme güçlükleri, bankaların 2019 yılı bilançolarına tam yansımamıştır. Kredilerin yeniden yapılandırılarak tahsilinin uzun süreye yayılması, tahsil edilemeyen kredilerin sürekli yenilenmesi, bankalarda aktifin seyyaliyetini, akıcılığını azaltmakta, donuk aktiflerin varlık toplamı içerisindeki payı artmaktadır.
Piyasada ödeme güçlüğünün artması, gecikmeler yalnız borçlu firmaların bireysel sorunu olarak kalmamakta, yükümlülüklerin yerine getirilmemesi, alacaklı firmaları da etkilemekte, piyasadaki finansal hastalık bulaşmakta, yayılmaktadır. Yayılma süreci henüz sonlanmamış, bankaların finansal tablolarına tam yansımamıştır. Bankacılık sisteminin aktif kalitesi ile birlikte kaynak yapısı da bozulmaktadır. Bankaların ana kaynağı mevduatın artışını, ülkede tasarruf oranının düşüklüğü yanı sıra vergi kesintisi sonrası mevduat faizinin reel olarak negatif oluşu da sınırlamakta, mevduat kısa vadelerde yoğunlaşmaktadır.
Bankaların mevduat dışı kaynaklarının ana kalemi, sendikasyon (konsorsiyum) kredileridir. Ülkemizin dış piyasalarda kredi değerliliğinin azalması, kredi riski sigorta primini (CDS) yükseltmekte, bu tür kredilerin çevrilme (roll over) maliyetini artırmaktadır. Mevduat ve mevduat dışı kaynaklarını yeterince geliştiremeyen bankaların, Merkez Bankası kaynaklarına gereksinimi artmaktadır. Merkez Bankası kaynakları ile fonlama, bankaların kaynak yapısını bozduğu gibi, parasal genişlemeye de yol açmaktadır. 2020 yılında bankaların kredi, likidite, kur risklerinin artması, faaliyet kârlarının azalması finans sektörünün sorunlarını daha da ağırlaştıracaktır.
TCMB’den yapılan aktarmalara karşın yüz milyar TL dolayında olan 2019 bütçe açığının 2020 yılında büyümesi, açığın iç borçlanma ile fonlanması beklenmektedir. Dış borçlanma olanakları sınırlı olduğundan, büyüyen bütçe açığı, dolaylı biçimde de olsa TCMB kaynakları ile fonlanacaktır. Gerçi TCMB yasal düzenleme gereği, birinci el piyasasından doğrudan DİBS alamamakta, ancak APİ yoluyla ikinci el piyasasından DİBS almaktadır. DİBS, bankalardan doğrudan ve/veya ters repo yoluyla alınmakta; bankalar TCMB’den sağladıkları kaynakla DİBS alımı yaptıklarında; TCMB dolaylı biçimde de olsa bütçe açığını fonlamış olmaktadır.
2019 yılında TCMB’nin kârının ve ihtiyat akçesinin Hazine’ye aktarılması, merkez bankaları banknot çıkarma tekeline, imtiyazına sahip olmaları nedeniyle olağan karşılanabilir.
2020 yılında, Merkez Bankası bilançosunun pasifinde yer alan değerleme hesabının Hazine’ye aktarılması gündeme gelebilir. Lehte oluşan kur farklarının, değer artışlarının izlendiği değerleme hesabının Hazine’ye aktarılması, ihtiyat akçesi dağıtılmasından farklıdır. Değerleme hesabı olası kur kayıplarına karşı bir güvence, bir emniyet yastığı oluşturduğundan, bu hesabın kullanılması Merkez Bankası’nı, kur riskine karşı korunaksız kılar. Değerleme hesabına Hazine tarafından el koymaya kalkışılması, yedek akçe dağıtılmasına kıyasla tehlikelidir.
Bankacılık sisteminin kaynak ihtiyacının artması, bütçe açığının büyümesi. 2020 yılında TCMB’nin anti-enflasyonist, sıkı para politikası izlemesini zorlaştıracaktır.
TCMB’nin hızlı faiz indirimi, mevduat artışının yavaşlaması, borsada fiyat balonu oluşması, birikim sahiplerinin döviz ve altın gibi alternatif yatırım araçlarına yönelmelerine yol açmıştır. TCMB’nin 2018 yılında dış şoka, kurlarda hızlı yükselişe karşı politika faizini yüzde 24’e yükselttikten sonra azar azar faizi indirmesi gerekirken yaptığı hızlı faiz indiriminin olumsuz sonuçları 2020 yılında daha net olarak görülecektir. Nitekim borsada fiyat balonu sönmeye yüz tutarken, kurlarda da yükselme eğilimi başlamıştır.
2020 yılı, iyimser beklentilerin aksine ekonomik açıdan da daha zor geçecek bir yıl olacaktır. Gerçekleri öngörerek yerinde önlemleri alacak yönetici kadroların olmayışı da sorunları ağırlaştıracaktır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- 350 bin 757 kez 'yazı-tura' atıldı... Sonuç şaşırttı!