Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye otomotivde Avrupa'yı yakalıyor

29 Ekim 2023 Pazar

100 yıl önce 24 Temmuz 2023'te imzalanan Lozan Antlaşması ile Kurtuluş Savaşı resmen sona erdi. 3 ay sonra 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet ilan edildi. Artık Osmanlı İmparatorluğu ömrünü tamamlamış, laik ve demokratik niteliğiyle Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştu. Cumhuriyet döneminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde başlayan devrimlerle çağdaş bir ülke ve toplum inşa edildi. Zor şartlarda kurulan Cumhuriyet kurucularının iktisadi, kültürel, sosyal, siyasal alandaki atılımları sayesinde hızla gelişmeye başladı.

Savaştan çıkan ulus bir yandan Osmanlı'nın borçlarını öderken bir yandan da hızlı bir sanayileşme süreci içine girmişti.

Kuruluştan Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatına kadar olan 15 yıllık süreçte açılan fabrikalar şöyle oldu:

1- Ankara Fişek Fabrikası (1924)

2- Gölcük Tersanesi (1924)

3- Şakir Zümre Fabrikası (1925)

4- Eskişehir Hava Tamirhanesi (1925)

5- Alpullu Şeker Fabrikası (1926)

7- Uşak Şeker Fabrikası(1926)

8- Kırıkkale Mühimmat Fabrikası (1926)

9- Bünyan Dokuma Fabrikası (1927)

10- Eskişehir Kiremit Fabrikası (1927)

11- Kırıkkale Elektrik Santrali Ve Çelik Fabrikası (1928)

12- Ankara Çimento Fabrikası (1928)

13- Ankara Havagazı Fabrikası (1929)

14- İstanbul Otomobil Montaj Fabrikası (1929)

15- Kayaş Kapsül Fabrikası (1930)

16- Nuri Killigil Tabanca, Havan Ve Mühimmat Fabrikası (1930)

17- Kırıkkale Elektrik Santrali Ve Çelik Fabrikası (1931- Genişletildi)

18- Eskişehir Şeker Fabrikası (1934)

19- Turhal Şeker Fabrikaları (1934)

20- Konya Ereğli Bez Fabrikası(1934)

21- Bakırköy Bez Fabrikası (1934)

22- Bursa Süt Fabrikası (1934)

23- Paşabahçe Şişe Ve Cam Fabrikası (1934 Temel Atma)

24- Zonguldak Antrasit Fabrikası (1934 Temel Atma)

25- Zonguldak Kömür Yıkama Fabrikası (1934)

26- Keçiborlu Kükürt Fabrikası (1934)

27- Isparta Gülyağı Fabrikası (1934)

28- Ankara, Konya, Eskişehir Ve Sivas Buğday Siloları (1934)

29- Paşabahçe Şişe Ve Cam Fabrikası (1935 - Tamamlandı)

30- Kayseri Bez Fabrikası (1934 Temel Atma)

31- Nazilli Basma Fabrikası (1935- Temel Atma)

32- Bursa Merinos Fabrikası (1935 Temel Atma)

33- Gemlik Suni İpek Fabrikası (1935 Temel Atma)

34- Keçiborlu Kükürt Fabrikası (1935)

35- Ankara Çubuk Barajı (1936)

36- Zonguldak Taş Kömür Fabrikası (1935)

37- Barut, Tüfek Ve Top Fabrikası (1936)

38- Nuri Demirağ Uçak Fabrikası (1936- İlk Türk Uçağı Nud-36 Üretildi)

39- Malatya Sigara Fabrikası (1936)

40- Bitlis Sigara Fabrikası (1936)

41- Malatya Bez Fabrikası (1937 Temel Atma)

42- İzmit Kağıt Ve Karton Fabrikası (1934- Temel Atma)

43- Karabük Demir Çelik Fabrikası (1937- Temel Atma)

44- Divriği Demir Ocakları (1938)

45- İzmir Klor Fabrikası (1938- Temel Atma)

46- Sivas Çimento Fabrikası (1938-Temel Atma)

DEVRİM ARABALARI

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk otomobil macerası ise 1961 yılında Devrim arabaları ile başladı. 29 Ekim 1961'de Cumhuriyet Bayramı törenlerinde Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel tarafından test amacıyla kullanıldı. Bu sırada benzini biten araba ardından üretildiği Eskişehir fabrikasına geri götürüldü.

ANADOL MACERASI

1959 yılında Koç grubu Otosan'ı kurdu. Ardında Ford kamyonların montajı Otosan'da başladı.

1963 yılına gelindiğindeyse Rahmi Koç İzmir Fuarı'ndayken bir fiberglas araç dikkatini çekti. Sac kalıp üretimine göre çok ucuz olan bu yöntem yerli otomobil üretimine başlama konusunda Vehbi Koç'u cesaretlendirdi. Koç Holding ve Ford ortaklığıyla üretilen Anadol'un tasarımı İngiliz Reliant firmasına ait olup araçta Ford firmasından tedarik edilen şase ve motorlar kullanıldı.

Anadol'un üretimi 19 Aralık 1966'da başladı ve 28 Şubat 1967'de satışına başlandı. 1966’dan 1984'e kadar devam eden Anadol üretimi 1984'te durduruldu. Ancak Otosan 500 ve 600D pikap üretimi 1991 yılına kadar devam etti. 

ELEKTRİK İLE YAKALADIK

Otomotiv sektöründe elektrikliye geçişle adeta sil baştan tekrar kurulan endüstride artık tecrübeler önemini büyük ölçüde yitirdi. Burada ortaya çıkan fırsatla 2018 yılında kurulan Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) 5 yıllık çalışmanın ardından 2023 yılında ilk modeli olan T10X'in satışlarına başladı.

Evet belki yerli üretim otomobil konusunda işler iyi gitmedi ve oldukça geç kaldık. Ancak artık aradaki fark kapandı. 

Bu durumun değişmemesi hatta daha da öne çıkmak içinse yapılması gerekenler var.

Öncelikle sektörde hâlâ taşlar yerine oturmadı ve araştırma ve geliştirme çalışmaları ileride güçlü rekabetin içerisinde yer almak için hayati öneme sahip.

Burada şimdilerde yapılması gereken bu markayı siyasete alet etmeyip kazanabileceği maksimum kârı elde etmesini sağlamak ve büyümesine yönelik çalışmalarını baltalamamak olmamalı. Çünkü araştırma ve geliştirme çalışmalarına gerekli yatırım yapılamazsa TOGG rekabet içerisinde geri kalacaktır.

Unutulmamalı ki batarya konusunda kullanılan lityum rezerveleri kısıtlı ve azaldıkça da fiyatı artmaya devam edecek.

Batarya teknolojisi bu sebeple her gün daha da gelişiyor. Hidrojen yakıtlı modeller ise gün geçtikçe gelişerek satış paylarını artırıyor.

Bunların dışında bir de çevreci olduğu ve karbon salınımı yapmadığı ifade edilen e-yakıt'lar var. Bu yakıtlar üzerine yapılan çalışmalar da oldukça iyi sonuçlar vermeye başladı. 

Otomotiv sektörü bu değişime ayak uyduramayanları eleyecektir. Umarım yeni değişimlere bu kez TOGG ile geç kalmayız.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları