Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Oğuzhan Asiltürk ile yaptığı görüşmenin ardından ittifak tartışmaları parti içerisinde sürüyor. SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun, içinde AKP ve MHP’nin olduğu bir ittifaka kesinlikle adım atmayacağını belirtiliyor. Partili kaynaklar, Asiltürk’ün destekçilerinin partiye zarar verecek adımlardan kaçındıklarını ancak Cumhur İttifakı konusunda başta Karamollaoğlu olmak üzere partinin önde gelen isimleri üzerinde bir kanaat oluşturmaya çalıştıklarını söylüyor. Asiltürk’e yakınlığı ile bilinen Abdülkadir Karaduman’ın da yaklaşık 2 aydır Karamollaoğlu’ndan randevu talep ettiği ancak Karamollaoğlu’nun görüşmeyi kabul etmediği belirtiliyor. Karamollaoğlu ile ittifaka girilmemesi halinde partinin olağanüstü kongreye giderek genel başkan değişikliğine gidebileceği de kulislerde konuşulan iddialar arasında yer alırken, geçen hafta bu iddia iktidar medyasına yansıdı. İktidar medyası Karamollaoğlu yerine Milli Görüş hareketinin kurucusu Necmettin Erbakan’ın danışmanlarından Mete Gündoğan ismini öne sürerken, partili kaynaklar bunun bir blöf yarışı olduğunu kaydediyor. Nitekim iktisat profesörü olan Gündoğan da bu iddiaları yalanlayarak adaylık talebinin olmadığını duyurdu. Erdoğan’ın bundan sonraki ilk ziyaretini Saadet Partisi için önemli isimlerden olan ve eski bakanlardan Recai Kutan’a olacağı belirtiliyor. Partili kaynaklar Recai Kutan’ın ittifak konusunda ikna olması halinde, Karamollaoğlu’nun direnme gücünün zayıflayacağı kanısında olduğu belirtiliyor.

BABACAN DA ‘MUHALEFETİ KISTIRDI’

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın, anayasanın ilk 4 maddesine ilişkin “Şu anda bunları tartışmak için uygun iklim yok ülkede. Günü geldiğinde, zemin ve şartlar uygun olduğunda tartışırız” sözleri muhalefet partilerinde rahatsızlığa neden oldu. İYİ Parti, “Eğer Babacan’ın partisi olan DEVA, anayasa ile ilgili anayasanın ilk 4 maddesine ters düşerse, bu muhalefet içinde biz olmayız” diyerek rest çekti. İYİ Partinin bu sözlerden en fazla zarar görecek partinin CHP ve İYİ Parti olacağına dikkat çekerek “CHP de bir an önce anayasanın ilk 4 maddesi karşısında İYİ Parti ile birlikte konuşlanması gerekiyor. Aksi halde bu gibi söylemler halktan karşılık bulamaz. 2023 seçimlerinde Millet İttifakı’nın oy kaybına bile neden olabilir” diye tepki gösterdiği ifade ediliyor.

AHKÂM KESMEK!..

Sabah’tan Melih Altınok’un, Cumhuriyet gazetesi ile ilgili dayanaksız yazısına geçen hafta bu köşede yanıt vermiştik. Ertesi gün (10.02.2021) “Aferin Cumhuriyet!” başlığıyla, sanki yeni bir şey açıklıyormuş gibi yanıt verdi.

BU NASIL GAZETECİLİK?

Can Dündar, Genel Yayın Yönetmeni iken onun arkadaşlarına karşı vakıf seçimleri iptal davası açıldı. Dava iki yıl sürdü. Çağlayan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı, Yargıtay tarafından onandı. 7 Eylül 2018’de yapılan seçimle Cumhuriyet Vakfı, yeni yönetime kavuştu. 8 Eylül günü de yeni yönetim temel politikalarını açıkladı. Öğrenmek istiyorsa iki buçuk yıl önce yayımlanan bildiriyi okumalıdır...

YENİ BİR HABERMİŞ GİBİ YAZI YAZIYOR

Hem bu gelişmeleri izlememiş hem de Cumhuriyet gazetesi için “ahkâm” kesiyor. 100 yıllık Cumhuriyet gazetesini anlaması için kendisinin biraz çalışması gerekiyor...

[email protected]