Panama merkezli off-shore danışmanlık firmasından sızdırılan milyonlarca belgenin pek çok ülkede siyasi liderlerin kirli çamaşırlarının ortalığa saçılması anlamına geliyor... Kimileri için siyasi kariyerlerine nokta konulması sonuçlarını üretebilir, kimilerinin ise diktatörlüklerinin icraatlarını tırmandırarak, halklarına çok daha ağır bedeller ödeterek ayakta kalmalarını getirebilir... Panama bombasının daha ilk haberlerinde dünyanın pek çok güçlü siyasi liderinin milyarlarca kirli dolarlarının aklanmasının haber özetlerini dinlerken, kirliliğin bu boyutlarının hiç de sürpriz olmadığını düşünsek de, suç kanıtlarının ortalığa saçılmasından sonra hiçbir şeyin değişmeyeceğini söylemek zor...
Dünyayı sarsması, siyasi liderliklerin kirli kazançtan almakta oldukları payların dudak uçakla büyüklüğü, önemli güçlü ülkelerde, kilit iktidar görevlerinde, doğrudan suçluluklarının kanıtlanması ile elbet sınırlı değil... Milyarlarca dünyalının haklarının gaspları üzerinden yaratılan kirli düzenin sonuçta ayakta kalamayacak boyutlarda tıkandığı noktalarda, benzer operasyonlarla bir tür bağırsak temizliğine gereksinim duyuluyor olmasından... İlk sızan isimler arasında Putin, Esad, Aliyev, Ahmedinejad, Hüsnü Mübarek ve Suudi siyasilerin yer almasının okunması yok mu?
Batı dünyasının ayakta tutabilmek yolunda soluksuz destek verdiği Ukrayna liderlerinin nerede ise topunun birden, kirli destek süreçlerinden başlayarak yolsuzluklar batağına bulaştıklarının önceden de pek çok skandalı ortaya çıkmamış mıydı? Sahi piyasalar düzeninin örgütlenmelerinin başını çektikleri ideolojik desteklemelerdeki kirli ilişkilerin, destek fonlarının işleyişinden habersiz kalmış dünya köşesi olabilir mi? Laf aramızda tek kutuplu dünya düzeninin güç kazanması adına oluşturulan örgütlenmeler eliyle siyasi liderliklere, toplumsal örgütlenmelere aktarılan paralar belki de en bilinen ancak en masum sayılabilecek olanıdır. Bildik demokrasiyi yayma ideolojik örgütlenmeleri şemsiyesi altında, Soros simge bankerler ile her türden ırkçı, dinci örgütlenmelerin finanse edilmeleriyle, “kırmızı-turuncu karanfil darbeleri, tersine tepen silaha, kanlı terör örgütlenmelerine dönüşünce, yeni Osmanlıcılık, ılımlı İslam.. demokrasi ihraçları” çok da işe yaramadı.

***

Pratikte güçlü siyasal odaklar ya da sermaye örgütleri, emperyal güç kazanmış çokuluslu şirketler çıkarları adına doğrudan hedef liderler, örgütlenmeler seçilerek dağıtılan kirli paralarla alınan sonuçlar çok daha işlevsel oldu. Sovyetler’in dağıtılması sonrası sıkışmış Rusya’da ilk yaşananların en canlı tanıkları, o yıllarda oralarda büyük işler yapan başta inşaat, her alana bulaşan iş dünyamızdakiler sayılmazlar mı? Kuşkusuz asıl güçlü rüşvet çarklarında rol alan şirketler çokuluslu tekellerdi. Akıl almaz incelikli yollarda yaratıcılıkta sınır olamaz. Kişisel çarkların işleyişinde karar verecek yöneticinin imzası uğruna, gece yarısı uçakla başka ülkeden sevgilisinin getirilişi ince jest sayılıyordu. Emperyal-kapitalist sistem, vahşi kapitalizmin kuralsız düzeninin en hızlı yoğunlaşmasında rüşvette sınır tanıyacak değildi ya...
Sistem bir yandan nükller çalışmaları gerekçe yaparak İran’a ambargo uygulamasını yürürlüğe sokuyor, diğer yandan aslında yine evrensel sermayenin kirli çıkarları adına ambargonun delineceği yolların haritalarını çizdiriyordu... Ülkesinde şimdilik hesap vermesi gündemde olmayan Ahmedinejad, idamla cezalandırılmış Zencani, bizden hesap sorulmayıp ABD’de kendisinin mi yoksa başkalarının mı hesap vermesinde kullanılacağı henüz kesinleşmemiş Sarraf yargılamaları hangi boyutlara varacak bilinmezse de... Panama bombası en son anlamlı gelişme dünyayı sarsan siyasete uzanan kirliliklerle hesaplaşmanın ortak paydasını görmek gerek...
Bundan bir 20-30 yıl öncelerinde dünya sermayesinin rüşvete ayırmak zorunda kaldığı paylar, işçiliğe verilen payların 7.5 katına çıkmıştı. Sistemin krizlerinin odağına oturmuştu... Kirli düzen bağırsaklarını temizlemek zorunda kalıyor desek...