Cumhuriyetin sonunda ölüm dansı

Cumhuriyetin sonunda ölüm dansı

31.10.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

En zor zamanlardır bunlar; bir düzen yıkılmış ve fakat yenisi henüz tam manası ile inşa edilmemiş. Kimse ne yapacağını bilemez, hayaletler gibidir. Dünkü Cumhuriyet Bayramı bu ortamı bir kez daha gözler önüne serdi. Cumhuriyetçi azınlık, mezardan ıslık çalarak geçti, yapacakları pek bir şey yoktu, binlercesi eski düzeni yad edercesine sokaktaydı, ama tablo hüzünlüydü. Korkudan olsa gerek, medya sokaklara dökülenleri haber bile yapamadı, bir iki zeybek görüntüsü ile savuşturdu. Diğerleri, yani yeni rejimin kurucuları da iki arada bir derede kaldı. Anıtkabir ziyareti gibi ‘eski âdetler’den henüz vazgeçilememişti, mecburen gidildi. Oysa o eski Türkiye’nin bir âdeti idi, dahası Cumhuriyet’in kuruluşu bu kesimler için hiç de kutlanacak bir şey değildi, onların nezdinde Cumhuriyet idaresi halifeliği kaldırmış, ‘milleti dinden uzaklaştırmak’ için elinden geleni yapmış bir beşinci kol hareketi idi, o kadar. Hiç kuşkunuz olmasın, zamanı gelince ders kitaplarında bunu okutacaklar ve o zaman artık çok yakın.
Yeni Türkiye’nin miladı; 15 Temmuz darbe girişiminin mağlup edilmesi ve ardından hızla yeni rejimin inşası sürecinin başlangıcı; şehitler bayramı. Darbeye karşı direnmeye, şehitlere sözümüz yok, ama bunun meşruiyeti üzerine kurgulanan düzenin ne kadar ürkütücü olduğunu başından görüyoruz. Nitekim, eski düzenin cenaze merasimi havasında geçen Cumhuriyet Bayramı gecesi idam cezasının geri gelmesi vaadi ve iki KHK ile taçlanmış vaziyette. Artık rektör seçimi olmayacak, yine medya kuruluşları kapatılacak, akademisyenler işten atılacak, yeni rejim inşası soluksuz devam edecek. Zaten büyük ölçüde seçilenler değil, atananlar rektör oluyordu, o bile kesmedi. Zaten büyük bir tasfiye devam ediyor, ama belli ki ucu bucağı olmayacak, korku dağları bekleyecek, kimsede gık diyecek mecal kalmayacak. Liderlik, yani tüm gücün tek adamın elinde toplanması çerçevesinde tanımlanan yeni yeni rejimin işaret taşları çoktan döşenmiş vaziyette. Gerekçesi de hazır; “ülkemiz her türden tehdit altındayken, çokseslilik bizi zayıflatır, en iyisi güçlü lider etrafında bütünleşmek, kaskatı bir betona dönüşmek.”
Kürt meselesinde ‘çözüm süreci’ni ise artık rüyalarımızda bile göremeyeceğiz, zaten artık barışçı çözüm istemek de neredeyse katolog suçu. Belediyelere kayyım atanması tasarrufu, Kürt siyasetinin istikametini en açık şekilde gözler önüne serdi, en son Diyarbakır Belediyesi eşbaşkanları gözaltına alındı, sıkıysa “Ne oluyor bu ülkede, Kürt meselesi böyle çözülmez, olsa olsa daha sarpa sarar” deyin de terör suçundan hapsi boylayın. Dahası, bilhassa hendek siyasetinden sonra, Kürtleri temsil edenlerin de ne yapmak istediklerini anlamak da mümkün değil. “Barış süreci demokratikleşme zemininde ilerlemiyor” dediğimizde, en çok onlardan azar işitmiştik, yaptıkları, daha doğrusu önderliklerinin izlediği ‘yüksek siyaset’e o kadar güveniyorlardı ki, Dolmabahçe tiyatrosuna o kadar bel bağlamışlardı ki, süreci eleştiren Türk entelektüelleri, neredeyse barışın önünde engel görülmeye başlanmıştı. Sonuç ortada.
Bu arada, Kemalistler, “Biz size demedik mi” havasında, hâlâ olan biteni memleketin demokratlarından biliyor. Ne dediniz Allah aşkına? Derde deva olacak ne dediniz? Eski statükoya toz kondurmadan savunmak, Cumhuriyet devrinin sonunu hazırlayan en büyük amildi, anlamadınız. Bir türlü anlamak istemiyorsunuz ama, eski düzen çok da matah değildi, dindarı dışlıyordu, Kürt’ü tanımayı reddediyordu, bireysel özgürlükleri muzır sayıyordu. Eski düzen, demokratlaşamadığı için çöktü, şimdi yerine korkunç bir baskı rejiminin inşa edilmesi, bu gerçeği değiştirmez. İstediğiniz kadar zeybek oynayabilirsiniz, ama o artık bir ölüm dansı.  

Yazarın Son Yazıları

‘Yeni devlet’

‘Yeni devlet’

Devamını Oku
07.08.2017
Müftü nikâhı ve İslami rejim

Müftü nikâhı ve İslami rejim

Devamını Oku
04.08.2017
‘Hans’ın ne dediği’

‘Hans’ın ne dediği’

Devamını Oku
31.07.2017
‘Evrim teorisi’

‘Evrim teorisi’

Devamını Oku
28.07.2017
Yeni Türkiye’nin tarih yazımı

Yeni Türkiye’nin tarih yazımı

Devamını Oku
24.07.2017
15 Temmuz’un anlamı

15 Temmuz’un anlamı

Devamını Oku
17.07.2017
15 Temmuz

15 Temmuz

Devamını Oku
14.07.2017
Parayla saadet olmaz

Parayla saadet olmaz

Devamını Oku
10.07.2017
‘Adalet Yürüyüşü’ ve 15 Temmuz

‘Adalet Yürüyüşü’ ve 15 Temmuz

Devamını Oku
07.07.2017
Rıdvan Bey, Katar ve diğerleri

Rıdvan Bey, Katar ve diğerleri

Devamını Oku
03.07.2017
Katar krizi

Katar krizi

Devamını Oku
30.06.2017
Yine hüzünlü bir bayram

Yine hüzünlü bir bayram

Devamını Oku
26.06.2017
Adalet istiyoruz! (23.06.2017)

Adalet istiyoruz!

Devamını Oku
23.06.2017
Nerden başlasak nasıl anlatsak

Nerden başlasak nasıl anlatsak

Devamını Oku
19.06.2017
Katar’ın başına gelenler

Katar’ın başına gelenler

Devamını Oku
09.06.2017
ABD, Türkiye ve Kürtler

ABD, Türkiye ve Kürtler

Devamını Oku
05.06.2017
Toplum yorgunluğu

Toplum yorgunluğu

Devamını Oku
02.06.2017
Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti

Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti

Devamını Oku
29.05.2017
İki veda

İki veda

Devamını Oku
26.05.2017
‘Devrime hazır olun’

‘Devrime hazır olun’

Devamını Oku
22.05.2017
Kötü yönetim ve dış siyaseti

Kötü yönetim ve dış siyaseti

Devamını Oku
19.05.2017
‘Türbe, tarih, siyaset’

‘Türbe, tarih, siyaset’

Devamını Oku
15.05.2017
Fransız seçimleri ve demokrasi krizi

Fransız seçimleri ve demokrasi krizi

Devamını Oku
12.05.2017
İslamcılık, çirkin itiraf

İslamcılık, çirkin itiraf

Devamını Oku
08.05.2017
Yeni siyasi arayışlar

Yeni siyasi arayışlar

Devamını Oku
05.05.2017
Hindistan ziyareti ve İslamcılar

Hindistan ziyareti ve İslamcılar

Devamını Oku
01.05.2017
Referandum sonrası Kürt meselesi

Referandum sonrası Kürt meselesi

Devamını Oku
28.04.2017
Nafile analizler

Nafile analizler

Devamını Oku
24.04.2017
Her şeye rağmen

Her şeye rağmen

Devamını Oku
17.04.2017
Son itiraz hakkımız, son kararımız Kesinlikle HAYIR!

Son itiraz hakkımız, son kararımız Kesinlikle HAYIR!

Devamını Oku
14.04.2017
İslamcıların Suriye ile İmtihanı

İslamcıların Suriye ile İmtihanı

Devamını Oku
10.04.2017
Fırat Kalkanı; ‘zafer’ mi ‘hezimet’ mi?

Fırat Kalkanı; ‘zafer’ mi ‘hezimet’ mi?

Devamını Oku
03.04.2017
‘Vicdan ve adalet nöbeti’

‘Vicdan ve adalet nöbeti’

Devamını Oku
31.03.2017
En büyük tehlike (27.03.2017)

En büyük tehlike

Devamını Oku
27.03.2017
Dünya ve Türkiye; vahim vaziyet

Dünya ve Türkiye; vahim vaziyet

Devamını Oku
24.03.2017
En güzel evler, en iyi arabalar en kötü siyaset

En güzel evler, en iyi arabalar en kötü siyaset

Devamını Oku
20.03.2017
18 yaşında seçilme hakkı

18 yaşında seçilme hakkı

Devamını Oku
17.03.2017
‘Hollanda krizi’nin ötesinde

‘Hollanda krizi’nin ötesinde

Devamını Oku
13.03.2017
‘Erdoğan ve liderlik’

‘Erdoğan ve liderlik’

Devamını Oku
10.03.2017
‘Milli Kültür Şûrası’

‘Milli Kültür Şûrası’

Devamını Oku
06.03.2017