Demba Ba ilk golü attığında ortalık “Gol” diye inledi…
Topu tek vuruşla ağlara gönderdi Ba…
Demba Ba golü attıktan sonra secdeye yattı…
Bu hareket, tam 194 yıl sonra yapılıyordu Tripolis’te!
Ah! bir de, Gökhan’ın sağ bacağı ile sol bacağına çalım atma “Hastalığı” olmasaydı…
İlk yarı en az 3-0 olurdu…
Hele Ba ilk yarıdaki yüzde yüzlük golü atsaydı!
Yağmurun tarlaya çevirdiği sahada Gökhan penaltıyı tavana astı!
Beşiktaşlılar’ın “Gol” sesi yine yükseldi orada!
O şehirdekiler “Eyvah, Türkler geri geldi” demişlerdir…
Çünkü, maç Tripoli’deydi..
Tripolis “Üç şehir”, Asteras “Yıldız” demekti..
E, “3 şehrin yıldızına” 3 yemek yakışırken maçı 2-2 yaptı adamlar!
Yılların Atiba’sı takımı 10 kişi bıraktı.. Attırdı kendini!
İkinci yarı, top kaybetme makinası Gökhan, yerini Necip’e bıraktı..
2-0’dan 2-2, bir Beşiktaş geleneği olmamalıydı artık!
Gelelim o şehrin öyküsüne:
Oraya giderken 1 kutu çikolata götürmeliydiler!
İçinde 500 bin dolar olmayan ama..!
“Hediye”, Türk geleneğiydi ne de olsa…
Ortak tarihimizin kanlı yazgısı vardı topraklarda…
Ne de herkese birer takım elbise alındı….
Beşeri ilişki derlerdi oysa..
Ceplerinde de dolar olmamalıydı ama..!!
Ya da bir adet ayakkabı kutusu…
Anadolu’dan “hediye”…
İçinde illa da ayakkabı olmalıydı ama..
Sual ederlerse, “Hediye” denirdi!
Tatlı yer, tatlı tatlı ama acı konuşurduk!
Geçmişi anımsatırdık..
Asırlar önce “Bizi ne güzel kestiniz” diyerek bir de dolar mı koyacaktık!
Tripolis, Osmanlı yanlısı olan 10 bin Yahudi ile 10 bin sivil Türk’ün öldürüldüğü yerdi!
Yunanlıların Osmanlıya ilk başkaldırdıkları ve oluk oluk kan akıttıkları yer!
Osmanlı Orduları gözde komutanı Dramalı Mahmut Paşa’nın acı yenilgi aldığı topraklar yani… 40 bin atlıdan 32 bininin öldürüldüğü ve Yunanlılar’ın Osmanlı karşısında ilk galibiyetlerini aldıkları şehir!!
6 bin asker kalınca çekildi Dramalı Mahmut Paşa…
Bekledi yardım gelmesini…
Gelmedi… Gelmezdi…(!)
Sadece bir “Çikolata kutusu”, bir “Ayakkabı kutusu” dolu asker lazımdı…
Osmanlı Sultanı’nın gözdesiydi Dramalı…
Diğer “Bölge Paşaları” (Osmanlı Valileri) Mahmut Paşa yükselir diye yardım etmediler…
Diğer paşalar, Dramalı Mahmut Paşa’nın yok oluşunu seyrettiler…
Hünkarın karşısında kendileri sivrilecekti böylece…
Tripoli’de günlerce kan aktı…
Kadın ve çocuklar öldürüldü.. Yardıma gitmedi diğer valiler…
Günler değil “Saatler” önemliydi…
Bir saat; sadece 1 saat, o kadar değerliydi ki…
Ben diyeyim 500 bin, sen de 700 bin...
Paha biçilmezdi o saate…
Çaresiz ve umutsuz bekledi Dramalı Paşa…
Saatler geçti, kimse gelmedi…
Müslümanlar acımasızca öldürüldü, mevkidaşları seyretti!
Çok ağırına gitti Dramalı Mahmut Paşa’nın..
Çekildiği kalede kahrından hasta oldu..
Sonra da tifodan öldü! Öldüğünde bir kutusu bile yoktu…
Önceleri kimse yazmadı bunu..!!
Yazamadı…
Oysa yayın yasağı da yoktu!
Ama tarih, kayıtlara geçmişti bir kere..
Dramalı Mahmut Paşa’nın yalnız bırakılmasının öyküsüydü bu...!
Aslında, montajsız orijinal bir öyküydü bu!
Neyse OC Kaçar..
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..
O Şehrin Öyküsü
Yazarın Son Yazıları
Mahallenin ‘Ağır Abi’sinden herkes çekinir! Ama bir kez “düşmeye” görsün delikanlı! Apartta bekleyenlerin “hedefi” olur.
Sergen mi Rafa Silva mı?
Sahada takımın başında Sergen yoktu.
Dünya ve Beşiktaş’ın yıldızı Ouaresma da stattaydı.
'Beşiktaş’ın formalite maçı'
Tanrılar cezalandıracağı kişinin önce aklını alır
Bir defa sınırı aşan için artık sınır yoktur. (*)
Ben aslında size Adanalı Montella’yı anlatacaktım.
Hayalgücüspor
‘Satarım Sattırmam’
VAR ya da HAM
Kiziroğlu Beşiktaş Bey
Ciddiye alacaksın yaşamayı..
Kaldı 7
Mürettebat ne yapsın
Adalet ve sosyalizm
Bu maçın ana fikri
Sadece bir adam
Prometheus gib
Bir Karşıyaka masalı
Beşiktaş bildiğiniz gibi
Ahlaklı hovarda
Top böyle oynanır
Dalga bile yoktu
Öyle bir havada geldi ki
Bir İzmir masalı...
Pişman ölmek
Beşiktaş’ı vurdular!
Ülkenin fotokopisi gibi
Çoğalıyor bu adamlar
Beşiktaş demek
Beşiktaş ‘Harlem’ takımı değildir
Solculuk hastalığı
Devekuşları bile gülerdi
Bugünler de geçer
Şampiyonluk da önemli
Sonra, sen kazanırsın
Gazetecilere selam olsun
Son saniye yıkıldı
Tam unuttu derken