Bu satırları çok basit ama hepimizin anlayacağı bir açıklıkla yazdım. Atatürk’ü son zamanlarda sadece ihtiyaç duyduklarında kullananları görmek beni üzüyor! Bu, toplumu bir ölçüde dışlamak anlamı taşır. Cumhuriyetimizin kurucusu ve büyük devlet adamı, büyük askerden bahsetmek ve ülkesi, milleti için nasıl çalıştığını hayatı pahasına mücadele vererek dünyada görülmemiş devrimleri yapan yüz yılın dâhisine karşı bazen büyük ayıplarla yaklaşanlar var. Kulüpleri yöneten bazı kişilerin de artık neredeyse Atatürk’ü anmak için ‘Taç atışı!’ kavgalarına indirgeme söylemleri çok acı ve iğrenç bir cehalet örneğidir. Ayrıca son günlerde yine Atatürk için kulüp taraftarlığından söz ederek adeta fanatizmin farklı yolunu seçmek isteyenler de saçmalıyor. O, bir devlet adamı olup Birinci Dünya Savaşı’nın harabeleri arasından Türkiye Cumhuriyeti’ni çıkartan liderimizdir.

Atatürk “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” demiştir. Önce bunu sorgulamalıyız! Sonra da “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” özdeyişiyle de bizlere ettiği nasihati anlamalıyız. Buradan çok net kulüp taraftarı olmadığı gibi sporu sadece futbola indirgeyenlerin ayıplarına gidebiliriz. Ama bilerek ve isteyerek klasik anlamda gündeme oturmak isteyen günün adamları vardır ki 90 dakikaların sonucunda dahi bir futbol enstantanesini Atamızı kullanarak aklınca yaratıcılık yapmak istemektediler.

Hiçbir kulübü ötekinden ayırt etmeyen büyük Atatürk sadece Büyük Taaruz’dan önce stratejik olarak ordusu içinde bir futbol maçı izleyerek düşmanın uyanmasını engellemek istemiştir. Orada taraftı, vatanı kurtaracak Mehmetçik ve komutanların başarısını görmek istemiştir.

Ama bizler gerçekten endüstriyel futbol dünyasının en kirli yanlarının yaşayanı olarak mahkeme kapılarında süründüğümüzü unutuyoruz! Pişkinlikle hakaret dolu açıklama ve ekranlarda neredeyse küfürleşiyoruz! Bu durumun Atatürk’ün özdeyişlerine ne kadar ters düştüğünü dahi umursamadan pişkinlik içinde kafamızı kuma gömmüş olarak futbolla ebedi uykusunda olan insanı özdeşleştiriyoruz. Önce ruhumuzu, vicdanımızı, kafamızı gözden geçirmeliyiz ve dünyada futbolun nasıl oynandığını ve neden başarılı olduklarını görmeliyiz. Bir de bu kadar büyük harcamaları yaptığımız ama sonunda hüsran dolu yaşadığımız futbol yönetimi ve anlayışımızı...