Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Hiç 'Ataşark' Oldu mu?

09 Eylül 2011 Cuma
\n

\n

\n

\n

PARİS - Pariste lisansüstü eğitim gördüğüm Sorbonnea bağlı Hukuk Fakültesi, binası ünlü Pantheonun dibinde olduğu için o adla anılır.\n

\n

Oraya ilk yazıldığımda en gözde hocalardan biri anayasa hukuku ve siyaset bilimi alanında uluslararası üne sahip olan, benim de bir yıl öncesinde Aix en Provenceda düzenlenmiş olan Akdeniz Yaz Üniversitesinde tanıdığım Maurice Duverger idi.\n

\n

1917 Angouleme doğumlu ve 20. yüzyılın alanındaki büyük bilim adamlarından biri olan Duvergernin hâlâ yaşadığını öğrenmekten büyük mutluluk duydum.\n

\n

Duverger anayasa hukuku, siyaset bilimi, siyaset sosyolojisi alanındaki kitaplarıyla ülkemizde de çok tanınır.\n

\n

Onun ülkemizde bu denli tanınması ve sevilmesinin bir nedeni de Kemalizmi, 3. Dünya ülkeleri için bir üçüncü yol olarak görmesidir.\n

\n

Dün Pantheondaki Hukuk Fakültesinin önünden geçerken, bütün bunları anımsadım.\n

\n

İlginçtir, Cumhuriyet Bilim Teknolojinin 12 Ağustos 2011 tarihli nüshasında, bu görüşü destekleyen bir yazı çıktığında da Duvergeryi hatırlamıştım.\n

\n

Söz konusu yazıda, 1935te İstanbulda toplanmış olan 12. Kadın Kongresinde Mısır Delegasyonu Başkanı olan Sitti Şaravinin, Atatürkü hem Mısırın hem de bütün Şarkın lideri olarak kabul edip şöyle söylediği naklediliyordu:\n

\n

- Siz ona Atatürk dersiniz, biz onuAtaşarkdiye anarız. Çünkü o yalnız Türkün değil, bütün Şarkın ve bilhassa kardeş Mısırın da atası ve önderidir.\n

\n

***\n

\n

Ne yazık ki, Sitti Şaravinin 1935te, ünlü siyaset bilimci Duvergernin 1950 - 60larda söyledikleri tarihi gerçeklerle bağdaşmıyor.\n

\n

Evet gerçi Atatürk, Kurtuluş Savaşının önderi Mustafa Kemal olarak Mağrıptan Maşrıka, Tunustan Hindistana, dünya âleme örnek, öncü olmuştur. Ama etki ve rol modelliği olayın antiemperyalist savaş tarafıyla sınırlı kalmış, Aydınlanmacı reform yönünü kapsamamıştır.\n

\n

Gerçi Mısırda, bir ara iktidar ortağı da olan El Siyasa Hareketi ile Mısır Kadınlar Birliği, Mustafa Kemali yakından izlediler. Evet Al Siyasa Grubu ve Gazetesi, Firavun Okulu adını verdikleri, ülkenin tarihini İslam döneminin de dışına taşıyan bir tarih yorumu getirdiler, hatta Abd-Ül Aziz Fehmi, Arap Dil Akademisinde Türkiyeden 14 yıl sonra Latin alfabesini önerdi; ama kabul etmek gerekir ki, bütün bunlar çok sınırlı kaldı.\n

\n

Kurtuluş - Kuruluşadlı yapıtında bu noktalara dokunan Bülent Tanör, durumu iki ülke arasındaki sosyal zaman farklılığına bağlıyor.\n

\n

Mısır, Nasır hareketi ile Türkiyeyi örnek almaya hazırlandığında ise Ankara, Londra ve Washingtonun güdümünde, Kahirenin öncüsü olduğu ulusalcı akıma karşı kalkan görevini üstlenmişti bile.\n

\n

Duverger Türkiyeyi, daha doğrusu Kemalizmi 3. Dünyaya örnek gösterirken, Menderes - Zorlu diplomasisi, Bandungda 3. Dünyacı hareketi bir komünist oyunu olarak niteliyordu.\n

\n

***\n

\n

Emperyalizmin etkisi ve şapşal sözde liberallerin aymazlığıyla safça Arap baharıolarak adlandırılan hareketin, hiçbir yerde Arap rejimlerini laik bir ufka doğru açmadığını da görüyoruz.\n

\n

Arap dünyasında laikleşme görülmedikçe, ne bir devrimden ne de demokrasiden söz edilebilecektir.\n

\n

Tabii Mustafa Kemalin Arap dünyası ve Şarktaki (Doğu) etkisi için de durum aynı.\n

\n

Başka bir deyişle, Kurtuluş Savaşı komutanı Mustafa Kemal, Ataşarkolabilir, ama Aydınlanmacı, laik Atatürk Ataşarkolmamıştır hiçbir zaman.\n

\n

Atatürkçülüğün ya da Kemalist ideolojinin zaman içinde, Arap ülkelerini, Müslüman dünyayı etkilemesini umanlar, garip bir sürprizle karşılaşmışlar, beklentilerinin tersine, Arap ideolojisinin Kemalist Türkiyeyi etkilediğini görmüşlerdir.\n

\n

Sitti Şaravi, yirminci yüzyılın ilk yarısında Türkiyenin Mısırın geleceği olmasını bekliyordu. Yirmi birinci yüzyılın başında ise artık herkes Mısır Türkiyenin geleceğidemeye başlamış bulunuyor.\n

\n

Bu demek değil ki Türkiyeden çıkmış bir Ataşark modeli kimse tarafından önerilmiyor. Tam tersine öneriliyor, ama bu Atao Atadeğil; Made in USA Ataşarkın modelinin de Atatürkünki ile hiçbir ilgisi yok.\n

\n

Üzgünüm ama ne yapayım ki gerçek durum bu!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları