Hedeftekiler…
Altan Öymen
Son Köşe Yazıları

Hedeftekiler…

16.04.2025 04:01
Güncellenme:
Takip Et:

Önce subaylar hedefteydi. Görevdekileri, emeklileri dahil, albayları, generalleriyle bir kısmı hakkında soruşturmalar başlatıldı. Gözaltına alınmalar, tutuklamalar uygulandı. İddianameler hazırlandı. Açılan davaların duruşmaları başladı.

Tutuklananların hapishanesi de davalarının görüldüğü yer de Silivri tesisleriydi. Tesislerin etrafında duvarlarla çevrili araziye giriş kapısının üzerindeki yazı şöyleydi:

“TC Adalet Bakanlığı Silivri Ceza infaz Kurumları Kampüsü”

(Not: Aslında bu ifade gerçeği yansıtmıyordu. Çünkü oraya getirilen zanlı veya sanıkların pek çoğu hakkında mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş bir “ceza” kararı yoktu. Yatanların büyük kısmının orada tutulması, bir “cezanın infazı” olamazdı. Orada bulunması, bir “cezasız infaz” işlemi diye adlandırılabilirdi. Eğer hapishane ilgilileri, anayasaya ve yasalara aykırı olan o durumu bir de levhayla ilan etmek istemiyorlarsa, oraya, içeride tutulan zanlı veya sanıkların durumlarını da kapsayacak bir deyim oluşturmalıydılar.)

ERGENEKON DAVALARI

Ergenekon davası, önce bir toplu dava iken, yeni yeni soruşturmalar açıldıkça, aradaki farklılıkları belirtmek için, önce “dalga” adı altında ve numaralı olarak, “İkinci Ergenekon”, “Üçüncü Ergenekon” diye anılmaya başlamışlardı. Bazılarına, bazı yeni sıfatlar da eklenmişti. “İkinci Dalga”, “Üçüncü Dalga”sözcüklerinin yanında, “Polonezköy Davası”“Oda TV Davası”, “OYAK Davası”, “Balyoz Davası” gibi...

O arada askeri alandan hapse alınan zanlılar, sanıklar arasına siviller de katılmıştır: Gazeteciler, üniversite rektörleri, akademisyenler, doktorlar gibi... Gazetecilerin sanığı olduğu Oda TV davası gibi...

Haklarında iddialar öne sürülen siviller arasında Türkân Saylan gibi sivil toplum örgütü liderleri, İlhan Selçuk gibi, Mustafa Balbay gibi ünlü ve değerli yazarlar da vardı.

Saylan ve Selçuk o sıradaki sağlık sorunları dolayısıyla hastane tedavisi görmek zorunda da kalmışlar ve hayatlarını kaybetmişlerdi. Onlar gibi, ağır şartlar altında sağlık durumlarının kötüleşmesinin sonucu olarak ölen başka tutuklular da vardır. Hakkındaki işlemlere tahammül edemeyip kendi hayatına, intihar yoluyla son veren Deniz Yarbay Ali Tatar da...

Bütün bu acı olaylar Ergenekon davaları sırasında yaşanmıştır. Bu davaların sonucunda ortaya çıkan gerçek de şudur: Bu davaların büyük kısmında hapiste kalan sanıklar hakkında toplandığı iddia edilen belgeler, sanıklara isnat edilen suçların hiçbirini kanıtlayacak vasıfta değildir.

Kısacası, o sanıklar, Silivri’deki “infaz kampüsü”nde boş yere yargılanmışlar ve çok uzun süreler boyunca haksız yere hapiste kalmışlardır.

***

Bu durum zaten, Ergenekon davaları adı altında görülen davaların son aşamalarında, Türkiye’deki mahkeme kararlarıyla da tespit edilmiştir.

Ergenekon davaları, aslında, bugünkü iktidar partisinin o zamanki yandaşı olan “Fethullah Gülen” grubunun karıştığı 15 Temmuz darbesinin gerçekleşmesinde rolleri olduğu yolundaki soruşturmalar sırasında, yurtdışına çıktıkları ve bir daha geri dönmedikleri saptanmış olan -o zamankibazı savcıların ve hâkimlerin katkısıyla oluşturulmuştu.

(Gerçi o davalardan bazıları hafta sonundaki bazı haberlere göre, şu sıralarda gündeme yeniden getirilmesi söz konusu oluyormuş. Ama o haberlerin arkası gelmedi.)

***

Özetle: Yazının ilk cümlesinde belirttiğim gibi, 2006-2007 yıllarında ülkemizde, önce “yüksek rütbeli askerler” hedefteydi. Gerçi şimdi başka bir şey var: Bu defa, yüksek rütbelilerle değil, rütbelerinin daha başlangıcında olan “teğmenler”le ilgili bir konu var. Öğrenim dönemlerini tamamlayan genç teğmenlere uygulanan disiplin cezalarıyla ilgili bir tartışma var. Ona bir başka yazıda değineceğim. Bugün ülkemizdeki gözaltına alma ve tutuklama olaylarının hatırlatmalarını bitireyim.

Evet, önce Ergenekon davası uygulamaları vardı. O geçti.

Sonra, gezi olaylarıyla ilgili tutuklamalar başladı. Ve hâlâ sürüyor. Gezi olayları 2013’teydi. Bundan 12 yıl önce... Ve o 12 yıldan beri, o olayla ilgili olarak hapse sokulmalar, hâlâ devam ediyor... Hapistekilerin bir kısmı yıllar boyunca hapiste... Bir kısmı hakkında ise yıllar sonra yeni davalar açılıyor.

O davaların hedefinde, suç olduğu öne sürülen eylemler ne?..

Halkımızın büyük kısmı biliyor. Ama özellikle iktidardakilere bir kere daha hatırlatmaya çalışalım:

“suç iddiası” kısmında kalanlar, bizim Anayasamızda da, demokrasi ilkelerini uygulamak isteyen tüm ülkelerde de insanların temel hak ve özgürlüklerinden biri olan “toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkı”nın uygulamalarıdır. O olaylarda ağır suçlar işlendiği yolunda ileri sürülen iddialardan hiçbiri ispat edilmemiştir. Yok, meşin ceketli kişiler, hamile bir kadının yolunu çevirip, hakaretamiz hareketlerde bulunmuşlar, yok cami mekânlarına içki şişesiyle girmişler... Hepsinin yalan olduğu ortaya çıkmıştır. Hele geziye katılanların hükümeti düşürmek için darbe teşebbüsünde bulunmuş olmaları... O iddia, hiçbir dayanağı olmadığı gibi, akılla mantıkla da izah edilir bir şey değildir. Elinde silah bir yana toplu iğne bile bulunmayan bir grup genç insanın, ülkenin başkenti Ankara’da bulunan hükümeti düşürmek üzere, İstanbul’un Taksim Meydanı’nda çadır kurup darbe teşebbüsü yapmakla itham edilmesindeki mantıksızlığı fark etmek için okur yazar olmaya da ihtiyaç yoktur.

***

Hedeftekiler” konusunun ikincisini bundan sonraki yazımda sunacağım. En iyi dileklerimle...

Yazarın Son Yazıları

Kim ne istiyor?

“Anayasamız değişmelidir. Çünkü askerler tarafından yapılmıştır. Bunun yerine, siviller tarafından yapılacak yeni bir anayasa hazırlanmalı ve yürürlüğe sokulmalıdır.”

Devamını Oku
04.06.2025
Dalga... Dalgalar

Başlıktaki “dalga” sözcüğü ve onun çoğul hali, daha çok, edebiî eserlerde kullanılır. Romanlarda, hikâyelerde, şiirlerde...

Devamını Oku
28.05.2025
CHP ve ‘75 yıl’

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 19 Mayıs günündeki bayramlaşmamız sırasında hatırlattı: O mayıs gününde, benim bir de özel anım var. Anımı kitaplarımda anlatmıştım. Oradan aklında kalmış.

Devamını Oku
21.05.2025
Barışın ve adaletin yolu

Barışın ve demokrasinin gerçekleşmesini ve yerleşmesini hedeflediğini ilan eden girişimlere, elbette karşı çıkılmaz. Başarılar dilenir. Eğer o dileğin gerçekleşmesine katkıda bulunacak bir öneriniz varsa bu, o girişimi yürütmek isteyenlere sunulur.

Devamını Oku
14.05.2025
Başsağlığı, mizah, şiddet ve dilek

Başsağlığı, mizah, şiddet ve dilek

Devamını Oku
07.05.2025
Hedeftekiler (2)

Hedeftekiler (2)

Devamını Oku
30.04.2025
Hedeftekiler…

Hedeftekiler…

Devamını Oku
16.04.2025
CHP, kurultay ve gençler

CHP, kurultay ve gençler

Devamını Oku
09.04.2025
Halkın dediği...

Halkın dediği...

Devamını Oku
26.03.2025
Yarışmak yerine, seçime sokmamak...

Yarışmak yerine, seçime sokmamak...

Devamını Oku
19.03.2025
Bunlar, başka hangi ülkelerde var?

Bunlar, başka hangi ülkelerde var?

Devamını Oku
12.03.2025
‘Barış süreci...’

‘Barış süreci...’

Devamını Oku
05.03.2025
‘5N 1K’

‘5N 1K’

Devamını Oku
26.02.2025
‘Hapishanecilik’

‘Hapishanecilik’

Devamını Oku
19.02.2025
Uğur Mumcu

Uğur Mumcu

Devamını Oku
29.01.2025
Turplar...

Turplar...

Devamını Oku
22.01.2025
‘Alacakaranlık’tan aydınlığa doğru

‘Alacakaranlık’tan aydınlığa doğru

Devamını Oku
15.01.2025
Barış süreci

Barış süreci

Devamını Oku
08.01.2025
Yeni yıl kutlu olsun!

Yeni yıl kutlu olsun!

Devamını Oku
01.01.2025
‘Silkeleme...’

‘Silkeleme...’

Devamını Oku
18.12.2024
Suriye ve iki soru...

Suriye ve iki soru...

Devamını Oku
11.12.2024
Gene gündemde

Gene gündemde

Devamını Oku
04.12.2024
Hangi alanda iyiyiz (2)

Hangi alanda iyiyiz (2)

Devamını Oku
27.11.2024
Hangi alanda iyiyiz?

Hangi alanda iyiyiz?

Devamını Oku
20.11.2024
Atatürk ve İnönü

Atatürk ve İnönü

Devamını Oku
13.11.2024
Kayyumlu rejim...

Kayyumlu rejim...

Devamını Oku
06.11.2024
Kutlu olsun...

Kutlu olsun...

Devamını Oku
30.10.2024
İstanbul Sözleşmesi

İstanbul Sözleşmesi

Devamını Oku
23.10.2024
TBMM’de ayağa kalkmak

TBMM’de ayağa kalkmak

Devamını Oku
11.10.2024
Kapalı ve açık...

Kapalı ve açık...

Devamını Oku
09.10.2024
Meclis açılırken...

Meclis açılırken...

Devamını Oku
02.10.2024
Bir o eksikti...

Bir o eksikti...

Devamını Oku
25.09.2024
Eylül ve CHP (3)

Eylül ve CHP (3)

Devamını Oku
18.09.2024
Eylüldeki yıldönümleri (2)

Eylüldeki yıldönümleri (2)

Devamını Oku
11.09.2024
Eylül günlerindeki savaş ve barış...

Eylül günlerindeki savaş ve barış...

Devamını Oku
04.09.2024
Meclis’teki ‘darbe’ler...

Meclis’teki ‘darbe’ler...

Devamını Oku
21.08.2024
Demokrasiden ‘kurtuluş’ yolu(!)

Demokrasiden ‘kurtuluş’ yolu(!)

Devamını Oku
14.08.2024
Normalleşme...

Normalleşme...

Devamını Oku
07.08.2024
Savaş ve Meclis...

Savaş ve Meclis...

Devamını Oku
31.07.2024
Kıbrıs ve barış...

Kıbrıs ve barış...

Devamını Oku
24.07.2024