Türk Telekom Arena Stadı’nın Mecidiyeköy’deki eski Ali Sami Yen Stadı’nın üst kullanım bedeli karşılığında Galatasaray’a verildiği günlerdi. İnşaatı üstlenen TOKİ’nin o dönemdeki başkanı şimdiki Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, “Galatasaray Başkanı acz içinde bana geldi ve inşaatın yarım kaldığını söyledi, biz de bu stadı tamamlayıp Galatasaray’a hediye ediyoruz” diyordu 50 bin kişiye seslenirken henüz bitmemiş, yolu, suyu, elektriği olmayan stat için... Aradan 2 yıl geçti ve Seyrantepe’deki o görkemli stat, hâlâ ‘çöl ortasındaki vaha’ gibi yerinde sayıyor.\n

Hâlâ sahiplerinin milyon dolar ödediği locaların destek kolonları, duvarları sıvasız, boyasız. Hâlâ stada giden metro hattının, yürüyen merdivenleri çalışmıyor, turnikeleri, 1950 Romanyası’ndan kalma. Hâlâ insanlar o stada araçlarıyla ulaşmak isterken otopark bulamıyor. Bazı uyanıklar Cendere Yolu ile TEM girişinde ‘illegal otoparktan’ para kazanıyor. (Ki bildiğim kadarı ile yasaya göre suç...) Hâlâ o stadın üstü açık ve hâlâ o stat, ‘çok amaçlı’ denilerek siyasi partilere, organizasyonlara, konserlere kiralanıyor. Üstelik ‘bilgi eksiği’ olan kişiler bu kira sözleşmelerini yaptıkları için stadın zemini bir yağmurda kullanılamaz hale geldi. Çünkü drenaj boruları Madonna konserinde kırılmış, ardından üstüne bir Türkçe Olimpiyat galası, bir de 70 bin kişilik (Sayın Başbakanımızın ifadesidir.) AKP kongresi. G.Saray’ın Cluj’u yenemeyişinin nedeni, o gün yağan yağmurun ‘kırılıp - onarılmayan’ drenaj borularından başka bir şey değildir.\n

Stadın sorunları zeminle de sınırlı değil! Geçenlerde G.Saray-Braga maçını Doğu VIP 11. sırada izledim. Elimdeki bilet yıllık 8 bin dolar ödenerek alınan koltuklarla yan yanaydı. Yerime geçene kadar 200 metre kuyruk bekledim, seremoniyi kaçırdım. Çünkü 8 VIP kapısından 4’ü çok bilenlerce kapatılmış, birinde de turnike bozulmuştu. Yani o bilete yıllık milli gelir kadar para ödeyeceksin ve stada 2 saat önceden gitmediğin için maçın başını kaçıracaksın! Bu ancak Türkiye’de olur. Hollanda maçını Türk Telekom Arena’nın kardeşi Amsterdam Arena’da izledim. İçeri girmem 4 ya da 5 dakika sürdü; ki o statta da hâlâ inşaat faaliyeti sürüyor. Demek ki, Hollandalının, Hollandalıya gösterdiği saygıyı; G.Saraylı G.Saraylıya göstermiyor.\n

Bir başka gariplik de, stat içindeki büfelerde yaşanıyor. Cafe Crowne, çok güzel bir satış alanı yaratmış. Her çeşit kahvenin fiyatları da mönüye konmuş. Listeden gözüme kestiğim expresso’yu istedim “Yok” dediler. Türk kahvesi “Iı - ııh”, Americano “O da yok”... Peki, ne var dedim? “Hazır kahvemiz, çünkü maç günleri, sadece suya karıştırılan kahveden satıyoruz...” Pardon, stat içindeki büfe maç harici kime satış yapıyor? Gördüğünüz gibi Türk Telekom Arena’nın sorunu çok ve bu kadar büyük sorunları olan bir stat yarın inanın sponsorlarını da kaybeder, taraftarını da... Örnek mi? Bakınız, Atatürk Olimpiyat Stadı... İnsan bir soğudu mu bir daha dönmüyor evine!