Özkan Mutlugil, Türkiye Voleybol Federasyonu’nun yeni başkanı.

Geçenlerde, ‘Türk spor tarihinin en başarılı federasyon başkanı’ (Sayın Başbakan Tayyip Erdoğan ile Spor Bakanı Suat Kılıç’ın ifadesi) Erol Ünal Karabıyık’a üstünlük sağlayıp, koltuğa oturdu.

Demek ki delegeler, Avrupa üçüncülüğü, Olimpiyat katılım hakkı, Dünya Kupası zaferleri, Kulüpler, Avrupa ve Dünya şampiyonluklarını yetersiz bulmuş olsa gerek, yeni bir isme görev verdiler.

Peki, Özkan Mutlugil geride kalan bir ayda ne yaptı?

Geçenlerde bir belge geçti elime, ilk yönetim kurulu kararları çok etkileyici.

Türk voleyboluna çağ atlatacak icraatlar var. Örneğin, FIVB (Uluslararası Voleybol Federasyonları Birliği) Sağlık Kurulu’na kabul edilip mektup alan İbrahim Yanmış’a görevden el çektirilip, onun yerine Ufuk Demirkılıç atanmış.

Yine Türk voleybolunun gururu Burhan Felek Salonu’nun müdürü Ramiz Bey görevden alınmış. En önemlisi, kendisini Dünya Plaj Voleybolu Kurulu’na Türk delege olarak ‘görevlendirmiş’ Sayın Başkan!

Bir de başkan ve başkanvekillerine ne marka makam otomobili verilsin diye gündem maddesi tartışılmış ilk yönetim kurulu toplantısında!

Bu arada birçok kurula atama da yapılmamış kulağımıza geldiği kadarı ile. Nasılsa voleybolda işler fena değil, makam aracının markası daha önemli galiba yeni TVF yönetimince!

Tam kutlayacaktım ki Mutlugil’i, ‘aranan kansınız’ diye(!) gazetelerde bir haber gözüme çarptı; Kadın Voleybol Ulusal Takım hocası Marco Aurellio Motta’nın görevine son verilmişti!

Peki, kimdi Motta, ne yapmıştı?

2-3 yıl önce, sadece kulüplerin başarıları ile ayakta duran Kadın Voleybol Ulusal Takımı’na bir sistem getirmiş ve sabırlı bir çalışmanın sonunda Türkiye büyüklerde Avrupa üçüncüsü olmuş, olimpiyatlara giden ‘ilk Türk kadın voleybol takımı’ unvanını yakalamıştı.

Disiplin sorunu var mıydı?

Asla!

Çok mu para alıyordu?

Hayır?

Peki niye gidiyordu Brezilyalı?

Kendisi de anlamıyor. “Eski Başkan Erol Ünal Karabıyık’tan ‘intikam’ alınıyor benim üzerimden” diyemiyor sporcu kimliği ön plana çıktığı için. Ama bence öyle!

O yine de bel altı vurmuyor, kendine yapılan vefasızlık karşısında, “Yerime Türk hoca gelse kabul. Sistem oturtacaklar derim... Ama yine yabancı geldi. Ben rakamlara göre Türk voleybol tarihinin en başarılı hocasıyken gönderiliyorsam, bunu Sayın Bakan ve Başbakan sormalı Voleybol Federasyonu Başkanı’na. Ben sordum. Cevap alamadım çünkü...”

Sahi! Özkan Mutlugil, ilk icraatında çok kötü bir kayaya çarptı!

Niye mi?

Temmuzun son günleriydi. Dolmabahçe Sarayı’nda, Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan sporculara ‘güle güle gidin, güle güle dönün iftarı’ veriyordu.

Neslihan Darnel sahneye çıktığında hem Emine Hanım, hem Başbakan Erdoğan, “Yüzümüzü güldüren voleybolcu kızlarımız” ifadesini kullandılar. Yani Başbakan’a göre ‘başarılı’ bir kadın voleybolumuz var ama yeni Başkan Özkan Mutlugil’e göre başarısız!

Niye mi?

Federasyon başkanı, başarılı bir hocayı görevden alır mı!