Hapishanelere Bayram Gelmiyor...

24 Ekim 2012 Çarşamba
\n

Ne sarılacak bir can...

\n

Ne harçlık verilecek bir çocuk...

\n

Demir kapıların sesinden başka ses bile yok...

\n

*

\n

Hapishanelere bayram gelmiyor...

\n

*

\n

Daha dün bir ormanın kıyısından geçtim, Ankaranın bozkırında bir orman, içinde bir üniversite, binlerce çocuğu okuyor vatanın... Bir hastane; genç, yaşlı, varlıklı, varlıksız hastalar şifa arıyorlar...

\n

Heykelini yaparlar bunları yapanın...

\n

Ama bu bayram da tutuklu Prof. Mehmet Haberal, suçunu dahi bilen yok.

\n

*

\n

Mustafanın Yağmuruna bu bayram da yalan söyleriz...

\n

Yakında çıkacak deriz...

\n

Yağmur bu bayram da babasız...

\n

*

\n

Tuncayın ve diğer tutuklu tanıdıklarımın yurtseverliğini bilmesem...

\n

Böyle yanmazdım...

\n

*

\n

Soner Yalçının sitemi yayımlandı, tümünü anlatıyor size:

\n

Günde 17 saat su verilmeyen, 24 saat aydınlanma lambalarının açık olduğu ve her anımın 2 kamerayla izlendiği cezaevindeki koğuşumda bazen kendimi bu sözü söylerken yakalıyorum:

\n

Kimse var mı orada?

\n

Yaklaşık 2 yıldır tutukluyum. Daha mahkeme ne kadar sürecek bilmiyorum. Fakat ben şimdiden, unutuluşa mahkûm edildim...

\n

Adım, Soner Yalçın. 47 yaşındayım...

\n

(.......)

\n

Türkiyedeki meslektaşlarım şeytani bir entrikayla hapse atıldığımı biliyor. Fakat büyük çoğunluğu, cezaevine gönderilmemek, işsiz kalmamak için korkup gerçeği yazamıyorlar.

\n

Bu sebeple ben de size bu mektubu yazıyorum.

\n

Aydınlanmayı, özgür düşünceyi, akılcılığı sizden öğrendik biz; Erasmus, Descartes, Montesquieu, Voltaire, Rousseau, David Home, Kant, Marks, Weber, Sartre, Camus değil misiniz siz?

\n

(.......)

\n

Sevgili dostlar, evet siz benim suç ortağımsınız! Sizi harekete geçirmeye çağırıyorum. Yalnız olmadığımı gösterin.

\n

Sessizliğe mahkûm edilişime son verin.

\n

Sesim olun, kalemim olun.

\n

Yıkın yalanlarla örtülü şu zindanın dört duvarını.

\n

Yoksa...

\n

Yine; toprağa, çiçeğe, ağaca ve en dayanılmazı 12 yaşındaki oğlumun kokusuna hasret; insani niteliklerimi kaybetmem için yoğun tecrit uygulanan cezaevindeki koğuşumda kendimle konuşmaya devam edeceğim:

\n

Kimse var mı orada?..

\n

*

\n

İşte bayram...

\n

Sizce vicdanların aklandığı günler midir bayramlar?..

\n

Ama hapishanelere bayram gelmiyor...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Böcek... 14 Şubat 2014
Fatih’in Suçu Ne?.. 13 Şubat 2014
Porno... 12 Şubat 2014

Günün Köşe Yazıları